Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/1733 E. 2022/1195 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1733
KARAR NO: 2022/1195
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/05/2019
NUMARASI: 2017/376 Esas, 2019/429 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 09/06/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup; mahkemece davanın dair verilen karara karşı davalı tarafça istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili, müvekkili şirketin … marka jeneratörlerin Türkiye distribütörü olduğunu, satış servis ve yedek parça hizmetleri verdiğini, … Hastanelerinin taşeronluğunu yapmakta olan davalı şirket ile … Hastanesindeki jeneratörün bulunduğu yerden sökülüp hastane içinde başka bir yere nakli, montajı ve C tipi kabin yapılması konusunda müvekkili davacı şirket ile anlaşıldığını, müvekkili şirketin verilen onaya istinaden Jeneratör kabinini imal ettiğini ve montaj ve diğer işleri yapmak için davalıdan bilgi istediğinde, davalının yapılacak işin iptal olduğunu bildirdiğini, oysa müvekkili tarafından üretilen kabinin standart bir kabin olmadığını, farklı ölçülere sahip özel bir imalat olduğunu ve başka bir yerde kullanılmasının mümkün olmadığını, bu hususların davalı şirkete iletilerek karşılığında 4.725,00 Euro kabin bedeli ile 750,00 Euro keşif işçiliği bedeli olarak KDV hariç toplam 5.445,00 Euro’nun ödenmesi gerektiğinin davalıya bildirildiğini, akabinde bu bedel karşılığında 04/08/2016 tarihli 21.715,55 TL tutarlı e-arşiv fatura tanzim edilerek davalıya tebliğ edildiğini, davalının işbu faturayı ödememesi üzerine müvekkili şirket tarafından davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddiasının aksine taraflar arasında herhangi bir anlaşma yapılmadığını, davacının, hiçbir tarafın imzası ve onayı dahi olmayan bir belgeye dayalı olarak müvekkili adına fatura düzenlediğini, söz konusu teklifin kabulü anlamına gelmemekle birlikte, davacının, dava dışı … Hastanesi Altunizade Şubesi’ndeki mevcut jeneratörün yerinin değiştirilmesi, yeri değiştirilen jeneratöre ses izolasyon kabini yapılması için … Şube yetkilileri ile görüştüğünü ve teklif verdiğini, davacı firmadan alınması düşünülen hizmetin; yapılacak keşif çalışması sonrasi mevcut jeneratörün yerinden demonte edilerek fabrikaya götürülmesi, burada ses izolasyon kabinli hale getirilmesi, mevcut jeneratör yerine yedek geçici jeneratör getirilerek hastane hizmetinin aksamadan devam ettirilmesi, ses kabini montajı yapılan kabinli eski jeneratörün fabrikada imalinden sonra hastaneye getirilerek yeni yerine montajının yapılması ve test ve devreye alma işlemlerinin yapılması olduğunu, ancak davacı tarafından sayılan bu işlemlerin hiçbirinin yapılmadığını, davacının verilecek olan hizmet için hiçbir çalışma, keşif ve ölçüm dahi yapmadan izolasyon kabininin fabrikada imal edildiğini ileterek fatura kesme yoluna gittiğini, yerinde keşif yapılmadan hatta ölçüm dahi alınmadan bu imalatın yapılmasının mümkün olmadığını, verilecek olan hizmetin ancak mevcut kabinin yerinden çıkarılıp fabrikaya götürülmesi ve burada kabinli hale getirilmesi şeklinde olması gerektiğini, bu nedenle müvekkilinin onayı alınmadan tamamen afaki bir bedel üzerinden düzenlenen takibe konu faturanın kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu faturanın müvekkili şirket kayıtlarında bulunmadığını, davacının söz konusu faturanın müvekkiline teslim edildiğine ilişkin bir belge sunamadığını, müvekkilinin davaya konu hizmeti farklı bir firmadan ve usulüne uygun bir şekilde, anlaşma imzalayarak aldığını savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine % 20 den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı yüklenicinin, davalı şirket ile yaptığı anlaşma uyarınca … Hastanesi için jeneratör kabini üretimi, montajı işini üstlendiğini ve verilen teklif onayı neticesinde üretimi gerçekleştirdikten sonra davalının işin iptal olduğunu söyleyerek ödeme yapmadığını beyan ile kabin üretimi bedeli yönünden düzenlediği fatura için takip başlattığı, davalının cevap dilekçesinde, davacı ile … Hastanesinde yapılacak işler için anlaşma yapıldığını örtülü olarak ikrar ettiği, ayrıca davacı tarafından sunulan e-mail yazışmalarını yapan ve SGK kayıtları ile davalının çalışanı olduğu anlaşılan … tarafından, 08/06/2016 tarihinde gönderilen e-mail ile davacıya teklifin onaylandığının bildirildiği, davacı tarafından sunulan … Tic. A.