Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/1151 E. 2021/1446 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1151
KARAR NO: 2021/1446
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/02/2019
NUMARASI: 2014/1460 Esas, 2019/147 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
BİRLEŞEN İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2015/358 ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 13/07/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen dava; menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin olup; mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, asıl ve birleşen davada davacı vekili ile birleşen davada davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Asıl davada davacı vekili, taraflar arasında 03/06/2014 tarihli sponsorluk sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile davalı firmanın TRT müzik kanalında yayınlanan “…” adlı programda sponsor olarak anılacağının, programın başında ve reklam aralarında “…” şeklinde reklam hizmeti verileceğinin ve yine 12 ay boyunca Grafik Tasarım dergisi olmak üzere değişik dergilerde reklam desteği, bülten, röportaj, mail, medya, plan, basın, marka yönetimi desteği vermesinin kabul ve taahhüt edildiğini, müvekkili şirketin de sözleşme gereğince 02/11/2014 vadeli, 39.000,00 TL miktarlı ve 28/02/2015 vadeli, 39.000,00 TL miktarlı 2 adet … Bankası çeki keşide ederek verdiğini, 02/11/2014 vadeli, 39.000,00 TL miktarlı çekin banka kanalı ile ödendiğini, 28/02/2015 vadeli, 39.000,00 TL meblağlı çekin ise vadesi gelmediğinden henüz ödenmediğini, davalı şirketin sözleşme gereği üstlenmiş olduğu taahhütlerini yerine getirmediğini, ” … ” programında sponsor adının sadece 2 kez yayınlandığını, bunun üzerine müvekkili firmanın sözleşmeyi feshettiğini, durumun Kadıköy … Noterliği’nin 27/11/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı tarafa bildirildiğini ileri sürerek vadesi gelmeyen 28/02/2015 vadeli, 39.000,00 TL miktarlı çekle ilgili davalı firmaya borçlarının bulunmadığının tespitine, ödenen 02/11/2014 vadeli, 39.000,00 TL miktarlı çekin bedelinin reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan 09/01/2014 tarihli sözleşmede kararlaştırıldığı gibi … Kanalında yayınlanan “…” adlı programda yayınlanan bütün programların sonunda “…” logosunun tam ekran yayınlandığını, bunun yanında programın her hafta salı günleri yayınlandıktan sonra perşembe günleri tekrar yayınlandığını, ilke gereği tekrar yayınlarda bilgi ve görsellerin yayınlanmadığını, ayrıca sözleşmede 12 ay değil açık bir şekilde 01/02/2015 tarihine kadar yayın yapılacağının düzenlendiğini, “…” logosunun bir çok dergide yayınlandığını ve bu sürecin halen devam ettiğini, 12 aylık sürenin 30/05/2015 tarihinde sona erdiğini, bu güne kadar davacı şirketin reklamının yayınlandığı dergilerin Grafik Dergisi, Eylül – Ekim 2014/61 sayı, Öğretmenin Dergisi, Kasım 2014, sayı 77 olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada davacı vekili İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/358 Esas sayılı dosyasına verdiği 06/04/2015 tarihli dilekçesiyle, davacı şirket ile dava dışı … Ltd. Şti. ile 03/06/2014 tarihli sponsorluk sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince dava dışı şirketin taahhütleri karşılığında davacı firma tarafından dava dışı şirkete 28/02/2015 keşide tarihli, 39.000,00 TL bedelli çekin keşide edilerek verildiğini, dava dışı şirketin taahhütlerini yerine getirmemesi nedeniyle, müvekkili tarafından dava dışı şirket hakkında İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1460 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, 28/02/2015 keşide tarihli çekle ilgili olarak ödeme yasağı bulunmasına rağmen davalı şirket tarafından çekin bankaya ibraz edildiğini ve İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, çekin ciro yoluyla kötü niyetle davalıya devredildiğini ileri sürerek müvekkilinin davalı yanca başlatılan Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/358 Esas sayılı dosyasında, 16/04/2015 tarih, 2015/266 Karar sayılı karar ile dosyanın istinafa konu eldeki dava ile birleştirilmesine karar vermiştir. Mahkemece, davacının davalı … Şirketi ile aralarındaki sözleşme gereğince