Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/2361 E. 2020/62 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2361
KARAR NO : 2020/62
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/09/2019
NUMARASI : 2017/1057 Esas, 2019/975 Karar
DAVANIN KONUSU: Banka teminat mektubunun iadesi ve depo edilmesi
KARAR TARİHİ : 14/01/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, müvekkilinin taraflar arasında imzalanan 25/04/2013 tarihli yapım sözleşmesi ile Artvin Tesis İşi yapımını üstlendiğini, müvekkilinin sözleşme gereği üstlendiği edimini sözleşmeye uygun olarak yerine getirdiğini, sözleşmenin 11.maddesi gereğince müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 21/05/2013 tarihli, 130.000TL bedelli ve 21/05/2013 tarihli, 2.250TL bedelli teminat mektuplarını verdiğini, tüm iade koşulları oluşmasına rağmen davalı şirkete verilen bu teminat mektuplarının müvekkiline iade edilmediğini belirterek teminat mektuplarının müvekkili şirkete iadesi ile müvekkili şirketin söz konusu teminat mektuplarının iade edilmemesinden dolayı muhatap bankaya ödediği komisyon tutarlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili cevap dilekçesi ile, teminatın iadesi şartlarının olayda gerçekleşmediğini, davacının üstlendiği yapım işi sırasında ölümlü kaza meydana geldiğini ve bu nedenle tazminat davası açıldığını, açılan bu dava nedeniyle müvekkili şirketin tazminat ödeme riski altında olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Davalı vekili; davacı tarafından aynı taleplerle açılan Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1028 esas sayılı dosyasında davanın reddine karar verildiğini, teminatın iadesi şartlarının somut olayda gerçekleşmediğini, müvekkilinin davacının kusuru ve sorumluluğu nedeniyle açılan tazminat davası nedeniyle risk altında olduğunu ve yargılama sırasında davacı tarafından feragat dilekçesi sunulduğu halde iş bu dilekçenin mahkeme tarafından dikkate alınmayarak yanlış yorumlandığını, davacı vekilinin feragat beyanını sırf yanlış mahkemeye sunmuş olmasının iradesindeki sakatlığı göstermediğinden hukuken kabulünün gerektiğini, dilekçesinin Uyap üzerinden e-imzalı olarak sunulduğunu, taraflar arasında Bakırköy İcra Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan bir dava bulunmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak öncelikle davanın feragat beyanı doğrultusunda reddine karar verilmesini, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesi için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava; taraflar arasında tanzim edilen 25/04/2013 tarihli Artvin Tesis İşi (Elektrik dağıtım şebekeleri, dağıtım hatları ve kilometrik bedelli dağıtım hatları yapım sözleşmesi) kapsamında sözleşmenin 11. Maddesi gereğince yüklenici tarafından iş sahibi şirkete verilen teminat mektuplarının iadesi talebine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.Dairemizce davalı vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz sebeplerinden öncelikle feragate ilişkin itirazın incelenmesinde;dava dilekçesinin Av. … tarafından imzalandığı, vekilin dava dilekçesine ekli vekaletnamesinin dosyada olduğu, akabinde dosyaya davacı şirket vekili olarak Av. …’nın vekaletnamesini ibraz ettiği, vekaletname harcının yatırıldığı ve davacı vekilinin 19/01/2018 tarihli e-imzalı olarak verdiği dilekçesinde dosyaya vekil kaydının Uyap sisteminden eklenmesini talep ettiği görülmüştür. Davacı vekili Av. … Uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği 14/09/2018 tarihli T.C. Bakırköy İcra Hukuk Mahkemesi’ne başlıklı dilekçesinde; davalarından ve bu dava ile ilgili tüm taleplerinden müvekkilinin talebi üzerine feragat ettiklerini bu nedenle dosyadaki bakiye gider avansının bildirdiği banka hesabına aktarılmasını talep etmiş, davacı vekilinin Sakarya …. Noterliğinin 29/11/2017 tarih, … yevmiye nolu vekaletnamesinin incelenmesinde, vekil eden olarak davacı … San. Ltd.Şti. Yetkilisi … imzasının yer aldığı, vekaletnamede vekilin davadan feragat yetkisinin bulunduğu tespit edilmiştir. Davacı vekili Av. … yine Uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği 17/09/2018 tarihli dilekçesinde, 14/09/2018 tarihli feragat dilekçesinde, gönderilen mahkeme başlığından anlaşılacağı üzerine ilgili mahkemesine gönderilirken iş bu dava dosyasına sehven gönderildiğini ve gördüğü lüzum üzerine dosyadaki vekillik görevinden çekildiğini bildirmiştir. Davacı vekili Av. … vekillikten çekilme dilekçesi üzerine davacı vekili olarak Av. … dosyaya vekaletname sunmuştur.Davalı şirket vekili 14/12/2018 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında huzurdaki dava ile benzer konulu taraflar aynı olan Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1028 Esas sayılı bir dava dosyası daha bulunduğunu, davacı vekili Av. … 2017/1028 Esas sayılı dosyaya da T.C. Bakırköy İcra Hukuk Mahkemesine başlıklı feragat dilekçesi sunduğunu, böylelikle davacı vekilinin bu dosyaya sunduğu feragat dilekçesinin irade sakatlığı içermediğinin davacı ile müvekkili şirket arasında derdest iki ayrı dosyaya da aynı dilekçenin gönderilmesi ile sabit olduğunu, tarafları ile dosya esas numaralarının feragat dilekçelerinde doğru şekilde yer almasının davacının iradesinde bir yanılma olmadığını açıkça ortaya koyduğunu, kaldı ki taraflar arasında Bakırköy İcra Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan bir dava bulunmadığını belirterek davacı vekilinin feragat iradesini ortaya koyduğu 14/09/2018 tarihli feragat dilekçesinin hukuki sonuçlarının doğurmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 14/03/2019 tarihli celsenin 1 nolu ara kararında; davanın feragat nedeniyle reddi talebinin, feragat dilekçesinin yeterli açıklıkta olmaması ve başlığında mahkeme isminin bulunmaması ve davacı vekilinin beyanları nazara alındığında reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiş, neticede 26/09/2019 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olup, yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir. Feragat talebinden irade fesadı dışında cayılması mümkün değildir. Dosya kapsamında davacı vekili Av. …’nın bu yönde iddiası ve ispatı da olmadığından “sehven yapıldığı” açıklaması hukuken geçerli değildir.Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusun usulden kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılarak HMK 349/2. maddesi gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE 2-Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/09/2019 tarih ve 2017/1057 Esas, 2019/975 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE, B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN 1-Alınması gereken 54,40TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 2.436,10TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 2.381,70TL harcın kararın kesinleşmesini takiben ve istek halinde davacı tarafa İADESİNE, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA, 4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 17.501,75TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa İADESİNE, C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa İADESİNE,2-Davalı tarafından yapılan 121,30-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 47,90TL posta gideri olmak üzere toplam 169,20TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 14/01/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.