Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/2098 E. 2021/1995 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2098
KARAR NO: 2021/1995
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/07/2019
NUMARASI: 2016/823 Esas, 2019/789 Karar
BİRLEŞEN 1. ATM’NİN 2016/873 ESAS-2017/196 KARAR SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN 4. ATM’NİN 2017/620 ESAS-2017/727 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/07/2017
KARAR TARİHİ: 02/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, taraflar arasında düzenlenen taşeron sözleşmesinden kaynaklanan geç teslimden kaynaklı zarar,ilave iş bedeli ve hak ediş kesintileri yönünden alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili; müvekkili şirketin 2013 yılından itibaren her türlü yapıların elektrik ve enerji sistemlerinin tesisi ve temini ve inşaatın temelinden bitimine komple yapımı, taahhüt işleri ve ana sözleşmesinde yazılı olan diğer işleri alanında faaliyetini sürdürmekte olduğunu, şirketin, davalı … Yapı Şirketi ile 01.01.2015 tarihinde Anahtar Teslimi Götürü Bedel Elektrik İşleri Taşeron Sözleşmesi imzaladığı ve bu sözleşme ile Çekmeköy Pazar Yeri ve Çevre Düzenleme inşaatındaki tüm elektrik işlerini üstlenmiş olduğunu, bu inşaatta yapılacak elektrik işleri için önceden kullanılacak malzemelerin tespit edildiği ve bu malzemeler ile inşaat işinin yapılmış olduğunu, ancak idarenin istekleri doğrultusunda davalı tarafından tasdikli elektrik projesinde ilave işler talep edildiği ve bu isteklerin harfiyen yapıldığı, fakat davetinin bu İlave işlerin bedelini ödemekten imtina ettiğini, uzun süren ikili görüşmelerden de sonuç alınamayınca ilave işler ve bedelinin tespiti için İstanbul Anadolu 10. Sulh hukuk Mahkemesi nden talepte bulunulduğunu, bununla ilgili olarak İstanbul Anadolu 10 Sulh Hukuk; Mahkemesi ‘nin 2016/61 değişik iş sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını, tasdikli elektrik projesine kıyasla belirlenenden daha fazla iş yapıldığının ve bu sebeple de alacaklarının doğduğunun iş bu tespit ile belirlenmiş olduğu; ilave işlerin yapılarak farkların oluştuğu ancak davalı tarafından bu farkların taraflarına ödenmediğini, söz konusu iddia ettiği alacaklar ile ilgili 142.827,11 TL tutarında faturanın düzenlendiği ve bu faturanrn, Üsküdar … Noterliği’nin 27/06/2016 tarih ye … Yevmice Nolu ihtarnamesi iie davalıya gönderildiğini, davalının da Bakırköy … Noterliği ‘nin 30.06.2016 … Yevmiye Nolu ihtarnamesi ile bu faturaya itiraz ettiğini Anadolu … İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığr ve davalının haksız ve mesnetsiz bir şekilde söz konusu takibe itiraz ettiğini, davanın kabulü ile şimdilik 5.000,00 TL’nin davalıdan tahsili; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; tespit dosyasını kabul etmediklerini, davacının, müvekkilinden 121.039,92 TL. + KDV = 142.827,11 TL Fatura tutarı vs şeklinde haklı bir alacağının olmadığını, davacının da bunu bildiğini, bunun için kötü niyetle eksik miktarlı işbu davayı açmış olduğunu; dolayısıyla davacı taraftan gönderilen mezkur davasının haksız olduğunun ,davacı şirket ile müvekkillerden oluştuğunu belirttiği … – … İş Ortaklığı arasında, “Anahtar Testimi Götürü Bedel Elektrik İşleri Taşeron Sözleşmesi’ imzalandığı ve işlerin bu sözleşme kapsamında yürütülmüş olduğunu, sözleşmenin 4. Sayfası ve 61 Maddesi hükmünün konuya ilişkin kısmını aynen aktardıklarını belirterek, bu maddenin; İdarenin istekleri doğrultusunda bina içi ilave işlerin ortaya çıkmasında, idare tarafından keşif artışı yapılarak müteahhit firmaya ödeme yapması durumunda, taşeron bayındırlık bakanlığının poz listesindeki malzeynelere %30 oranında ıskonto yapmayı kabul ve taahhüt etmektedir… “ şeklinde olduğunu, öncelikle davacının, dava dışı olduğunu belirttiği idarenin istekleri doğrultusunda