Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/2019 E. 2020/1338 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2019
KARAR NO : 2020/1338
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/06/2019
NUMARASI : 2018/1094 Esas, 2019/553 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ : 23/11/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği 11/09/2015 tarihli dilekçesiyle, taraflar arasında davalıya ait … izalosyon sisteminin müvekkili tarafında kurulması konusunda sözleşme yapıldığını,müvekkilinin sözleşme gereğince üstlendiği emini eksiksiz yerine getirdiği halde iş bedelinin davalı tarafça ödenmediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı hakkında Sakarya ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibinin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davaya bakmaya yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davacının davaya konu iş bedeli alacağına yönelik olarak müvekkiline herhangi bir fatura tebliğ edilmediğini, müvekkili şirketin ticari kayıtlarında böyle bir alacak kaydının bulunmadığını, davacının söz konusu ettiği işin müvekkili şirkete yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece 14/03/2018 tarihli, 2018/161 Karar sayılı karar ile ,Davanın kabulü ile, Sakarya ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takibe yönelik davalı itirazının iptali ile takibin devamına, Davalının itirazı haksız ise de alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine, karar verilmiştir.Mahkeme kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla mahkeme kararı Dairemizin 17/07/2018 tarih ve 2018/1263 esas, 2018/997 karar sayılı kararı ile, yerel mahkeme kararının kaldırılarak İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu yönünde görevsizlik kararı verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; mahkemece 21.09.2018 tarih, 2018/275 esas, 2018/365 karar sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verilerek dosya istinafa konu eldeki davaya bakan mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemece 14.06.2019 tarihli karar ile, görevsiz mahkemede aldırılan bilirkişi raporları esas alınarak, taraflar arasında izolasyon, yalıtım hizmetleri sebebiyle ticari ilişkinin bulunduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde takibe dayanak 05/12/2014 tarihli … numaralı faturanın davalının ticari defter ve kayıtlarında yer almadığı, ancak davacı tarafından ibraz edilen çalışma raporları, mail içerikleri ile çalışma yapılan yere ait resimlerin varlığı ve davalı tarafından davaya konu işin var olmadığına, yapılmadığına veya yapılmış ise bir başkasına yaptırıldığına dair iddia ve ispatının bulunmaması karşısında, davacı tarafından ibraz edilen bilgi ve belgelere göre, faturaya dayanak işin yapılıp yapılmadığının, yapılan işle, işin yapıldığı yerin uyum arz edip etmediği ve söz konusu işin fatura bedeli ile uyumlu olup olmadığının tespitine yönelik, mahallinde yapılan keşif sonrası, tanzim edilen denetime elverişli, hüküm tesisi için yeterli görülen bilirkişi raporuna göre, davaya konu faturaya ilişkin imalatların yapıldığı, çalışma raporları ile işin yapıldığı yerin halihazırdaki durumunun uyum arz ettiği ve buna göre yapılan iş ile fatura bedelinin uyumlu olduğunun belirtildiği, bu itibarla davaya konu fatura bedeli kadar davacı tarafından davalıya izolasyon hizmeti verildiğinin kabulünün gerektiği, söz konusu fatura davalı ticari defter ve kayıtlarında yer almamakta ise de; yapılan keşif sonrası tanzim edilen rapor, işe ait çalışma raporları, mail ve diğer bilgi ve belgelerden alacağın var olduğu ve davalı tarafça ödenmediği kanaatine ulaşıldığı, diğer yandan ihtarnamenin tebliği sonrası alacağın ödenmemesi sebebiyle asıl alacağa temerrüt sebebiyle yasal faiz işletilerek takip talebinde yer alan miktarda işlemiş faizin talep edilmesinin de yerinde ve hukuki olduğu, alacağın, davalı ticari defter ve kayıtlarında yer almaması, bu sebeple alacağın varlığının ve miktarının yargılama ile ortaya çıkması, diğer deyişle alacağın likit olmaması sebebiyle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği gerekçesiyle, davacının davasının kabulü ile; davalının Sakarya …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 15.930,00 TL asıl alacak olmak üzere toplam 16.737,65 TL üzerinden iptaline, takibin 15.930,00 TL asıl alacağa işleyecek yıllık %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, davalının itirazı haksız ise de alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, İİK’nın 68. maddesi gereğince görevli mahkemenin icra mahkemeleri olduğunu, mahkemenin