Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/1319 E. 2022/215 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1319
KARAR NO: 2022/215
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/04/2019
NUMARASI: 2015/907 Esas, 2019/421 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 02/02/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı şirketin 02.07.2012 tarihinde müteahhitliğini üstlendiği Başakşehir … Ada … Parselde bulunan … isimli kat karşılığı inşaatın elektrik ve mekanik işlerinin taşeronluğunu yapması için tarafların Mekanik işler komple 605.228,13.-TL + KDV ve Elektrik işleri komple 665.336,71.-TL + KDV Birim Fiyatlı olarak 01.06.2014 tarihinde yazılı sözleşme düzenlendiğini, 12.06.2014 tarihinde SGK nezdinde alt taşeron olarak kayıt açılması için başvurulduğunu ve işe başlandığını, davacının edimini eksiksiz olarak yaptığını ancak hakediş bedellerini tahsil edemediğini, davacının Elektrik Hak edişleri 473.014,58 TL + Mekanik Hak edişleri 543.564,14 TL olmak üzere toplam 1.016.578,72 TL + KDV = 1.199.562,89 TL hakediş alacağı bulunduğunu, davalının 330.366,00 TL ödediğini, davacının bakiye 869.196,89 TL alacağının kaldığını, Küçükçekmece 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/38 D. İş dosyası ile davacı firmanın yaptığı iş ve hak edişlerin bilirkişi heyetince hazırlanan 03.07.2015 tarihli raporda 1.016.578,72 TL+ KDV olarak tespit edildiğini belirterek, 869.196,89.-TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında 01.06.2014 tarihli sözleşme imzalandığını, davacı firmanın işin yapım sürecinde şantiyede yeterli sayıda kalifiye eleman bulundurmadığını, inşaatın iş akışına göre imalat gerçekleştiremediğini, eksik ve kusurlu imalatlar yaptığını, davacı firma sözlü olarak defalarca uyarıldığını ve 28.05.2015 tarih ve 9467 sayılı ihtarname ile “davacı ile bundan böyle çalışamayacağı, davacı tarafından yapılan kusurlu ve eksik kalan imalatların başka firmalara tamamlattırılacağı ve davalı firmanın sahibi tarafından davacıya elden ödenen 763.000,00 TL.’nin geri iadesinin” davacıya ihtaren bildirildiğini ve davacının sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedilmiş olduğunu, davacının 05.06.2015 tarihli ihtarname ile projenin %95’ini tamamladığını, imalatlarda kusur bulunmadığını, davacının davalı firmanın sahibinden 763.000,00 TL aldığını, ancak yapılan imalatlar nedeniyle davacıya borcu bulunmayıp alacaklı olduğunu bildirdiğini, davacıya gönderilen 31.07.2015 tarihli ihtarla kusurlu imalatların listesinin bildirilerek 10 gün içinde projesine ve tekniğine uygun hale getirilmesi istenerek, aksi halde davacının nam ve hesabına yaptırılacağı ve bedelinin davacıdan tahsil edileceğinin davacıya bildirildiğini, ancak davacı tarafından herhangi bir çalışma yapılmadığından hatalı ve kusurlu imalatların başka taşerona yaptırıldığını, sözleşmenin 3. maddesi gereği yapılacak işin bedelinin birim fiyatlar üzerinden hesaplanacağını, sunulan hakedişin 2013 yılı birim fiyatlarına göre olması gerekirken afaki ve fahiş fiyatlar üzerinden projeye aykırı imalatları da içerecek şekilde düzenlendiğinden hatalı olduğunu, davacı tarafından belirtilen eksik ve hatalı işlerin giderildiği iddiasının şantiye şefi … tarafından mahallinde yapılan kontroller ile asılsız olduğunun tespit edildiğini ve davacıya 10.04.2015 tarihli elektronik posta ile de bildirildiğini, davacıya elden 763.000,00 TL ve bankaya yapılan 306.210,00 TL + 167.336,00 TL olmak üzere toplam 1.236.546,00 TL ödeme yapıldığını, davacının doğru olduğunu iddia ettiği hak ediş tutarının ise 1.199.562,89 