Ş.’nin imzalı kaşesini içeren teklif formunda yapılacak işlerin jeneratör de montajı, c tipi kabine montajı ve devreye alma olarak beliriltildiği ve toplam 8.840,00 Euro bedel belirlendiği, dinlenen tanık beyanından davacının montaj için kabin üretimini yaptığı ve bu hususu e-mail ile davalıya bildirdiği, davalının 27/07/2016 tarihinde gönderdiği e-mail ile işin iptal olduğunu bildirdiği ve ödeme yapmadığı, taraflar arasında onaylanan teklif formu ile sözleşme ilişkisinin kurulduğu, kabinin üretimi ve üretimin tamamlandığının bildirildiği tarihten önce davalı tarafından yapılmış bir fesih olmadığı, üretimden sonra işin iptal edildiğine dair bildirimde ise herhangi bir gerekçe gösterilmediği, bu nedenle davacının ürettiği kabin üretimi işi için ücrete hak kazandığı ve bu nedenle takibin asıl alacak yönünden haklı olduğu, davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği ve alacağın likit olup, itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptali ile takibin 21.715,55 TL yönünden takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, 4.343,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, davanın husumet nedeniyle reddine karar verildiğini, gerekçeli kararda taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğu kabul edilmiş ise de davacı şirket tarafından sunulan teklif metninde de anlaşılacağı üzere muhatabın müvekkili şirket olmadığı gibi teklifin müvekkili şirket tarafından onaylandığını gösteren herhangi bir ibare de bulunmadığını, bunun yanında söz konusu teklif mektubunda “Teklifimizin 10 iş günü süre içinde imza sirkülerinizdeki yetkililerce teyit edilmediği taktirde geçersizdir. ” denildiğini, bu bakımdan da müvekkili şirket yetkililerince imzalanmış bir teklif bulunmadığından, taraflar arasında kurulmuş bir sözleşme ilişkisi bulunmadığının açık olduğunu, söz konusu teklifte davacı şirketin imzası dahi bulunmadığını, davacının, hiçbir tarafın imzasının ve onayının olmadığı bir belgeye dayalı olarak müvekkiline fatura kestiğini, mahkemece söz konusu evrakın esas alınarak taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulmuş olduğuna dair tespitinin hukuka aykırı olduğunu, dava dilekçesinde, teklife konu jeneratör kabinin yapılmasına rağmen müvekkili şirket tarafından teslim alınmadığının iddia edildiğini, davacı şirketin, müvekkili şirkete jeneratör kabini sebebiyle düzenlemiş olduğu faturanın 04/08/2016 tarihli olduğunu, davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi sonucu jeneratör kabinini yaptırdığını ifade ettiği dava dışı … Ltd. Şti.’den jeneratör kabini için almış olduğu faturanın 31/01/2017 tarihli olduğunu, davacı müvekkili şirkete fatura düzenlendiği anda yaptırılmış bir jeneratör kabini söz konusu olmayıp yaklaşık 6 ay sonra dava dışı firmadan fatura alındığını, nitekim bu durumun bilirkişi raporunda takibe konu faturanın hizmet alımına ilişkin tarihlerde açıkça muvazaa olduğu, bu hizmetin kesilen fatura ile ilişkilendirilemeyeceği bu sebeple müvekkili şirketin davacı şirkete borcunun bulunmadığı yönünde tespit edildiğini, bu durumun alınan 13/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda da; davacının jeneratör kabinini imal ettirdiğini ifade ettiği dava dışı … Ltd. Şti.’den 31/01/2017 tarihinde fatura aldığı, ancak müvekkiline gönderdiği fatura tarihinin 04/08/2016 olduğu ifade edilerek dönemsellik ilkesine aykırı hareket edildiği şeklinde tespit edildiğini, 13/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda teknik bilirkişinin jeneratör kabininin demonte vaziyette olması sebebiyle, davacı tarafça dava dosyasına sunulan proje ölçüleri ile karşılaştırma yapılamadığını ifade ettiğini, demonte vaziyette bulunan jeneratör kabininin, iddia edilen jeneratör kabinine ait olup olmadığının da tespit edilmediğini, davacı tarafın iş konusu jeneratör üretimi olup işyerinde jeneratör kabini bulunmasının doğal olduğunu, ancak bu hususun müvekkili şirketin davacı şirkete