ticari defterlerin delil niteliğini göz önünde bulundurmadığını, davalı tarafca dosyaya sunulan e-maillere ve davacı tarafca hazırlanan, taraflarının imzasının ve kabulünün bulunmadığı iş raporlarına itibar edilerek hukuka aykırı karar verildiğini, taraf şirketler arasında süregelen işlerin 2012 yılından beri devam etmekte olduğunu, faturalanan her işlemin ücreti ödenmekteyken; iddia edilen işe ilişkin bir teklif olmadan, işveren onayı olmadan , proje , işyeri teslimi olmadan, işin denetimine ve kabulüne yönelik herhangi bir onaylı belge olmadan böyle bir işlemin yapıldığının iddia edilmesinin ve iddia edilen faturanın taraflarına tebliğinin dahi yapılmamış olmasının, incelenen ticari defterlerde müvekkil şirketin davalıya ait herhangi bir borcunun bulunmamasının davanın reddini gerektirdiğini, mahkemece, eksik, özensiz ve objektiflikten uzak hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alındığını, iş bu davada, davacı tarafça iddia edilen işlerin yapıldığının ispat yükü davalı müvekkili şirkette olmayıp, davacı tarafta olduğunu, davacı tarafın elinde, iddiaya konu işlerin davacı tarafça yapıldığına ve bitirildiğine dair taraflarının imzasını havi herhangi bir belge ve kayıt bulunmadığını, açıldığı an itibariyle, itirazın iptali mi yoksa kaldırılması mı talep edildiği belli olmayan, yetkisiz ve görevsiz mahkemede açılan kadük davanın, bu yönüyle de aydınlatılmaya mecbur olduğunu, mahkeme tarafından ön inceleme duruşmasından sonra, taraflara dilekçelerinde yer alan ancak sunmadıkları belge ve delilleri sunmaları ve tanık isim ve adreslerini bildirmeleri için süre verildiğini, yetkisiz Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ ne verilen cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmış olmalarına rağmen mahkemenin tanıklarını dinlemeye gerek görmeden, herhangi bir araştırma yapmadan davanın kabulüne dair karar verdiğini belirterek usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararınını kaldırılması için isitnaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı tahsiline ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.Davacı, taraflar arasında düzenlenen sözlü eser sözleşmesi gereğince, yüklenici sıfatıyla davalı şirkete ait … Plaza Kule çatı su yalıtım işini üstlendiğini, işi eksiksiz yapıp teslim ettiği halde bakiye iş bedelinin ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise taraflar arasında izolasyon-yalıtım işine dair bir sözleşme bulunmadığını ve işin davacı tarafça yapılmadığını savunmuştur.Davacı tarafça delil olarak dayanılan 21.01.2013 tarihinde davalı şirket müdürü … tarafından davacı şirket yetkilisi … gönderilen e-mail yazışmasında: 14-26.12.2012 tarihinde … çatı su yalıtımı ile ilgili yapılan işlerin sayıldığı, yine davalı şirket pazarlama sorumlusu … tarafından davacı şirket yetkilisi … gönderilen e-mailde, 14-26.12.2012 tarihinde … çatı su yalıtımı ile ilgili yapılan işlerin toplam maliyetinin 12.036,00 TL olduğunun bildirildiği, mail yazışmasının devamında yapılan işlerin sıralandığı anlaşılmaktadır.Dosya kapsamında yer alan davacı yüklenici şirket tarafından davalı iş sahibi şirkete gönderilen Sakarya …. Noterliği’nin 16.04.2015 tarih, … yev nolu ihtarnamesi ile, davacı şirket ile … arasında 2012 yılından itibaren ticari iş ilişkisi bulunduğu, muhatap şirket yetkilisinin … olduğu, 14-26 Aralık 2012 tarihinde … çatı su yalıtımı işlemlerinin Plaza Teknik Müdürü … bilgisinde tamamlandığı, muhatap şirket yetkilisinin sürekli seyahatte olması yada ertelemesi sonucunda işlemin faturalandırılamadığı, 2014 yılında … başka bir iş ile ilgili davalı şirketin arandığında 2012 yılından kalan dava konusu işin hatırlatıldığı, …’dan işin tamamlandığı teyidinin yazılı olarak alınarak, işleme ait faturanın kesilmesinin istenildiği, faturanın 05.12.2014 tarihinde kesilerek, … ile muhatap şirket çalışanı … 15.12.2014 tarihinde teslim edildiği, daha sonra muhasebe ve satın alma bölümüne ulaşıldığı, ancak fatura tutannın halen kendilerine ödenmediği, 7 gün içinde vadesi geçmiş 15.930,00 TL borcun şirketleri hesabına nakden ve defaten ödenmesi gerektiği ihtar edilmiştir. Sakarya …. Noterliği’nin 16.04.2015 tarihli ihtarnamesinin davalı şirkete tebliği akabinde davacı yüklenici tarafça, davalı iş sahibi hakkında, Sakarya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile, 15.930,00 TL bedelli faturaya istinaden toplam 16.737,65 TL alacağın tahsili için 02.06.2015 tarihinde genel haciz yoluyla takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır.Dosyada mevut mali müşavir … tarafından hazırlanan 15.05.2017 tarihli raporda, dava