Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/1897 E. 2019/1577 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1897
KARAR NO : 2019/1577
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/06/2019
NUMARASI : 2014/416 Esas, 2019/629 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 18/12/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, bir kısım inşaat işlerini konu alan yazılı eser sözleşmeleri ilişkisi nedeniyle bakiye bedel alacağının tahsili; karşı dava ise, işin geç teslim edilmiş olması nedeniyle gecikme tazminatı ve kira gelir kaybı ile iş gücü gelir kaybının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, yapılan yargılama ile dinlenen tanık beyanları ve alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre, eksik ve ayıplı işler ile davacı ödemeleri de dikkate alındığında davacı yüklenicinin KDV hariç 61.488,46 TL bakiye bedel alacağı bulunduğu belirtilerek asıl davanın kısmen kabulüne; işin kabul edilemeyecek seviyede eksik veya ayıplı olmadığı, talep edilen gecikme cezasının ifaya ekli cezai şart hükmünde olduğu, davalı-karşı davacının kalan işleri başkasına yaptırmak suretiyle ifadan vazgeçmiş sayılması nedeniyle bu cezanın talep edilemeyeceğini, menfi ve müsbet zararın bir arada istenemeyeceğini, kira gelirinin de müsbet zarar niteliğinde olup haklı fesih halinde istenebileceğini, fesih ihtarnamesi olmadığı gibi feshin haklı olduğu da isbatlanamadığından bahisle karşı davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir.Davacı yüklenici şirket, davalı taraf ile imzalanan üç ayrı sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiğini, dava öncesi yapılan tesbit sonucu alınan bilirkişi raporlarına göre talep edebileceği iş bedelinin KDV dahil 566.468,00 TL olarak belirlendiğini, bundan davalı ödemesi olan 350.000,00 TL’nin mahsubu ile kalan 216.468,00 TL’nin 19.08.2009 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş; davalı iş sahibi ise, işin zamanında teslim edilmediğini, eksik ve ayıplı olarak yapıldığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davası ile de gecikme tazminatı ile gelir ve iş gücü kaybı için toplam 75.000,00 TL’nin işin teslimi gereken tarihten itibaren temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş aşamada talebini bedel yönünden 26.03.2012 tarihli dilekçesi ile ıslah ederek 474.000,00 TL’ye yükseltmiştir.Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.Dava yüklenici şirket vekili istinaf talebinde özetle; müvekkili şirketin yaptığı imalatın KDV’li bedelinin 555.216,20 TL olduğunu, bundan davacı ödemesi olan 350.000,00 TL ile, 28.320,00 TL nefaset bedeli, 26.583,75 TL eksik kalan boya işçiliği bedeli, 2.000,00 TL konteynır bedeli, 2.000,00 TL Esanay tekstil zararı, boyacı …a ödenen 130,00 TL olmak üzere toplam 59.033,75 TL’nin mahsup edilmesi sonucu kalan 146.182,45 TL üzerinden davanın kabul edilmesi gerektiği halde, sözleşme bedelinin KDV’siz olarak kararlaştırıldığı belirtilerek KDV’ye hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın 146.182,45 TL üzerinden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı iş sahibi vekili ise istinaf talebinde özetle; asıl davada belirlenip hükmedilen iş bedelinin fahiş olduğunu, işin geç teslim edildiğini ve bundan davacı-karşı davalı yüklenicinin sorumlu olduğunu, gecikme cezasının hatalı niteleme sonucu yanlış gerekçeyle reddedildiğini, kira gelir kaybına ilişkin taleplerinin de hesaplanmadığını belirterek kararın kaldırılarak asıl davanın tümden reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Taraflar arasında 15.09.2007 tarihli çatıda yapılacak tonuz kaplama ve taş yönü izolasyon işleri sözleşmesi ile 18.12.2008 tarihli çelik tonoz tanı kenit kaplama sistemi konstrüksiyon işleri yapım işi sözleşmesi ve ayrıca 09.02.2009 tarihinde ara kat için diğer iki sözleşmenin eki niteliğinde bir sözleşme daha akdedilmiş olup, ilk iki sözleşmede işin geç teslim edilmesi halinde aylık gecikme tazminatlarının ödeneceği kararlaştırılmıştır. Yanlar arasında, davalı karşı davacı iş sahibi tarafından yapılan 350.000,00 TL ödeme ile davalının eksik ve kusurlu işler ve yaptığı bir kısım ödemeler nedeniyle davacı yükleniciden toplamda 159.033,75 TL alacağı bulunduğu ihtilafsızdır. Uyuşmazlık iş bedeline KDV’nin dahil olup olmadığı ve tutarı, işin geç tesliminde kimin kusurlu olduğu ve süresi ile gecikme tazminatı şartlarının bulunup bulunmadığı, buna bağlı olarak kira gelir kaybının talep edilip edilemeyeceği hususlarına ilişkindir. Davaya konu sözleşmeler birim fiyatlı olarak düzenlenmiş olup, KDV’nin sözleşme bedeline dahil olup olmadığı konusunda bir kararlaştırma yapılmamıştır. Davacı yüklenici dava dilekçesi ile KDV dahil olarak bakiye bedel alacağını talep etmiş, bu talebini davadan önce aldırdığı KDV dahil hesaplama yapan tespit raporuna dayandırmıştır. Davalı