jeneratör kabini siparişi verdiğine delil teşkil etmeyeceğini, dava dilekçesinde müvekkili şirket tarafından ısmarlandığı iddia edilen jeneratör kabininin, talep üzerine özel ebatlarda imal edildiği ve başka bir jeneratör için kullanılabilme imkanının bulunmadığının iddia edildiğini, ancak bilirkişi raporunda özel imalat talebine ilişkin herhangi bir teknik şartname bulunmadığı ve demonte vaziyette bulunan jeneratör kabininin, başka jeneratör için de kullanılabileceğinin ifade edildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibi hakkında iş bedeli alacağına istinaden faturaya dayalı olarak İstanbul 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 21.715,55 TL asıl alacak ile 281,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.996,66 TL alacağın tahsili için ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır. Mahallinde Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığı ile yapılan keşif akabinde mali müşavir … ile makine mühendisi … tarafından hazırlanan 13/09/2018 tarihli bilirkişi kurul raporunda; davacı yanca, davalı adına düzenlenen 04/08/2016 tarihli, 21.715,55 TL tutarlı faturanın ticari defterlerine işlendiği, jeneratör kabininin davacı şirket tarafından dava dışı … Ltd.Şti’ne yaptırıldığı, kabin bedeli olarak KDV dahil 16.615,44 TL bedelli fatura düzenlendiği, faturada kabin tanımı bölümünde … Hastanesi 700 KVA kabin ibaresinin geçtiği, keşif mahallinde jeneratör kabininin demonte vaziyette olduğu, kabin imalatlarının jeneratör gücü göz önüne alınarak boyutlandırıldığı, firmaların kendi yaptıkları jeneratörlere göre kabin imalatı ve dizaynının söz konusu olduğu, dava konusu kabin tasarımının davacı tarafından yapıldığı, buna göre boyutlarının belirlendiği, özel bir talep söz konusu olmadığı takdirde söz konusu kabinin aynı güçteki bir başka jeneratör için de kullanılabileceği, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 21.715,55 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Muhasebeci … tarafından hazırlanan 14/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalı şirketin 2016 tarihine ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı, defterlerin birbirine teyit ettiği, mail yazışmalarında ismi geçen …’in SGK’nın 18/05/2018 tarihli yazısında davalı şirket çalışanı olduğunun bildirildiği, yapılan yazışmalarda; “teklif onayı” nın verildiğinin belirtildiği, onaylı teklif mektubu üzerinde … Hastanesi’ne ait kaşe ve imzanın bulunduğu, … AŞ’nin 09/11/2018 tarihli cevabi yazısında; davalı şirket ile müvekkili arasında jeneratör kabini yapılması konulu bir sözleşme bulunmadığının bildirildiği, davacı yanca düzenlenen faturanın davalı şiket defterlerinde kayıtlı olmadığı belirtilmiştir. Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olayda; mahkemece dosya kapsamında bulunan delillerin doğru değerlendirilmesi sonucu davacı şirket ile SGK kayıtlarından davalının çalışanı olduğu anlaşılan … arasında gerçekleşen e-mail yazışmalarından davacı yüklenici ile dava dışı … Hastanelerinin taşeronluğunu yapmakta olan davalı şirket arasında … Hastanesi’ndeki jeneratörün bulunduğu yerden sökülüp, hastane içinde başka bir yere nakli, montajı ve C tipi kabin yapılması konusunda sözlü eser sözleşmesinin akdedildiğinin kabul edilmesi isabetli olmuştur. Yine mahkemece onaylı teklif mektubu üzerinde … Hastanesi’ne ait kaşe ve imza bulunsa da, davalı çalışanı … tarafından (…@…com.tr) adresinden davacı şirkete gönderilen 08/06/2016 tarihli mailde; davacı şirketin teklif mektubunu onayladıklarının beyan edilmesi ve davacı şirkete ekli onay mektubunun gönderilmesi karşısında davalı yanın husumet itirazının reddine karar verilerek hükme esas alınan bilirkişi raporları uyarınca işin davacı yanca yapılıp davalıya teslim edildiği ve bu suretle davacının bakiye 21.715,55 TL iş bedeline hak kazandığı yönündeki kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/05/2019 tarih ve 2017/376 Esas, 2019/429 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 1.483,38 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 370,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.112,48‬ TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.