yapılan işlerin 36.500,00 TL değerinde olması ile eksik işlerin değerinin 41.500,00 TL olması karşısında; davacının asıl ve birleşen davada talebi dikkate alınarak, asıl davada kısmen haklı olduğu, çeklerin ibraz süreleri dikkate alındığında, davacının … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, … numaralı, 28/02/2015 tarihli çek yönünden ; daval şirkete yapılan işler nedeni ile 36.500,00 TL borçlu olmadığına kanaat getirildiği, birleşen davada, davanın konusunun aynı çek olduğu, bu nedenle yapılan iş bedeli gözetilerek … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, … numaralı, 28/02/2015 tarihli çek yönünden, birleşen dava davalısı … Ltd. Şti tarafından yapılan İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas Sayılı takip dosyasından 36.500,00 TL borçlu olmadığına kanaat getirildiği, yine birleşen davalı tarafın kötü niyetli olduğuna dair dosya kapsamında bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, kötü niyet tazminatı şartları oluşmadığı gerekçesiyle, asıl dava yönünden; davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile; davacının … Bankası Ümraniye Şubesi’ ne ait, … numaralı, 28/02/2015 tarihli çek yönünden davalı … Ltd. Şti.’ne 36.500,00 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebinin reddine, asıl davada istirdat talebinin reddine, birleşen dava yönünden, birleşen dava davacısının … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 861802 numaralı, 28/02/2015 tarihli çek yönünden, birleşen dava davalısı … Ltd. Şti’ne İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasından 36.500,00 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebinin reddine, birleşen davalı tarafın kötüniyet tazminatı şartları oluşmadığından kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Asıl ve birleşen davada davacı vekili istinaf dilekçesiyle, Asıl davada; mahkemenin 36.500,00 TL rakamını neye göre tespit ettiğinin belli olmadığını, müvekkili tarafından davalı şirkete sponsorluk anlaşması için toplam 78.000,00TL bedelli 2 adet çek verildiğini, bu çeklerden ilkinin 02/11/2014 tarihinde 39.000,00TL olarak ödendiğini, ödenmeyen çekin 28/02/2015 tarihli, 39.000,00TL bedelli çek olduğunu, bilirkişilerce davalı … firmasının 78.000,00TL bedelli iş yapmadığının, yapmış olduğu işin bedelinin 36.500,00TL olduğunun ve buna göre 41.500,00TL’lik işin yapılmadığının tespit edildiğini, bu tespitler gereğince, istirdat talepleri dikkate alındığında, davalı … firmasının ilk olarak tahsil ettiği 02/11/2014 tarihli çekten dolayı müvekkili şirkete (39.000,00-36.500,00) 2.500,00TL borçlu olduğunu, henüz tahsil etmediği, 28/02/2015 vade tarihli, 39.000,00TL bedelli çekten dolayı da davalının müvekkili şirketten alacağının bulunmadığını, bu durumda yargılama harçları ve vekalet ücretinin de tespit edilen bu duruma uygun olarak belirlenmesi gerektiğini, oysa ilamda, asıl dava yönünden lehlerine taktir edilen vekalet ücretini aşar şekilde ve hatalı yorumla vekalet ücreti tespit edildiğini, yargılama harç ve masraflarının da fiili duruma uygun olarak hesap edilmediğini, ayrıca bilirkişilerin davalı … Şirketi’ nin 36.500,00TL’lik iş yaptığı yönünde ki tespitine de katılmadıklarını, zira yanlar arasındaki sponsorluk anlaşmasının (6.) maddesinde “Yapımcı firma … (… sunar ana sponsorluğu ve sözleşme ön yüzünde belirtilen maddeler) programı için sponsor firmaya sunacağı avantajları, herhangi bir şekilde mutabık kalındığı gibi 2 program sunmadığı durumda, sponsor firmaya sözleşme bedelinin iki katını ödemeyi taahhüt eder ve sponsor firma iş bu sözleşmeyi fesih etme hakkına haizdir.” hükmünün yer aldığını, nitekim davacı yanca davalıya gönderilen 27/11/2014 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamede de bu durumun açıklanarak, sözleşmenin taraflarınca fesih edildiğinin bildirildiğini ve sözleşme gereğince müvekkilinden alınan bedel ve çeklerin iadesi ile sözleşme bedelinin iki katı olarak belirlenen tutarın müvekkili hesaplarına ödenmesinin talep edildiğini, sözleşmenin 6. maddesi dikkate alındığında; davalının edimlerini yerine getirmediğini ve bu hali ile sözleşmenin 6. maddesinin yürürlük kazandığını ve bu hususta davalı … firmasından talepkar olunduğu dikkate alınarak (zira davalı … firması müvekkil şirkete 78.000,00-TLX2=156.000,00TL ödemek zorundadır), davalının 36.500,00TL alacağının bulunmadığını kabul etmek ve bu doğrultuda 02/11/2014 tarihinde ödenen 39.000,00TL’nin faizi ile birlikte istirdatına , 28/02/2015 tarihli çek nedeni ile müvekkilinin on numara firmasına borçlu olmadığına karar verilmesi gerektiğini, birleşen davada; davalı Grafik Tasarım firmasının, diğer davalı … firması ile bu çeki ciro yolu ile almasına neden olacak ticari ilişkiyi ispat edemediğinin, üstelik her iki firma ortaklarının sponsorluk sözleşmesine konu edilen “…” isimli programın yapımcısı olduklarının, dolayısı ile aralarında fiili ve organik bir bağın mevcut olduğunun, müvekkilinin bu çek nedeni ile davalı … firmasına karşı ileri sürebileceği tüm defileri Grafik tasarım firmasına karşı da ileri sürebileceğinin ve bu çek nedeni ile davalı Grafik Tasarım firmasına 39.000,00TL borçlu olmadığının tespit edildiğini, bu tespitler ışığında müvekkilinin 28/02/2015 tarihli, 39.000,00TL bedelli çek nedeni ile davalı Grafik Firmasına borcunun bulunmadığını ve haciz baskısı ile müvekkilince İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına ödenen tüm tutarın faizi ile birlikte müvekkiline iade edilmesi ve bu takibin iptal edilmesi gerektiğini, davalı Grafik Tasarım Şirketinin, gerek … Firması ile arasında ki ticari ilişkiyi ispat edememiş olması, gerekse her iki firmanın ortaklarının sponsorluk sözleşmesine konu sabır ağacı programının yapımcısı olması karşısında bu firmasının kötüniyetli şekilde hakkında menfi tespit davası mevcut olan 28/02/2015 tarihli çeki ciro yolu ile temlik aldığı ve müvekkilinin hakkında icra takibi yaparak müvekkilini maddi açıdan zarara uğrattığını açık olup, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Birleşen dava davalısı … Ltd. Şti istinaf dilekçesiyle; asıl davada; davacı ile davalı … Şirketi arasında 01/06/2014-01/02/2015 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde sponsorluk anlaşması yapıldığını ve bu anlaşma gereğince, davacı tarafça, davalı … firmasına 02 Kasım 2014 vadeli 39.000,00TL miktarlı ve 28 Şubat 2014 vadeli, 39.000,00TL miktarlı 2 adet çek verildiğini, bu çekler in asıl davalı tarafından (Dava dışı Kulaktan Kulağa) şirketine ciro edildiğini , bu Şirket tarafından da Müvekkili Şirket tarafından ciro yoluyla teslim alındığını, bu çeklerden ilkinin asıl dava tarihinden önce ( 02/11/2014) vade tarihinde müvekkili tarafından bankaya ibraz edildiğini, bankaca müvekkilime 39.000,00TL olarak ödendiğini, 2. çekin vadesi geldiğinde çekin karşılıksız çıktığını, hem davacı hem de asıl davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, davacının takibinin İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile devam ettirildiğini, davacı müvekkili Grafik Tasarım firmasının bu çeki asıl davalıdan kötüniyetle aldığını iddia ettiğini bu hususun Bilirkişi raporlarına yaptıkları itirazları neticesinde hazırlanan ek- raporda; “davalı … Ltd. Şti. tarafından, 17/06/2014 tarihinde aralarındaki ticari ilişki nedeniyle, dava dışı … Ltd. Şti. ‘ne ciro etmek sureti ile verilmiştir’ denilmek suretiyle net bir şekilde açıklandığını, buna mahkemece bilirkişi ek raporundaki bu saptamaların dikkate alınmadığını, yine devamında taraflarınca “birleşen davanın tefrik edilerek reddedilmesi” istemlerinin, davacı ile asıl davalı arasındaki ticari uyuşmazlığın taraflarını bağlamayacağının gözardı edildiğini, ayrıca icra takip tarihteki döviz kurları ile mahkemece karar verilecek tarihdeki döviz kurlarındaki artış miktarının gözetilerek, müvekkilinin uğradığı maddi zararın %20 kötüniyet tazminatını kat kat aştığının dikkate alınması taleplerinin karşılanmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Asıl ve birleşen davada davacı iş sahibi, asıl davada davalı yüklenicidir. Asıl davada taraflar arasında 01/06/2014-01/02/2015 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde 03/06/2014 tarihli yazılı sponsorluk sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşme ile davalı yüklenici sıfatıyla, … kanalında yayınlanan ” …” adlı programda davacının sponsor olarak anılmasını, programın başında ve reklam aralarında “…” şeklinde reklam hizmeti verilmesini ve yine 12 ay boyunca