Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/238 E. 2021/1629 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/238
KARAR NO : 2021/1629
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/10/2018
NUMARASI : 2017/173 Esas, 2018/1114 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.
Davacı vekili, müvekkilinin davalının yapmış bulunduğu ihale sonucunda Ordu ili Fatsa ve Ünye ilçelerinde bulunan iki adet pizza restauranın teşrifi ve inşası işini aldığını, her iki dükkanda davalı şirketin kiracı durumda olduğunu ve alt kiracı olarak … Ltd Şti. isimli kendi franchise anlaşması yaptığı bir firmaya kiraya verdiğini, yapılan işlerin bedelinin hakediş ve ihale belgeleri ile sabit olduğunu, Fatsa ilçesinde bulunan dükkanın 30/06/2013 tarihinde ve Ünye ilçesinde bulunan dükkanın ise 23/09/2013 tarihinde davalı şirket mimarı…tarafından müvekkiline yazılı belge ile teslim edildiğini ve tüm üretimin davalı şirket mimarlarının gözetiminde tamamlandığını, müvekkilinin her iki dükkanı ihale şartlarına göre davalı şirkete teslim ettiğini, davalının ödemelerin franchiseları ile kendi aralarındaki franchise anlaşmasının ilgili maddesi gereğince alt kiracıları olan …Ltd Şti tarafından yapılacağını beyan ettiğini ve borca mahsuben alt kiracı tarafından 124.500.00 TL ödeme yapıldığını, 437.510.58 TL alacağın ise ödenmediğini, BK ve TTK hükümlerine göre inşaatı yaptıran , yeri teslim edip teslim alan ,her iki mecurun kiracısı olan davacının dava konusu bedelden sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nin mecurların teslim tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin … Inc. ile imzalamış olduğu franchise sözleşmesi kapsamında uluslararası alanda tanınan bir pizza markası olan …’nın Türkiye’deki marka kullanım hakkını haiz ve … Pizza dükkanlarını işletmeye yetkili olduğunu, müvekkili ile …Gıda arasında 03.06.2013 tarihinde ve 12.12.2013 tarihinde iki ayrı Alt Franchise Anlaşması imzalandığını, bu anlaşma kapsamında franchise alan sıfatı ile … Gıda’nın Fatsa ve Ünye adreslerinde …’s Sistemini ve Markalarını kullanarak bir …Pizza Dükkanı işletme hakkını elde ettiğini, birçok mülk sahibi gibi Ordu-Fatsa ve Ordu-Ünye’deki dükkanların mülk sahiplerinin kendilerini güvende hissetmek adına kiracı olarak yerel bir işletme olan … Gıda’yı değil, müvekkilini görmek istediklerini, bu nedenle müvekkilinin Ünye ve Fatsa’daki … Pizza dükkanlarının kiracısı olduğunu ve dükkanları alt kira anlaşmaları ile …Gıda’nın kullanımına bıraktığını, Franchising’in en önemli unsurlarından birinin Franchise Alan kim olursa olsun, dükkanların Franchise Veren’in belirlemiş olduğu standartlara uygun olarak yapılması olduğunu, müvekkilinin kullanım hakkını devretmiş olması nedeniyle …Gıda’nın … Pizza markasının standartlarına uygun olarak Fatsa ve Ünye’deki dükkanların dizayn, dekorasyon ve yapım işlerini yerine getirmekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin tek sorumluluğunun yapılan bu dizayn ve dekorasyon işlerinin … Pizza markasının ulusal ve uluslararası standartlara uygun olup olmadığını kontrol etmek olduğunu, dükkanların dizayn, dekorasyon ve yapım işleri … Gıda ile davacı arasında kurulan ilişkiye dayanmakta olduğunu, bu ilişkinin hakedişlerini …Gıda’ya fatura etmesinden açıkça görülmekte olduğunu, hakediş ödemeleri …Gıda tarafından gerçekleştirildiğini, müvekkilinin bu iş için aldığı teklifleri …Gıda’ya ilettiğini ve nihai kararı …. Gıda’nın verdiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davanın Başlılar Gıda’ya ihbarı gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının kira sözleşmesi ile kiracı konumunda bulunduğu Fatsa ve Ünye’de yer alan mecurların pizza restaurantı olarak işletilmesi adına binanın teşrif ve inşası için internet üzerinden açmış olduğu ihaleyi davacı firmanın kazandığı ve davacının söz konusu edilen taşınmazlar üzerinde gerekli teşrif ve inşa işini tamamlamak suretiyle davalıya teslim edildiği dilekçe ekinde sunulan ihale evrakları, her iki restaurant işletmesinin davacı tarafından teslim edildiğine dair teslim tutanağı ve yapılan işe yönelik olarak hazırlanan hakediş belgeleri nezdinde sabit nitelikte olup bu hususta taraflar arasında bir ihtilaf söz konusu olmadığı, keza davalı vekilinin