Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/290 E. 2019/457 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/290
KARAR NO : 2019/457
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2017
NUMARASI : 2015/262 Esas, 2017/448 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 09/04/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen 26/11/2013 tarihli sözleşme ile müvekkilinin 285.000,00 TL bedel karşılığında 2 adet “çift kiriş arabalı gezer köprülü vinç” yapımını üstlendiğini, müvekkilinin vinçleri ürettiğini, bunlardan birinin montajını yapıp teslim ettiğini, diğer vincin ise montaj ve teslime hazır halde beklediğini, davalının bu vincin montaj ve teslim alınması için yer bildiriminde bulunmadığını, müvekkili tarafından yapılan bildirimlerin cevapsız bırakıldığını, müvekkilinin 18/07/2014 tarihli ihtar göndererek montaj ve teslim için yer bildirimi yapılması ve bedelinin ödenmesini istediğini, davalının cevap vermediği gibi, bedelini de ödemediğini, ilk vinç için 142.500,00 TL alacak tahsil edildiğini, ikinci vinç için ödenmesi gereken 142.500,00 TL alacağın ise ödenmediğini, davalının teslim almaktan kaçındığı özel üretim vinç bedelinin tahsili için İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davacı lehine tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşme gereği müvekkilinin 11.400,00 TL ödeme yaptığını, kalan 273.600,00 TL bedelin ise %30’u olan 82.080,00 TL’nin avans olarak, %30’u olan 82.080,00 TL’nin fabrika testlerinin müvekkilince onayından sonra, %25’i olan 68.400,00 TL’nin imalatların tümü sahaya ulaştıktan sonra ve %15’i olan 41.040,00 TL’nin vinç montajı tamamlanıp çalışır vaziyette müvekkiline tesliminden sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davacı şirketçe 18/07/2014 tarihli ihtar gönderilmesine rağmen edimleri henüz tam olarak yerine getirmediğinden temerrüde düştüğünü, buna rağmen davacının icra takibi yaptığını, oysa müvekkilinin davacı şirkete bir borcunun bulunmadığını, ilk vincin tamamlanarak belirlenen yerde montajının yapıldığını, ancak ikinci vincin süresi içinde tamamlanmadığını ve tamamlanıp montaja hazır hale getirildiğine dair tek bir bildirim dahi yapılmadığını, vincin 01/02/2014 tarihinde teslimi gerekirken neredeyse 6 ay sonra 18/07/2014 tarihinde ihtar gönderilerek sanki müvekkilinden kaynaklanan gecikmeler nedeniyle ikinci vincin teslim edilemediği intibaının yaratılmaya çalışıldığını, bu durumun ise davacının temerrüde düştüğünü gösterdiğini, sözleşmede belirlenen teslim tarihinin kesin vade olduğunu, bu nedenle belirlenen zamanda edimini ifa etmeyen davacının bir ihtara gerek olmadan doğrudan temerrüde düştüğünü belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, sözleşme gereği toplam bedelin 285.000,00 TL olduğu ve her bir vinç bedelinin 142.500,00 TL olarak kabul edildiği, davalı tarafça 142.500,00 TL ödeme yapıldığı, İstanbul…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 49.020,00 TL asıl alacak ve 4.720,36 TL faiz alacağı üzerinden başlatılan takipte davalı tarafça 26/09/2014 tarihinde yapılan ödeme ile dosyanın infazen kapatıldığı, buna göre ödemelerin ilk vinç bedeli olarak kabul edildiği, dava konusu talebin ikinci vinç bedeline ilişkin olduğu, ikinci vincin sözleşmede kararlaştırılan yer, tarih ve şekilde teslim edilmediği, bu yönde bir bildirimde bulunulmadığı, bu nedenle bilirkişinin yaptığı hesaplamaya itibar edilmediği, davacının teslimde temerrüde düştüğü ve teslim etmediği ikinci vinç bedeline ilişkin olan talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davalı tarafça BK’nın 117/1 maddesi gereğince teslime ilişkin bir ihtar gönderilmediğinden temerrüt oluşmadığı halde temerrüt nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davacı müvekkilinin davalıya 18/07/2014 tarihli ihtar gönderip, vincin üretimini gerçekleştirdiğini, gösterilecek yerde montajının yapılacağını belirterek, vincin teslim alınmasını istediğini, davalının ihtara cevap vermediğini, montajın yapılacağı yeri bildirmediğini ve teslim almadığını, ayrıca gecikme nedeniyle sözleşmeden caydığını bildirmediğini ve başka talepte bulunmadığını, davalının ihtar üzerine temerrüde düştüğünü, ancak mahkemenin bu hususu tartışmadığını ve davacının temerrüde düştüğünü kabul ederek hatalı karar verdiğini, mahkemece sözleşmede vincin teslim yeri, teslim şekli ve zamanının belli olduğu kabul edilerek kanuna aykırı karar verildiğini, dava konusu vinçlerin özel nitelikli