Grafik Tasarım Dergisi olmak üzere değişik dergilerde reklam desteği, bülten, röportaj, mail, medya, plan, basın, marka yönetimi desteği vermeyi kabul ve taahhüt etmiştir. Bu sözleşme kapsamında davacı yanca davalıya , … Bankası Ümraniye Şubesi’ ne ait, 02/11/2014 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli ve yine aynı banka şubesine ait 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli 2 adet çek verilmiştir. Birleşen davada davalı şirket tarafından davacı iş sahibi ile asıl davada davalı yüklenici hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile, … Bankası Ümraniye Şubesi’ ne ait, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli çeke istinaden 39.000,00TL asıl alacak,38,47TL işlemiş faiz, 3.900,00TL çek tazminatı ve 117,00TL çek komisyonu olmak üzere toplam 43.055,47TL alacağın tahsili için 06/03/2015 tarihinde ilamsız takip yapıldığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında bulunan ve mali müşavir … ve bilgisayar mühendisi … ve hukukçu … tarafından hazırlanan 18/05/2016 tarihli bilirkişi kurul raporunda; asıl davada davalının, davacı ile yaptığı sözleşme gereğince üstlendiği edimlerini tam olarak yerine getirmediği bu nedenle davacının sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu belirlenmiş, tasarım reklam ve grafik uzmanı … tarafından düzenlenen 25/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda; yapılan işler bedeli 36.500,00 TL, eksik kalan işler bedeli de 41.500,00 TL olduğu hesaplanmıştır. Tüm bilirkişilerin katılımı ile oluşturulan kurul tarafından hazırlanan 26/06/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda; taraflar arasında aktedilen 03/06/2014 tarihli sponsorluk sözleşmesinde tekrarlanan yayımlarda Sponsorluk Logosunun kullanılacağı, yayımlanacağına dair düzenleme ve taahhüde rastlanmadığı, davacının bu konuda bir hak iddia edemeyeceği, sözleşmedeki “…Sponsor Firmaya sunacağı avantajları herhangi bir şeklide mutabık kalındığı gibi 2 program sunmadığı durumda Sponsor Firmaya sözleşme bedelinin 2 katını ödemeyi taahhüt eder.” hükmünün yer aldığı, 13 bölümlük “…” programında zincir/seri yayımın 6,7, ve 8. bölümlerinde Sponsor Firma Logosuna rastlanmadığı, dolayısıyla söz konusu sözleşmenin asıl davada davalı tarafça ihlal edildiği, kök raporda belirtilen hizmet ve eksik işler listesi üzerinden işlerin bedeline yönelik yapılan işler bedelinin KDV hariç 36.500,00 TL ve eksik kalan işler bedelinin KDV hariç 41.500,00 TL olduğu belirlenmiştir. Yapılan bu açıklamalar ışığında istinafa gelen taraflar yönünden somut olay değerlendirildiğinde, asıl davada; davacı yanca davalı yüklenici firmaya verilen dava konusu 2 adet çekin toplam bedelinin 78.000,00TL olduğu, 02/11/2014 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli çekin davalı yana ödendiği, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporları gereğince davalının iş bedeli alacağının 36.500,00TL olarak hesaplandığı, o halde davacının 02/11/2014 vadeli çek yönünden davalıya fazladan 2.500,00TL ödediği gibi, diğer 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli çek yönünden yapılan iş miktarı gözetildiğinde borcunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin ve hatalı değerlendirme sonucu asıl davada, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00TL bedelli çek yönünden davacının 36.500,00TL borçlu olmadığının tespiti ile istirdat talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Birleşen davada da; dosya kapsamında bulunan ticaret sicil kayıtlarından, asıl davada davalı şirketin ortak ve yetkilisinin …, birleşen davada davalı şirketin ortağı ve yetkilisinin … olduğu, yine dosyada bulunan TRT müzik kanalında “…” programının jenerik kısmında yapımcı olarak … ve …’ nın isimlerinin yazıldığı tespit edilmiştir. Bu itibarla her iki davanın davalıları olan iki şirket arasında fiili ve organik bağ bulunduğunun ve birleşen davalı şirketin ciro yoluyla devraldığı çekin, asıl davada davalı şirkete hangi ticari ilişki için verildiğinin, birleşen davada davalı şirket tarafından bilindiğinin ya da bilinmesi gerektiğinin kabulü gerekmektedir. Asıl davada davalı yüklenici şirket tarafından sponsorluk sözleşmesine konu iş bedeli alacağı KDV hariç 36.500,00 