mevcut ihale nazarında yapılan işe ve işin bedeline dair herhangi bir itirazlarının olmadığına ilişkin açıklamasının da söz konusu olduğu, uyuşmazlık konusunun davalı tarafından franchise sözleşmesiyle alt kiracıları konumundaki ihbar olunan dava dışı firmanın davacıya karşı sorumlu tutulup tutulmayacağına ilişkin olduğu, pizza restaurantı olarak işletilecek mecurların ihyasına yönelik sözleşmenin davacı ve davalı taraf arasında yapıldığı, bir kısım ödemelerin alt kiracı tarafından gerçekleştirilmesinin davalının bu akdi sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, sair yönden davalı asıl kiracı konumunda olup kendi alt kiracısı franchise hakkını kullanan dava dışı firmayla iç ilişkisi yönünden rücu hakkı bağımsız nitelikte olup huzurdaki davanın konusu olmadığı, bu minvalde taleple bağlı kalınarak 50.000 TL alacağın davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde, franchise alan firmaların bağımsız olarak kendi inisiyatifleri ile hareket etmekte olduklarını, davacı ile franchise alan firma arasındaki eser sözleşmesinin yükümlülüklerinin hatalı olarak 3.kişi konumundaki müvekkiline yüklendiğini, hakkedişlerin …r Gıda tarafından kesildiğini ve faturaların …Gıda adına düzenlendiğini ve bu firma tarafından bir kısım ödemeler yapıldığını, eposta yazışmalarından anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin mimarının sadece gözetim yükümlülüğünü yerine getirdiğini, mimari işleri yapacak firmaya müvekkilinin karar vermediğini, sadece restaurantların belirli standartta olması için imalat listesi hazırladığını, ticari defterleri dahi incelenmeden karar verilmesinin doğru olmadığını, ayrıca bir başka dükkan ile ilgili olarak tüm evrakların celbine yönelik davacıya yazılan müzekkerenin cevabının beklenilmesi gerektiğini belirterek, hükmün kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Davacı, davalının ihale ettiği restaurant teşrifi ve inşası işini kendisinin aldığını, davalının talebi üzerine işe ait faturaların davalının hem alt kiracısı hem de franchise alanı dava dışı … Gıda firmasına kesildiğini ve bu firma tarafından bir kısım ödemeler yapıldığını, ancak bakiye borcun ödenmediğini, bu borçtan davalının sorumlu olduğunu ileri sürmüş, davalı ise kendisinin sadece isim hakkı sahibi olduğunu, ihale sonucu verilen teklifleri franchise alanı …Gıda firmasına sunduğunu ve kararın bu firma tarafından verildiğini, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur.
Dosya kapsamında mevcut ihaleye ilişkin e-posta yazışmaları incelendiğinde, ihale sürecinin bu yazışmalarla sağlandığı, davalı tarafın inşaat departmanı olarak yapılan kontrollere göre ekteki bedeller uyarınca fatura kesilebileceğini bildirdiği, e-postaların ekinde … Pizza antetli hakediş ve keşif özetlerinin bulunduğu hususları görülmüştür.
Yine dosya kapsamında mevcut 23/09/2013 ve 30/06/2013 tarihli yer teslim tutanaklarının da davalı tarafça düzenlendiği görülmüştür.
Davalı ihale teklifini kendisinin yaptığını, ancak teklifleri dava dışı franchise alana ilettiğini ve kararı onun verdiğini, hakediş belgelerini de bu firmanın düzenlediğini ileri sürmekte ise de, franchise alan firma ile davacı arasında düzenlenen ayrı bir sözleşme sunamadığı gibi, hakediş evraklarında kaşe vs olmadığından bu evrakların franchise alan firma tarafından düzenlendiğini ispatlayamamıştır. Kaldı ki hakediş evraklarının davacıya davalı tarafça e-posta eklerinde gönderildiği görülmüştür.Bu itibarla davalının dava konusu işe ilişkin ihaleyi yapması, yer teslimini gerçekleştirmesi, iş süresince kontrol sürecini yürütmesi ve hakediş evraklarını onaylamasına karşılık, salt faturaların adına düzenlendiğinden bahisle davacının akidinin dava dışı franchise alan firma olduğunun kabulü mümkün görülmemiş olup, davalıya husumet yöneltilmesinde, dolayısıyla mahkemece davanın kabulü yönünde verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 18/10/2018 tarih ve 2017/173 Esas, 2018/1114 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 3.415,50 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 855,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.560,50 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 15/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.