TL. olduğunu, bu hakkedişin bir an için doğru olduğu kabul edilse dahi davacının borçlu olduğunu, davacı tarafından yapılan projesine ve tekniğine uygun olmayan hatalı imalat kalemleri hakedişe dahil edilmeden ve sözleşme gereği 2013 yılı birim fiyatları ile hakediş tutarının mahkemece tespitinin gerektiğini, davacıya ödenen ve davacının hesabına yaptırılan hatalı imalat bedeli dahil toplam 1.236.546,00- TL’den mahkemece tespit edilecek gerçek hakedişin mahsubu ile kalan kısmın yasal faizi ile birlikte davalı firmaya ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, taraflar arasında 01.06.2014 tarihli alt yüklenici sözleşmesi yapıldığı, davacının defter kayıtlarına göre, davalı şirkete 106.200,00 TL bedelli bir adet hakediş faturası kestiği ve bedelini davalıdan tahsil ettiği, davacının davalı şirkete başkaca bir hakediş faturası kesmediği, buna karşılık davalıdan 61.166,00 TL ödeme aldığı, davacının, davalı şirketten ticari defterlerine dayalı bir alacağın bulunmadığı, bilakis davalı şirkete 61.166,00 TL borçlu durumda olduğunun tespit edildiği, davalının kayıtlarına göre, davalı şirketin, davacı şirketten 106.200,00 TL ve 61.166,00 TL olmak üzere toplam 167.366,00 TL tutarında iki adet hakediş faturası aldığı ve her iki faturanın da bedelini ödediği, davalının, 23.08.2015 tarihinde “temlik sözleşmesine istinaden” açıklamasıyla davacıya 763.000,00 TL ödeme yaptığı, bu ödeme karşılığında davacıdan bir fatura almadığı, bu durumda davalının, davacı şirkete hakediş faturalarından dolayı borçlu olmadığı, temlik ödemesi nedeniyle 763.000,00 TL alacaklı durumda bulunduğunun tespit edildiği, davacı şirketin dosyaya sunduğu …-Başakşehir projesine ait 05.04.2014 tarihli 1. Hak ediş ön kapağı ve ekindeki listede, elektrik işleri toplam bedelinin 473.014,58-TL, mekanik işleri toplam bedelinin 543.564,14-TL ve %18 KDV 182.984,17 TL olmak üzere toplam 1.199.562,89 TL alacaklı olduğu ve davalı firma tarafından ödenen 330.366,00 TL düşüldüğünde davacının talep ettiği 869.196,89 TL alacaklı olduğunun belirtildiği, davalı firma yetkilisinin davacı firma yetkilisine gönderdiği 10.04.2015 tarihli mail ve ekindeki eksik ve kalan işler listesi itibariyle elektrik tesisatının 18 kalem eksik ve hatalı işler ile mekanik tesisatın ise 10 kalem eksik ve hatalı işler bildirildiği, Küçükçekmece 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/38 D. İş Esas sayılı dosyasında delil tespiti yaptırıldığı, bilirkişi heyet raporunda davacının toplam hakedişinin KDV dahil tutarının 1.199.562,89 TL ve davalı firmanın ödemesinin 330.366,00 TL olduğu yönünde rapor sunulduğu, davalı şirket 31.7.2015 tarihli ihtarname ekindeki liste halinde verilen eksik ve hatalı işlerin davalı tarafından yapılmaması üzerine, bu işlerin yapılması için iki ayrı firma ile taşeron sözleşmesi yaptığı, mekanik tesisat için 147.000,00 TL + KDV = 173.000,00 TL sözleşme olduğu, mekanik işler için 543.564,14 TL + KDV = 641.405,69 TL’den yeni sözleşme ile yapılan işlerin bedeli tenzil edildiğinde 173.460,00 TL bakiye 467.945,69 TL alacağı kaldığı, elektrik tesisatı için yapılan sözleşme bedelinin 112.500,00 TL +KDV = 132.750,00 TL olduğu, sözleşme gereğince 473.014,58 TL + KDV = 558.157,20 TL’den, 132.750,00 TL düşüldüğünde 425.407,20 TL olduğu, toplam 467.945.69 TL. + 425.407.20 TL = 893.352,89 TL tespit edildiği, davacının, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca yaptığı işlerin bedeli olarak davalıdan talep edebileceği hakediş tutarının KDV dahil 893.352.89 TL olduğunun anlaşıldığı, davalının, davacıya yaptığı ödemeler tahsilat