imalatlar gerçekleştirdiği, bu isteklerin ne şekilde ve kim tarafından kendisine ulaştırıldığını ispatlamasının beklendiğini; bununla birlikte bir an için davaya konu işlerin, idarenin istekleri doğrultusunda yapılmış olmasının kabulü halinde dahi yapılan işlerin bedelini talep edilebilme koşullarının oluşmamış olduğunu; ilave bedellerinin istenebilmesi için sözleşme gereğince idare tarafından keşif artışı yapılarak müteahhit firmaya ödeme yapılmasının gerekmekte olduğunu, bu koşıulun gerçekleşmesi halinde de ödenecek bedelin, Bayındırlık Bakanlığının listesindeki malzemelere %30 oranında ıskonto yapılarak hesaplanacağı; hal böyle olmasına rağmen, davacının davaya konu ettiği işler bakımından, sözleşmenin 6.1. Maddesinde yazılı olduğunu belirttiği şartlar gerçekleşmek sizin haksız İve hukuka aykırı taleplerde bulunmakta bu kapsamda iş bu davayı açtığını davanın reddini talep etmiştir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/873 dava dosyasında davacı vekili ; sözleşme kapsamında davalılar ödemeleri geç yaptıklarını, davalının verdiği çekleri faktoring şirketlerine kırdırmak zorunda kaldıklarını, davacının ¨523.700,00 tutarında çeki davalının inşaatı geç teslim etmesi sebebiyle ¨483.561,44 ‘ye bozdurmak zorunda kaldığını, bu sebeple davacının asgari ¨40.138,56 zararı ortaya çıktığını, söz konusu zararın davalı tarafından giderilmesi gerektiğini, bu sebeplerle her türlü hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla; davanın kabulü ile ¨40.138,56’nin dava tarihinden itibaren en yüksek orandaki ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/873 Esas sayılı dosyasında davalılar vekili ; davacının yerin geç teslim edildiğine ilişkin iddialarının doğru olmadığını, bu iddiası doğru dahi olsa davacının hiçbir çekince ve kayıt ileri sürmeksizin işi teslim aldığını ve işe başladığını, işe başlama tarihinin belirlenmesinin müvekkilinin yetkisi ve mesuliyetinde olmadığını, davacının bu yöndeki iddialarını tümüyle reddettiklerini ve kabul etmediklerini, davacının sözleşme kapsamında ödemelerin geç yapıldığına ilişkin iddialarının dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirketin idare ile yaşadığı sorunlara rağmen sözleşme hükümlerine göre davacı şirket ile ödemelerini yaptığını, davacı şirketin ödemeleri alırken de hiç bir çekince ve kayıt ileri sürmediğini, aradan bunca zaman geçtikten sonra maddi ve hukuki dayanağı olmayan iddialar ileri sürerek iş bu davayı açtığını, davacının Türk Borçlar Kanununun 125.maddesinde yazılı şartların yokluğunda açmış olduğu iş bu davanın tümüyle dayanaktan yoksun olduğunu, davanın bu yönüyle de reddini talep ettiklerini, haksız olarak hukuka ve taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine aykırı olarak açılan davanın tümüyle reddi ile yargıLama masrafıları ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dava olan Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/620 Esas sayılı dosyasında, davacı vekili ; 01.01.2015 tarihli sözleşme içeriğinde elektrik yapım işinin müvekkili tarafına 15.04.2015 tarihinde teslim edileceği kararlaştırılmışken davalıların projeyi elektrik imalatına uygun hale getiremediğini, 01.01.2015 tarihli sözleşme içeriğinde elektrik yapım işi tarafımıza 15.04.2015 tarihinde teslim edileceği kararlaştırılmışken davalılar projeyi elektrik imalatına uygun hale getirememiş, müvekkil firmanın işlerinin uzamasına sebebiyet verdiklerini, 01.01.2015 tarihli sözleşme ile elektrik imalatlarına ilişkin her ay hak ediş yapılmış ve bu hak edişlerden % 5 kesin hesap emaneti olarak kesintiler yapıldığını, sözleşmede İBB tarafından kesin kabul yapıldıktan sonra kesilen % 5 kesintinin davacıya iade edileceği kararlaştırıldığı, bila tarihli ayrı bir protokol ile de kesintilerin toplamının ne kadar olduğu ve ne zaman ödeneceği konusunda