konusu fatura dışında kalan ve davacının düzenlediği diğer hizmet faturalarına güre taraflar arasında satıcı-müşteri ilişkisinin olduğu, davacı tarafın izolasyon, yalıtım hizmeti verdiğinin anlaşıldığı, davacının 2014 ticari defterine göre … numaralı 2014 tarihli 3 adet fatura toplamı 26.550,00 TL‘ye karşılık, davalı ticari defterinde … numaralı 2014 tarihli 2 adet fatura tutarı 10.620,00 TL davacı alacağının görüldüğü, aradaki fark 15.930,00 TL’nin … nolu dava konusu fatura olduğunun anlaşıldığı, davalı taraçan söz konusu faturanın tebliğ edilmediği belirtilmiş ise de, bu durumun diğer bilgi, belge ve kanıtlara göre varsa alacağın varlığını ortadan kaldırmayacağı, bu durumda davacının düzenlediği dava konusu fatura içeriği olan …Kule çatı su yalıtım işlemleri hizmetinin davalıya verilip verilmediği, hizmetin verilmesi halinde tutarının ne kadar olacağı hususlarının ortaya konulması gerektiği, bunun için davalının yazılı talebi, onayı, işin bitiminde teslim alındığını ve işin tutannı gösteren bilgi, belge ve kayıtların bulunması durumunda, davacı alacağının söz konusu olacağı, mahkemenin uygun bulması halinde 2012 yılında hizmetin verildiği yerin davalı tarafa ait olup olmadığı, yalıtım işleminin yapılıp yapılmadığı ve emsal tutannın ne olabileceği hususları için konusunda uzman bilirkişi incelemesinin yapılması gerektiği, dosya kapsamında yeterli bilgi ve belge ve kayıt bulunmadığından davacı alacağının tespit edilemediği ancak mail yazışmalarını destekler başkaca bilgi, belge, kayıt ve tespitin bulunması halinde davacı alacağının olabileceği belirtilmiştir.Dosyada yer alan ve talimat mahkemesince mahallinde 28.11.2017 tarihinde yapılan keşif akabinde inşaat mühendisi … tarafından tanzim edilen 20.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu, … Merkezi, …. Mahallesi, … Yolu, No:… Beykent- Büyükçekmece/ İstanbul adresindeki, … İş Merkezi’nin çatı katındaki kulenin yer aldığı alanda yapılan gözlemsel tespitlerde, kule kaplama imalatının gerçekleştirildiği, dava dilekçesi eki fotoğrafların; beton kırma imalatı, molozlann çuvallara konulması, su yalıtımı için sürme esaslı malzeme uygulanmasına ait olduğu ve resimlerde gösterilen imalat alanları ile dava konusu yerin geometrik yapısının uyumlu olduğu, yerinde yapılan gözlemsel tespitler, dava dosyası içerisindeki mevcut bilgiler ve dosyada yer alan fotoğraflar ile mail yazışmalarından; dava konusu fatura içeriğine esas Millennium Plaza Kule çatı su yalıtım işlemleri imalatının, Aralık 2012 tarihinde, kış döneminde, acil iş niteliğinde gerçekleştirildiği ve dava konusu işe ilişkin takibe dayanak fatura bedelinin ise kadri maruf olduğu görüşü bildirilmiş, mahkemece bu bilirkişi raporları hükme esas alınmıştır.Karşılıklı edimleri içeren eser sözleşmelerinde yüklenicinin görevi eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak teslim etmek; iş sahibinin görevi ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların yerine getirilmesiyle eserin bedelini ödemekten ibarettir. Kural olarak eser sözleşmesi ilişkisinin kurulması herhangi bir şekil şartına tabi olmayıp, tarafların “icap” ve “kabul” iradelerinin birleşmesiyle sözleşme ilişkisi kurulur. Şekil şartı, sözleşmenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartıdır. (Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nin 25/09/2018 tarih, 2018/3698 Esas, 2018/3394 karar sayılı kararı) 4721 sayılı TMK’nın “İspat yükü” başlıklı 6. maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü amirdir.Somut olayda, davacı yan, taraflar arasında sözlü eser sözleşmesi kurulduğunu ve icra takip dayanağı faturada yazılı işin yapıldığını savunduğundan ispat külfeti davacı tarafta olup, yukarıda açıklanan e-mail yazışmaları, talimat mahkemesince mahallinde yapılan keşif, keşif akabinde tanzim edilen Yargıtay denetime elverişli bilirkişi raporu ve dosyada yer alan fotoğraflar uyarınca, taraflar arasında davalı şirkete ait …Plaza Kule çatı su yalıtım işinin davacı yüklenici şirket tarafından yapılarak davalı tarafa teslim edildiği ve faturada yazılı iş bedelinin kadri maruf olduğu anlaşıldığından mahkemece bu hususlar gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi isabetli olmuştur.Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/06/2019 tarih ve 2018/1094 Esas, 2019/553 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 1.143,55 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 286,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 857,55 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 23/11/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.