makbuzlarında, ödemenin hangi işe karşılık veya hangi nedenle yapıldığı hususunda bir açıklama bulunmadığı, taraflar arasında 01.06.2014 tarihli sözleşme imzalanmış ise de, sözleşme tarihinden önce, avans mahiyetinde ödemeler alınmasının, inşaat ilişkilerinde yaygın ve teamül hale gelmiş bir ödeme şekli olarak yerini aldığı, bu nedenle davacının, dava konusu işle ilgili olarak davalıdan 763.000,00 TL’yi tahsil ettiği ve davacının defter kaydındaki 03.10.2014 tarihli 106.200,00 TL, 11.12.2014 tarihli 61.166,00 TL tutarlı ödeme ile birlikte 763.000,00 TL ilavesiyle toplam ödemenin 930.366,00 TL olduğu, davacının hakedişi 893.352.89 TL, davalının ödemesi 930.366,00 TL olduğuna göre, davacının davalı şirketten bir alacağının olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 3. Maddesine göre işin bedelinin birim fiyat üzerinden hesaplanacağını ve uygulama esnasında veya proje değişikliklerinden dolayı oluşabilecek artı veya eksi miktar karşılıklı mutabakat olması halinde değerlendirmeye alınacağını, görüşmeler sonucunda mekanik işlerin tamamının 605.228,13 + KDV, elektrik işlerinin tamamını 665.336,71 + KDV olarak anlaştıklarını, buna göre işin toplam değerinin 1.270.564,84 TL + KDV olamak üzere 1.499.266,51 TL olduğu ve sözleşme gereğince arttırma ve eksiltmenin olmadığını, ödemenin sözleşmenin 5. Maddesinde düzenlendiğini, davalı tarafından 330.366,00 TL ödeme yapıldığını, Küçükçekmece 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/38 değişik iş dosyası ile tespit yaptırdıklarını ve bakiye alacaklarının 869.196,89 TL kaldığı tespit edilmesi ile bu bedel üzerinden dava açtıklarını, davalı tarafın delil yaratarak borcunu ifa etmekten kaçındığını, tespit yapıldıktan sonra davalı taraf Kadıköy …Noterliğinin 31.07.2015 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hatalı ve kusurlu imalat yapıldığını iddia edildiğini, davalı eksik işleri yaptırdığını belirterek 173.460 TL ve 132.750 TL bedelli iki sözleşmeyi sunduğunu, davalının tek taraflı sunduğu belgelerin ispat hukuku açısından önemi bulunmadığını, mahkemenin bu iki sözleşme gereğince toplam 306.210,00 TL hata yaptığını, davalı tarafın 763.000,00 TL ödemeyi keşif ve tespit raporundan sonra 23.08.2015 tarihinde ticari defterlerine işlediğini, ihtilaf konusu 1.6.2014 tarihli sözleşme itibariyle 600.000,00 TL’lik kısmın sözleşme imza tarihinden önce 163.000,00 TL’lik kısmın ise sözleşmeden sonra makbuzlarının düzenlendiğini, 163.000,00 TL’lik kısmın sözleşme kapsamında alındığını kabul ettiklerini, ancak sözleşme öncesi alınan 600.000,00 TL’nin avans olarak alınmadığını, taraflar arasında başka alacak verecek kapsamında alındığını, avans olarak verildiğinin davalı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, davalı şirketin davacının yaptığı işlerin eksik hatalı veya yanlış olduğunu ispat edemediğini, bilirkişi kök raporunda bilirkişinin hatalı düzenlediğini kabul edilerek ek raporda farklı rapor düzenlendiğini, işin usulüne uygun yapılarak teslim edildiğinin Küçükcekmece 4. Sulh Hukuk mahkemesi tarafından yapılan 27.5.2015 tarihli keşif ve bilirkişi raporu ile kanıtlandığını, dava dosyasında sadece kadıköy …Noterliğinin 31.5.2015 tarihli hatalı kusurlu imalat yapıldığına ilişkin ihtarname sunulabildiğini, davalının ihtarname göndermesi ve başka firmaya yaptırdığı beyanının yeterli olmadığını, davalı tarafın hukuka uygun belgeler ile ispat etmesi gerektiğini, davalı taraf eksik işlere ilişkin bedeli davacının yaptığı işlerin hatalı veya yanlış olduğu iddiası ile davacıya olan borcundan düşmeye çalıştığını, sözleşme toplam bedelinin 