davalılarla davacı şirket anlaştıklarını, aradan makul bir süre geçtikten sonra ( yani geçici kabul tarihini baz alırsak ki 28.04.2016 dır) davalılara bu ödemenin yapılması konusunda 09.02.2017 tarih … yevmiye nolu Üsküdar … Noterliğinden faturası ile birlikte talepte bulunulduğunu, davalılar buna karşın Bakırköy … Noterliği … yevmiye sayılı ihtarıyla 17.02.2017 günü faturayı iade ederek ödeme yapmayacaklarını açıkça beyan ettiklerini, kesin kabul tutanağı incelendiğinde elektrik kalemlerinin tümünün ilave işler ve proje revizyonundan kaynaklı tekraren yapılması gerekli olan işler olduğu ortaya çıktığını, bu durumda bile iyi niyet çerçevesinde davalılara bu işlerin makul bir bedel karşılığı yapılacağı e mail yoluyla bildirmemize rağmen davalılar bu durumu da kabul etmeyerek iş emrine onay vermeyeceklerini belirttiklerini, davacı şirketin sözleşmeden ve yapmış olduğu hak edişlerden doğan % 5 kesinti alacağının ( 67.749,70 TL) ne zaman ödeneceği konusu belirsiz bir hal aldığını, 67.749,70 TL. alacağın davalılardan 01.01.2015 tarihli sözleşmede kararlaştırılmış olan aylık %5 ticari faiziyle 17.02.2017 tarihinden başlamak kaydıyla ( yıllık %60 )müşterek ve müteselsil olarak tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece asıl dava yönünden 28/02/2019 tarihli ek raporda ilave işlerin sözleşme kapsamında olduğunun belirtildiği, bu durumda talebe konu ilave işlerin sözleşme kapsamında kaldığının tespit edilmesine göre davacının fazladan bir takım işler yaptığı iddiasının yerinde olmadığı, bu sebeple sözleşme gereğince tahsilini talep edebileceği bir bedelin bulunmadığı, zaten yapıldığı iddia edilen talebe konu ilave işlerin davacının sözleşme ile yüklendiği işler kapsamında kaldığı, bundan dolayı davacının talebinde haklı olmadığı gerekçesiyle ilave iş bedeli yönünden davanın reddine dair karar vermiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mah. 2017/620 Esas sayılı dosyada hak ediş kesintileri yönünden; bilirkişi heyeti tarafından sunulan 28/02/2019 tarihli ek raporda %5 kesinti bedelinin ödenmesinin kesin hesabın ve kesin kabulün yapılması şartına bağlandığının, dosyada bu anlamda bir belge yada tutanağın bulunmadığının belirtildiği, bu tespitlere göre davacının kesin hesap ve kesin kabulün yapılması şartına bağlanan % 5 kesinti bedelinin ödenmesini şartın gerçekleşmemesi yani kesin kabulün yapılmaması sebebiyle talep etmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle hak ediş kesintileri yönünden talebin reddine karar vermiştir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mah. 2016/873 Esas sayılı dosyasında geç teslim yönünden, hak edişler karşılığında davalı taraftan 523.700 TL tutarında çek aldığını, binanın müvekkiline geç teslim edilmesi ve hak edişlerin düzenlenmemiş olması sebebiyle davacı tarafın çekleri faktoring şirketlerine 483.561,44 TL’ye bozdurmasının sonuçlarından basiretli bir tacir gibi davranması beklenen davacının sorumlu olması gerektiği, bu anlamda bir zararının olduğundan bahisle davacı tarafın, davalı taraftan talepte bulunmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle geç teslim yönünden davanın reddine karar vermiştir. Davacı taraf istinaf dilekçesinde; ilave işler yönünden istinafında, bilirkişi raporunda ilave işlerin olduğu tespit edilmiş değeri 121.071,51 TL olarak hesaplandığını, mahkeme gerekçesinde bilirkişi raporuna dayanmış ise de bilirkişi raporunda yapılan işlerin sözleşme kapsamında ve işin devamı niteliğinde olduğu, yapılan işlerin ilave iş olduğunu tespit ettiğini, mahkemenin gerekçesinin hatalı olduğunu, hak ediş kesintileri yönünden istinafında, davacı tarafından yapılan işler davalıya eksiksiz teslim edildiğini, bu durum davalının imzasını taşıyan hak ediş raporlarıyla geçici kabul tutanağı ile, davalılara kesilen hak ediş faturalarının davalının