TL olarak belirlendiğinden ve asıl davada, birleşen davanın da konusu olan 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00 TL bedelli çek yönünden davacı yanın yüklenici şirkete borçlu olmadığı tespit edildiğinden, mahkemece birleşen davada da aynı çek yönünden davacı şirketin davalı yana borçlu olmadığına karar verilmesi gerekirken, ticaret sicil kayıtları ile davacı yanca dosyaya sunulan deliller değerlendirilmeksizin davalının takip konusu çeki kötü niyetle devraldığı yönündeki iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle, birleşen davada davacının yine 36.500,00 TL yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi hatalı ve kendi içinde çelişkili olmuştur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, birleşen davada davalı vekilinin istinaf talebinin reddine, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince kaldırılarak; asıl davanın kısmen kabulüne, … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 02/11/2014 vadeli, … numaralı, 39.000,00 TL miktarlı çek yönünden; 2.500,00 TL’nin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00 TL bedelli çek yönünden davacının davalı … Ltd. Şti.’ne borçlu olmadığının tespitine, birleşen davada: takip dayanağı … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, çek yönünden, davacının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasından davalı … Ltd. Şti.’ ne borçlu olmadığının tespitine dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-A)1-Birleşen davada davalı vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/02/2019 tarih ve 2014/1460 Esas, 2019/147 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, ASIL DAVADA: Davanın KISMEN KABULÜ İLE; a) … Bankası Ümraniye Şubesi’ ne ait, 02/11/2014 vadeli, … numaralı, 39.000,00 TL miktarlı çek yönünden; 2.500,00TL’nin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE, b) … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, 39.000,00 TL bedelli çek yönünden davacının davalı … Ltd. Şti.’ne borçlu olmadığının TESPİTİNE,
BİRLEŞEN DAVADA: Takip dayanağı … Bankası Ümraniye Şubesi’ne ait, 28/02/2015 vadeli, … numaralı, çek yönünden, davacının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ nün .. Esas sayılı takip dosyasından davalı …’ ne borçlu olmadığının tespitine, Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN Asıl davada; 1-Alınması gereken 2.834,87 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.332,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.502,82 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yatırılan 1.332,05 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 3-Davacı tarafından yapılan 286,00 TL tebligat ve posta gideri, 3.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.486,00 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre takdiren 1.854,73 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye miktarın davacı üzerinde BIRAKILMASINA, 4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 6.195,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.475,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, 6-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, Birleşen davada; 1-Alınması gereken 2.941,12 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 666,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.275,09 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2- Davacı tarafından yapılan 666,03 TL peşin harç yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 6.397,21TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 4-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde kendisine İADESİNE, 2-Birleşen davada davalıdan alınması gereken 2.941,12 TL istinaf karar harcından peşin yatırılan toplam 1.827,29 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.113,83 TL’nin davalı ….’den alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yapılan 286,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 43,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 286,10 TL istinaf yargılama giderinin asıl ve birleşen dosya davalılarından alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a bendi gereğince KESİN olmak üzere13/07/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.