Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/265 E. 2021/2049 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/265
KARAR NO: 2021/2049
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2018
NUMARASI: 2015/995 Esas, 2018/1077 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 03/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafça itirazın iptaline dair açılan davada, mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine dair karar verilmiş, verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili; taraflar arasında 01/04/2014 düzenlenme tarihli kaba inşaat taşeronluk sözleşmesi yapıldığını, müvekkilinin sözleşme gereği edimlerini eksiksiz ve zamanında yerine getirdiğini, bakiye iş bedelinin ödenmediğinden tahsili amacıyla borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğinden takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devamına, borçlunun icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşme gereği hakediş usulü çalışmakta olduğundan dolayı ne kadarlık hakediş yaptığını sunması ve bunun karşılığında ne kadar ödeme aldığını beyan etmesi ve alacağını ispatlamak durumunda olduğunu, davacı yanca talep üzerine Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2014/109 D.İş nolu dosya ile alınan raporda, davacının yaptığı işler bedelinin 793.964,91 TL+KDV; taşeronun imalat hatalarının giderilme bedelinin 29.191,76 TL+KDV; davacı adına davalı tarafından yapıldığı iddia edilen mal ve hizmet bedelinin 81.777.21 TL+KDV; davacının gecikmiş prim borcu 32.956,49 TL olduğunun eksik tespit edildiği; müvekkilince davacıya 700.000,00 TL ödeme yapıldığı, kalan miktardan imalat hataları ve müvekkilince davacı adına yapılan ödemeler düşüldüğünde müvekkilinin davacıya bir borcu olmadığının ortaya çıktığını belirterek, davanın reddine, kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşme gereğince davacının, davalı tarafından yaptırılan okul inşaatının kabasını yapmakla yükümlü kılındığı, bu çerçeve de davacının üstlendiği işi bitirerek davalıya teslim ettiği, davacının sözleşme harici işlerde yaptığı, davacı yaptığı işler karşılığı düzenlediği faturaları davalıya tebliğ ettiği, bu faturalardan … no.lu 353.799,93’lik hakkediş faturasının davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı, diğer faturaların kayıtlı olduğu, davalı tarafından yapılan ödemelerin de davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının bakiye iş bedelini tahsil edememesi üzerine davalı aleyhine icra takibine giriştiği, takibe davalı tarafından itiraz edildiği ve huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı, yargısal denetime elverişli ve hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davacının hakediş bedellerinin 947.036,06 TL olduğu, davalı tarafın ödemelerinin toplamının 737.470,93 TL olduğu, buna göre; davacının 10/03/2015 takip tarihi itibarı ile alacağının 947.036,06 TL-737.470,93 TL=209.565,13 TL olduğu, sözleşme kapsamına göre hesaplanan hakkediş tutarının %15’inin teminat olarak sayılması kalanının ise o ayın ikinci haftasının sonunda yapılacağının kararlaştırıldığı, davacının kesin hakkedişinin 1.078.967.87 TL olduğu dikkate alındığında davacının 1.078.967,87 TLx 0,15 = 161.845,18 TL’lik alacağına dosya kapsamında herhangi bir ihtar ve davalının temerrüdüne ilişkin belge bulunmadığından faiz işletilemeyeceği, kalan (209.565,13 TL- 161.845,18TL) 47.719,95 TL’sine ise 15/06/2014 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4489 sayılı Kanun ile değişik 2.Maddesi gereğince TCMB tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01/01/2014-31/12/2014 arası %11,75; 01/01/2015-31/12/2016 arası %10,50) üzerinden basit usulde (3095 Sy.K.m3) temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, buna göre davacının işlemiş faiz alacağının 4.059,84 TL olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalının Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 209.565,13 TL asıl alacak ve 4.059,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 213.624,97 TL yönünden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına; davacının,fazlaya ilişkin talebin reddine; davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin alacağın likit olmaması nedeniyle reddine; davalı vekilinin kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; bilirkişi heyetince hazırlanan raporda tüm verilerin ve hesaplamaların Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/109 D.