ticari defterinde kayıtlı olması, bilirkişi tespit raporlarıyla sabit olduğunu, davacı davalı ile yapılan sözleşmeyi feshettiğini, davalıya fesih bildirimi yapıldığını, sözleşmenin feshinden sonra haksız hale gelen kesintinin de kendisine ödenmesini istediğini, kesintiler için sözleşme maddelerinin hükümsüz kalmadığı kabul edilse bile davalıların kendi kusurundan veya ihmalinden kaynaklı kesin kabul yapılmadığını, bundan doğan zarardan davacıların katlanması beklenmeyeceğini, kabul heyet tespit tutanağında kesin kabul yapılmamasının davalının projede eksiklikleri yaptığının belirlendiğini ve idarenin davalılara 30 gün süre verdiğini, bu süreye rağmen eksikliklerin giderilmediğini, davalı bu konuda davacıya ihtar göndermediğini, kesin kabulün yapılmamasında davacının kusuru olmadığını, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Geç teslimden kaynaklı zararlar yönünden istinafında; sözleşmeye göre davacıya iş sahasının 01.01.2015 tarihinde teslim edilmesi , işin tamamlanıp davalıya teslimi ise 15.04.2015 olacağı kararlaştırıldığı, fakat davalı davacıya 01.06.2015 tarihinde teslim ettiğini, davacıda davalıya işi tamamlayıp 07.10.2015 tarihinde teslim ettiğini, 01.05.2015 tarihli imalat ve hak ediş raporlarında betonarme ve boya asma tavan imalatının anca tamamlandığı, bu işlerden sonra elektrik işi montajının yapılacağı belli olduğunu, bu hak ediş raporu ile alacağın sabit olduğunu, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı şirketin, davalı … Yapı Şirketi ile 01.01.2015 tarihinde Anahtar Teslimi Götürü Bedel Elektrik İşleri Taşeron Sözleşmesi imzaladığı ve bu sözleşme ile Çekmeköy Pazar Yeri ve Çevre Düzenleme inşaatındaki tüm elektrik işlerini üstlenmiş olduğu, taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu sözleşmenin davacı tarafça Üsküdar … Noterliğinin 09.02.2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname ile sözleşmenin feshedilmiş olduğu ihtilafsızdır. Eser sözleşmesi iş sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. Eser sözleşmesinde iş sahibinin asli borcu TBK 470.maddesi çerçevesinde meydana getirilen eser karşılığında bir miktar pararın ödenmesi, yüklenicinin borcu ise eseri zamanında ve ayıpsız olarak imal ve teslim etmektir. Taraflar arasında elektrik işleri yapım işini konu alan 01/01/2015 tarihli yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ve sözleşmenin davacı tarafça Üsküdar … Noterliğinden gönderilen ihtarname ile tek yanlı olarak feshedilmiş olduğu ihtilafsızdır. Eser sözleşmelerinde sözleşmenin sona ermesi üzerine, her iki tarafın da talep edebileceği tasfiyenin dayanağı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 125/III. maddesidir. Bu maddeye göre sözleşmenin fesih ya da dönme suretiyle sona ermesi halinde geriye etkili sonuç doğuracak, taraflar sözleşme ile üstlendikleri borçlarını ifa etme yükümlülüğünden kurtulacakları gibi, daha önce ifa ettikleri edimleri sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceklerdir. Bu haliyle taraflar sözleşmede aksi öngörülmediği sürece sözleşmeye dayalı talepte bulunamazlar. Yine bu durumda borçlu temerrüde düşmekte kusurlu olmadığını ispat edemezse alacaklı sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilecektir. Somut olayda sözleşme davacı tarafça feshedildiği halde mahkemece tüm talepler yönünden sözleşme ayaktaymış gibi inceleme ve değerlendirme yapılarak karar vermiş olduğu anlaşılmakla kararın bu yönüyle usul ve aykırı olduğu tespit edilmiştir. Bu suretle kararın kaldırılarak her bir dava yönünden sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye yapılarak sonuca göre hüküm kurulması gerektiğinden dosyanın gereği için mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 12/07/2019 tarih, 2016/823 Esas, 2019/789 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.