1.499.266,51 TL olduğunu, Sulh Hukuk mahkemesi tespitinin 1.199.562,89 TL olup 299.703.62 TL kısım işin yapılmadığı sonucuna ulaşıldığını, davalının 306.210,00 TL ek iş yaptırdığından aradaki farkın 6.506,38 TL olduğunu, davacı beyanları itibariyle eksik yapılan iş bedelinin 306.210,00 TL ve yapılan ödemenin 330.366,00 TL olmak üzere toplam 636.576,00 TL olduğıundan toplam iş bedeli 1,499,266,51 TL’den düşüldüğünde 862.690,51 TL tutarlı iş yapılmadığının ortaya çıkacağını, bu durumun %57’si bitmemiş olacağı anlamına geldiğini ve bu işin bittiğini ileri sürmenin ve buna göre karar vermenin olaya ve matematik kurallarına aykırı olduğunu, 306.366,00 TL iş davacı tarafından yapılmış ise geriye kalan iş bedeli olan 1.199.795,51 TL işin yapıldığı sonucunun ortaya çıktığını, bilirkişi raporları arasında çelişki varken karar verilmesinin hatalı olduğunu, Sulh Hukuk mahkemesinden alınan bilirkişi raporu ile mahkemenin almış olduğu rapor arasında çelişkilerin bulunduğunu, yerleşik yargıtay kararları gereğince sözleşmeden önce şirkete verilen paranın avans olarak verildiğine ilişkin ispat yükünün davalıda olduğunu, davalı tarafından ispat yükünün yerine getirilmediğini, 600.000,00 TL ödeme avans niteliğinde olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek koşuluyla avans olarak 763.000,00 TL verildiği kabul edilse bile toplam avansların 763.000,00 TL + 167,366,00 TL olmak üzere 930,366,00 TL olacağını, sözleşme tutarının %62’sini avans olarak ödediğinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, bununla birlikte sözleşme öncesi ödemelerin davalı şirket tarafından davacı şirkete atılan 24.04.2015 tarihli e-mail ile, ” Ümraniye Belediye hizmet binası inşatından 504,068,85 TL ödeme yaptığımız…. Ortaya çıkmıştır” beyanı ile başka iş için ödeme yapıldığının ispat edildiğini, davalı tarafın Ümraniye işi için 564,000,00 TL gönderdiğini kabul ettiğini, sonrasında ise alacağını temlik ederek borçtan hukuka aykırı bir şekilde kurtulmaya çalıştığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı alt yüklenici, davalı yüklenicidir. Taraflar arasında mekanik ve elektrik işlerinin yapımı konusunda sözleşme imzalanmıştır. Davacı alt yüklenici sözleşme gereği 1.199,562,82 TL alacaklı olduklarını, davalı tarafından 330.336,00 TL ödendiğini belirterek, bakiye 869,196,89 TL’nin tahsilini talep etmiş; davalı taraf ise davacının edimini tam yerine getirmediğini, eksik ve kusurlu bıraktığı işleri başka şirketlere 306.210,00 TL bedel ile yaptırdıklarını, davacı tarafa 167.336,00 TL ödediklerini, 763.000,00 TL’nin ise davacıya elden ödendiğinden davacıya toplam ödenen bedelin 1.236,546.TL olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiş; mahkemece, yapılan bilirkişi incelemesi, tarafların beyanları ve tarafların sunmuş oldukları deliller birlikte değerlendirerek, davacı tarafın talebi ile Küçükçekmece 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/38 Değişik iş dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporu, tarafların kabulünde olan mekanik işler için 147.000,00 TL + KDV ile 173.000,00 TL, elektrik işleri için 112.500,00 TL + KDV olmak üzere 132,750,00 TL bedeller toplam iş bedelinden düşüldüğünde 893.352,89 TL davacının alacağını bulunduğunu, 01.06.2014 tarihinde sözleşme imzalanmış ise de avans niteliğinde yapılan ödemeler gereğince 763.000,00 TL’yi davacının tahsil ettiği, 3.10.2014 tarihinde 106.200,00 TL, 11.12.2014 tarihinde 61.166,00 TL olmak üzere toplam ödenen miktarın 930,366,00 TL olduğu, davacının davalıdan bakiye alacağı kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı taraf 763.000,00 TL elden ödemeyi kabul etmekte ise de taraflar arasında önceye dayalı ticari ilişkiler sebebiyle 01.06.2014 tarihinden sonra iki ayrı işlemle yapılan toplam 163.000,00 TL kısmını dava konusu iş için aldıklarını, 600.000,00 TL miktarlı olan ve sözleşme öncesinde ödenen bedellerin ise Ümraniye Belediyesi ile yapılan başka iş için alındığını belirterek itiraz etmiştir. Kadıköy … Noterliğinin 28.05.2015 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile dava dışı ve 763.000,00 TL bedeli ödeyen davalı şirket hissedarı …, ” … Hissedarı bulunduğum firmaların taahhüdü altında yapımı devam eden inşaatlarda, firmanız taşeron olarak tercih edilmiştir. Ancak gelinen noktada firmanızın iş ciddiyetini kaybetmesi, işini takip etmemesi verimsiz çalışması, hatalı ve tekniğe uygun olmayan imalatlar yapması nedeniyle bundan sonra kalan işlerimizi başka taşeronlara tamamlatacağımızı bildiririm. Ayrıca ekte makbuzları bulunan firmanıza elden ödenmiş olan toplam 763.000,00 TL avans ödemelerinin 3 gün içinde aşağıdaki hesap numarasına iade edilmesi… ” denilmek suretiyle 763.000,00 TL nin dava konusu iş sebebiyle ödenen avans ödemesi olduğu belirtilmiştir. Davacı taraf 05.06.2015 tarihli Bakırköy … Noterliğinin … yevmiye numaralı cevap ihtarnamesinde, “… Beşiktaş Belediyesi, Ümraniye Belediyesi ve dava konusu … binası projlerinde birlikte çalıştıklarını, Ümraniye Belediyesi ve Beşiktaş Belediyesi işlerinin teslim alındığını, Başakşehir’de bulunan … imalatlarının da %95 bitirilmiş, ortağı veya yöneticisi olduğunuz yüklenici firmanın haksız uygulamaları nedeni ile teslim gerçekleştirilememiştir. …” şeklinde beyanda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından Ümraniye Belediyesinden evrak ve belgeler celp edilmiş, davalı tarafından tarafların Ümraniye Belediyesinde yapılan iş ile ilgili ödemeleri gösterir evrak ve belgeler sunulmuştur. Davacı tarafından iddiasını ispat edecek yasal delil sunulmamıştır. Mahkemece, sunulan belge ve evraklar ile dosya kapsamı itibariyle bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi heyeti raporunda 763.000,00 TL ödemenin davalı tarafından davacı tarafa yapıldığı belirtilmiş, bu husus mahkemece de kabul edilmiştir. Taraflar arasında yapılacak iş için teklif alma verme işlemlerinin 07.07.2012 tarihinde başlamış olması sebebiyle 01.06.2014 tarihli sözleşme öncesi yapılan ödemelerin avans ödemesi olarak yapıldığının mahkeme tarafından kabul edilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Somut olayda, davacı ile davalı tarafından 01.06.2014 tarihinde mekanik işler için 660.839,28 TL + KDV , elektrik işleri için 665.336,71 TL + KDV olmak üzere anlaştıkları, mahkeme tarafından yapılan bilirkişi incelemeleri neticesinde davacının düzenlediği hak ediş evrakları gereğince mekanik tesisat için 543.564,14 TL + KDV olmak üzere toplam 641.405,69 TL, 3. Şirkete eksik yapılan iş bedeli 173.000,00 TL düşüldüğünde 467.945,69 TL davacının toplam iş bedeli alacağının bulunduğu, elektrik tesisatı için hak ediş raporları gereğince yapılan iş bedelinin KDV tahil 558.157,20 TL olup, 3 şirkete yaptırılan iş bedeli olan 132.750,00 TL düşüldüğünde 425.407,50 TL davacının alacağının bulunduğu, toplam alacak miktarının 893.352,89 TL olduğu, davacının davalıya toplam 930.366,00 TL ödediği anlaşılmakla mahkemece davanın reddine karar verilmesi doğru olmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/04/2019 tarih ve 2015/907 Esas, 2019/421 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 02/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.