İş sayılı dosyayaya ait olduğunu; bu dosyada, davacı yanın iddiaları ve tüm değerlendirmeler ışığında hesaplanan 793.964,91 TL kesin hakediş bedeline KDV eklenmek sureti ile belirlenen rakam ile hem mahkeme hemde değişik iş dosyası ile 111.806,62 TL kesintinler toplamının müvekkili şirketçe hakedileceğinin belirlendiğini; yapılan bu tespit ile karar oluşturulması ve reddolunan kısım üzerinden kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini; davacının müvekkili ile kendisi arasında imzalanan vekalet sözleşmesi uyarınca dava değerinin %10’u üzerinden avukatlık ücreti tahsili talebine kararda yer verilmemesi ve bu talebin harcının tamamlattırılmamasının bozmayı gerektirdiğini belirterek, mahkemece kısmen kabul kararı verilen davanın asıl alacak, işlemiş faiz ve faiz oranı, yargılama masrafları ve vekalet ücreti açısından istinaf başvurusunun kabülüne; aksi kanaatte ise, davacı yanın D. İş sayılı dosyada tespit edilen raporlar da dikkate alınarak kötü niyetli olduğunun kabulü ile reddolunan bedel üzerinden %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; davalı tarafça 29.11.2018 tarihli istinaf dilekçesi ile gerekçeli kararı uyaptan 28.11.2018 tarihinde tebliğ aldıklarını ve bu tarihten itibaren süresi içerisinde gerekçeli istinaf dilekçelerini sunacaklarını belirttiğini; gerekçeli istinaf dilekçesinin 2 haftalık süresinden sonra gönderildiğinden davalı tarafın süresi içerisinde sunduğu 29.11.2018 tarihli istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılması ve 6100 sy kanunun 355. maddesi gereği 29.11.2018 tarihli istinaf dilekçesinde hiç bir istinaf sebebi gösterilmemiş olmakla istinaf taleplerinin reddi gerektiğini; aksi kabulde 13.12.2018 tarihli dilekçede belirtilen istinaf sebeplerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu; davanın reddedilen kısmının hatalı olduğunu; 2. ek raporda iş bedeli 914.379,31 TL + %18 KDV’si de ilave edildiğinde kesin hakedişin 1.078,967,58 TL olduğu tespitinin doğru olduğunu; hükme esas alınan bilirkişi 2. ek raporunda 164.888,30 TL kesintiler toplamının kesin hakedişten düşüldüğünü; imalat hataları v.s hususlarda müvekkiline bildirim yapılmadığını; bu kesintilere konu işlerin yapıldığına dair dosyada belge olmadığını; kesintilerin kesin hakedişten mahsup edilemeyeceğini, yapılan iş bedelinin hesaplanması gerektiğini; kesin hakediş 1.078.967,87 TL den davalı tarafından ödenen 737.470,93 TL düşüldüğünde davacı müvekkili firmanın takip tarihi itibariyle alacaklı olduğu tespit edilen 341.496,94 TL yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken 209.565,13 TL üzerinden kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu; faiz işletilemeyeceği yönündeki tespitin ve mahkeme kabulünün hatalı olduğunu; taşeronluk sözleşmesinin 18. maddesi gereği 14.06.2014 tarihinde kesin hesap imzalandığı ve teminat kesintisi iadesi gerektiğinden doğrudan temerrüde düşüldüğünü, toplam 341.496,94 TL alacağa 15.06.2014- 31.12.2014 için %11,75; 31.12.2014 -10.03.2015 için % 10.5 faiz oranı üzerinden 29.057,97 TL işlemiş faizin söz konusu olduğunu; aksi durumda dahi; hakedişlerde KDV hariç tutardan %15 teminat kesintisi yapılıp kalan %85 ödemenin peşin olarak yapılacağı, hakedişlerin her ayın ilk haftası düzenleneceği, aynı ayın ikinci haftası içerisinde kontrol edilerek ödemesinin yapılacağını; bilirkişi raporunda ise KDV dahil kesin hakediş bedelinden %15 teminat hesaplanarak mahkemece bu rapora göre karar verildiğini; 341.496,94 TL’den 137.156,93 TL düşüldüğünde 204.340,01 TL için 15.06.2014- 31.12.2014 dönemi için %11,75, 31.12.2014 -10.03.2015 dönemi için % 10.5 faiz oranı üzerinden 17.387,29 TL işlemiş faiz hesaplanması gerektiğini belirterek, kararın kaldırılarak; davanın kabulü ile takibin 341.496,65 TL asıl alacak üzerinden devamına, 15.06.2014 tarihinden itibaren 29.057,97 TL işlemiş temerrüt faizi yönünden takibin devamına, bu mümkün değil ise 17.387,29 TL işlemiş temerrüt faizi yönünden takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. Davacı taraf, işin yapılıp teslim edildiğini, bakiye iş bedelinin ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise işin eksik yapıldığını, bedelin ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Taraflar arasında 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu çekişmesizdir. Eser sözleşmelerinde, kural olarak yapılan işin miktar ve değerini ispat yükü yüklenicide, iş bedelinin ödendiğini ispat yükü ise iş sahibindedir. Bir başka deyişle yüklenici yaptığı işin tutarını, iş sahibi de iş bedelini ödediğini kanıtlamak zorundadır. Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile; davacı şirketin davalı aleyhine cari hesaba dayalı olarak 476.321,66 TL asıl alacak ve 37.668,56 TL işlemiş faiz toplam 513.990,22 TL nin, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçlu vekilinin süresinde itirazı üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında “İstanbul, Başakşehir İlçesi, 417 ada, 3 parselde okul inşaatı yapım işi” konulu 01/04/2014 tarihli birim fiyatlı kaba inşaat taşeronluk sözleşmesi imzalandığı; sözleşmenin 11.4. maddesinde “uygun işçilik ve malzeme kullanılmaması halinde yüklenici yazılı uyarı yapar, işi feshedip taşeron hesabına yaptırıp hakedişten düşer”, 13.maddesinde “kötü, kusurlu işleri taşeron 3 gün içinde bedelsiz değiştirmek, gerekirse tekrar yapmak zorunda”; 17.maddesinde işin tamamlanmasını takip eden 2 iş günü içinde eksik ve hatalı işler tespit edilir, tamamlanması için süre verilir; tamamlanmaması halinde hakdeşten mahsup edilir” düzenlemeleri yapılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen yazılı eser sözleşmesi gereğince davacının, davalı tarafından yaptırılan okul inşaatının kabasını yapmakla yükümlü kılındığı, bu çerçeve de davacının üstlendiği işi bitirerek davalıya teslim ettiği, davacının sözleşme harici işlerde yaptığı, davacı yaptığı işler karşılığı düzenlediği faturaları davalıya tebliğ ettiği, denetime elverişli, karar vermeye yeterli ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre tarafların yasal defterlerinin HMK 222 uyarınca sahipleri lehine delil niteliklerinin bulunduğunu, dava konusu 042064 no.lu 353.799,93 TL’lik hakkediş faturasının davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı, diğer faturaların kayıtlı olduğu, davalı tarafından yapılan ödemelerin de davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, yapılan iş bedelinin sözleşme dışı imalatlar dahil 914.379,31 TL + %18 KDV dahil kesin hakedişin 1.078,967,58 TL olduğu, bu miktardan işverence tespit edilen, tutanağa bağlanan imalat hataları, taşeronun ödemekle yükümlü olduğu 131.931,81 TL kesintiler toplamı ve davalı tarafından yapılan ödemeler toplamı 737.470,93 TL’nin düşülmesi gerektiği, yapılan kesin hesap sonucunda davacının 10/03/2015 takip tarihi itibarı ile alacağının 1.078.967,87 TL- 131.931,81 TL= 947.036,06 TL- 737.470,93 TL= 209.565,13 TL olduğu, davacının 17/06/2014 tarihli ihtarname ile davalıyı 19/06/2014 tarihinde temerrüde düşürdüğünden davacının bu tarihten takip tarihine kadar olan 264 gün için alacağa %10.50 oranında avans faizi talep edebileceği, yapılan hesaplama sonucu bu miktarın 209.565,13 TLx 10.50/100 x 264/360 = 16.136,52 TL olduğu anlaşıldığından 209.565,13 TL alacak üzerinden hüküm kurulması yerinde ise de faiz konusunda temerrüt tarihi yanlış belirlenmek sureti ile faiz hesaplanması yerinde olmamıştır. Dava konusu alacak eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, bilirkişi incelemesi sonucu belirlendiği, likit ve hesaplanabilir olmadığından icra inkar tazminatı şartları bulunmadığından davacının inkar tazminatı talebinin; davacının reddedilen kısım için takibinde haksız olmakla birlikte kötüniyetli olduğu ayrıca ve açıkça kanıtlanamadığından davalı yanın kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmesi gerekmektedir. Davacı vekilinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 23.maddesine dayalı talebinin yerinde olmadığı gibi bu talebin dava değerine ilave edilemiyeceği ve bu miktar üzerinden harç alınamıyacağından davalı vekilinin bu konudaki istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne, yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince kaldırılarak; davanın kısmen kabulü ile itirazın 209.565,13 TL asıl alacak ve 16.136,52 TL üzerinden iptali ile, takibin bu miktar için aynı koşullarda devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine; davacının icra inkar tazminatı ve davalının kötü niyet tazminatı taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine dair yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1-Davalı vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/10/2018 tarih ve 2015/995 Esas, 2018/1077 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3- Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına itirazının 209.565,13 TL asıl alacak ve 16.136,52 TL üzerinden iptali ile, takibin bu miktar için aynı koşullarda devamına; fazlaya ilişkin talebin reddine; 4- Davacının icra inkar tazminatı ve davalının kötü niyet tazminatı taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine;
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN 1-Alınması gereken 15.417,68 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan (6.207,72 peşin harç+643,29 tamamlama harcı) toplam 6.851,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.566,67 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yatırılan 6.851,01 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,3-Davacı tarafından yapılan 182,00 TL tebligat ve posta gideri, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti, 206,30 TL keşif harcı olmak üzere toplam 3..988,30 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre takdiren 1.751,33 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye miktarın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,4-Davalı tarafından yapılan 56,30 TL tebligat ve posta yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 31,58 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye miktarın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 24.249,12 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 28.630,20 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde kendisine İADESİNE, 2-Davalıdan alınması gereken 15.417,68 TL istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 3.648,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.769,50 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE, 4-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 03/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.