olduğunu ve montajının yapılıp davalıya teslim edileceği yerin … ve … davalının belirteceği yer olduğunu, bu nedenle davacının vinçleri götürüp herhangi bir yere monte edemeyeceğini, bunun dışında, sözleşmeye göre, vincin montajının yapılabilmesi için montajda kullanılacak mobil vinç giderlerinin karşılanması, vincin kurulacağı yerin belirlenmesi, montaj alanının açılması, yangın tehlikesi ve diğer zararlara karşı önlem alınması, ankraj plakaları ve montajı yapılacak elemanlar için iş sahibi firmanın 3 gün önceden davacıya haber vermesi gerektiğini, bu hususların davalının sorumluluğunda olduğunu, ancak bu şartlardan hiç birinin ihtara rağmen davalı tarafça yerine getirilmediğini, tüm bu hususlara göre mahkemenin değerlendirme hatası yaptığını, olayda davacının süresinde vinci bitirmediği kabul edilse bile davalının ihtar çekerek temerrüde düşürmediğini, davacı tarafından gönderilen ihtara ise davalının icabet etmediğini, bilirkişi raporlarında da davalının temerrüdünün sabit olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. Taraflar arasındaki 26/11/2013 tarihli sözleşme ile, davacı tarafından iki adet vinç üretimi ve montajının yapılması kararlaştırılmıştır. Davacı tarafından davalıya karşı girişilen İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı takip dosyası ile 142.500,00 TL asıl alacak ve 5.317,17 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 147.867,17 TL alacağın tahsili istenmiş, davalı tarafın itirazı üzerine icra takibi durmuştur. Davacı tarafından davalıya gönderilen 18/07/2014 tarihli noter ihtarında; sipariş edilen ikinci vincin imalatının çok uzun süre önce tamamlandığı, muhatap tarafından belirtilecek yerde montajının yapılarak teslim alınması için yapılan tüm bildirimlerin karşılıksız kaldığını, vincin montaja hazır halde üretim sahasında beklediğini, 10 gün içinde montaj yerinin bildirilerek vincin teslim alınması, ayırca vinç bedellerinden 191.520,00 TL’nin de 10 gün içinde ödenmesi ihtar edilmiş, ihtarnamenin davalıya 24/07/2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, taraflar arasındaki sözleşme gereğince imal ve monte edilen ilk vincin bedelinin ödenmiş olduğu, dava konusu alacağın ikinci vince ilişkin olduğu ihtilafsızdır. Sözleşmenin 8. Maddesine göre, sözleşme tarihi itibariyle … gezer köprü vinci çalışır vaziyette 01/02/2014 tarihinde teslim edilecektir. Montaj mahallinin montaja hazır olmamasından kaynaklanabilecek gecikmeler teslim süresine ilave edilecektir. Ankraj plakaları ve montajı yapacak elemanlar için iş sahibi firma 3 gün önceden haber verecek, imalatçı firma belirtilen tarihte ankraj plakalalarının ve elemanlarının şantiyede hazır olmasını sağlayacaktır. Sözleşmenin 11. Maddesinde ise sözleşme bedelinin %30’u olan 82.080,00 TL avans olarak ödenecektir. %30’u olan 82.080,00 TL fabrika testleri iş sahibi firma tarafından onaylandıktan sonra, %25’i olan 68.400,00 TL imalatların tümü sahaya ulaştıktan sonra, %15’i olan 41.040,00 TL ise vinç montajı tamamlanıp çalışır vaziyette alıcı firmaya teslim edildikten sonra ödenecektir. Davacı tarafça, eserin teslimi gereken tarihten sonraki bir tarih olan 18/07/2014 tarihinde vincin hazır olduğunu bildirip, davalıdan montaj yapılacak yerin bildirilmesi ve vincin teslim alınması istenmiştir. Sözleşme gereğince vincin yapım aşamalarında belli oranlarda ödeme yapılması kararlaştırılmasına rağmen davalı tarafça ikinci vinç için herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, aşamalarda yapılması gereken ödemeler yapılmadığından, davacı tarafından gönderilen ihtarın tebliğ edildiği tarihe göre davalının, vinci teslim almaması ve montaj yerini bildirmemesi nedeniyle 04/08/2014 tarihinde temerrüde düştüğü sonucuna varılmaktadır. Kaldı ki, sözleşme gereğince montaj mahallinin montaja hazır edilmesi, ankraj plakaları ve montajı yapacak elemanlar için iş sahibi firma tarafından 3 gün önceden haber verilmesi iş sahibi davalı firmanın yükümlülüğünde olduğu halde davacı ihtarına bu konuda bir cevap da verilmemiştir. Bu durumda, mahkemece mahallinde keşif yapılarak davacının imalat seviyesi ve sözleşmenin 11.maddesindeki ödeme aşamaları göz önüne alınarak davacının ne miktar ödemeyi hakettiği tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6.bendi gereğince kaldırılarak, belirtilen şekilde inceleme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2017 tarih, 2015/262 Esas, 2017/448 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.