davaya cevabında ve dayanak tespit raporundaki KDV’li hesaplamaya KDV yönünden ayrıca ve açıkça bir itirazda bulunmadığı gibi davacı tarafından düzenlenen 06.08.2009 tarihli 155788 sıra no’lu KDV dahil 472.024,49 TL bedelli faturaya itirazında da yine KDV yönünden açıkça bir itirazda bulunmadığına göre davacının alacağını KDV’li olarak talep etmesinde bir yanlışlık yoktur. Bu nedenlerle mahkemece, KDV’nin hariç tutulması usul, yasa ve dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Karşı davada, işin geç teslim edilmiş olması nedeniyle gecikmeye bağlı taleplerde bulunulmuştur. Bilirkişi raporuna göre eksik ve ayıplı işler oranının %5 civarında olduğu belirlenmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin ilke ve uygulamalarına göre kural olarak %5’e kadar olan eksik ve ayıplı işler nedeniyle iş sahibi eseri teslimden kaçınamaz. Ancak bunların eseri kabulden kaçınmayı gerektiricek nitelikte olduğunun iddia ve ispat edilmiş olması halinde borçlunun temerrüden söz edilebilir. Somut olayda bu yönde bir savunma yapılmamıştır. Kaldı ki davalı-karşı davacı iş sahibi kalan işlerin tamamlanması için yükleniciye üç ayrı ihtarnameyle ek süre tanınmış ve bununla sözleşme süresini son ihtarnameye göre 15.07.2019 tarihine kadar uzatmıştır. Belirtilen her iki husus birlikte değerlendirildiğinde işin davacı karşı davalı yüklenicinin kusuru nedeniyle geciktirildiğiden söz edilemez.Yukarıda yapılan açıklamalara göre, davcının istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına, asıl davanın kısmen kabulü ile KDV dahil 146.182,45 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı şirkete verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; davalı-karşı davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1-Davacı-karşı davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-Davalı-karşı davacı vekilinin istinaf talebinin REDDİNE,3-İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/06/2019 tarih ve 2014/416 Esas, 2019/629 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,4-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile; 146.182,45 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı şirkete verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,5-Karşı davanın REDDİNE,B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN Asıl davada; 1-Alınması gereken 9.985,72 TL nispi karar ve ilam harcından davacı-karşı davalı tarafça peşin olarak yatırılan 3.214,55 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.771,17 TL harcın davalı-karşı davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı-karşı davalı tarafından yatırılan 3.214,55 TL peşin harcın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,3-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 628,00 TL tebligat ve posta gideri, 4.423,75 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.051,75 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre takdiren 3.435,19 TL’nin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, kalan kısmın davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,4-Asıl davada davalı-karşı davacı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,5-Davacı-karşı davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 17.837,33 TL TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,6-Davalı-karşı davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 9.937,12 TL TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, Karşı davada;1-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davalı-karşı davacı tarafından peşin olarak yatırılan 7.039,15 TL peşin ve ıslah harcının mahsubu ile kalan 6.994,75 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı-karşı davacıya iadesine, 2-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,3-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 4- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,5-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre reddedilen miktar üzerinden davacı-karşı davalı vekili için takdir olunan 32.910,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davacı-karşı davalı vekili tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının istek halinde ve karar kesinleştiğinde kendisine İADESİNE,2-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 37,90 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 159,20 TL istinaf yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalı tarafa VERİLMESİNE, 3-Davalı-karşı davacı taraftan alınması gereken 9.985,72 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 1.051,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.934,72 TL harcın davalı-karşı davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,4-Davalı-karşı davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 18/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.