Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/1001 E. 2019/1219 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1001
KARAR NO : 2019/1219
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/12/2017
NUMARASI : 2009/774 Esas, 2017/1070 Karar
DAVA : Eser Sözleşmesi
DAVA TARİHİ: 08/12/2009
BİRLEŞEN İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
2014/815 ESAS 2015/416 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 21/01/2011
KARAR TARİHİ : 08/10/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle menfi ve müsbet zararın tazmini ve fazladan yapılan ödemenin iadesi; birleşen dava ise, davalı-alacaklının davacı aleyhine yürüttüğü ve kesinleşen Şişli … İcra Dairesi’nin … dosyasında icraya konulan 17.605.145,35 TL bedel yönünden borçlu olmadığının tesbiti talebine ilişkin olup; mahkemece, isbatlanamayan her iki davanın reddine dair verilen karar asıl ve birleşen dosya davacısı vekili tarafından usulünce istinaf edilmiştir. Asıl ve birleşen dosya davacısı yüklenici, her iki dava davalısı ise taşerondur. Davacı … Kooperatifi ile dava dışı arsa sahibi …Kooperatifi arasında İstanbul/…, … Köyü, … Mevkii, … ada … parsel (Eski … pafta, … ada … parsel) sayılı arsa üzerine kat karşılığında inşaat yapılmak üzere Beyoğlu …Noterliği’nce düzenlenen 12.11.1997/… yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin dava dışı arsa sahibi … tarafından açılan dava sonucu Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.05.2005 tarih, 2004/695 Esas ve 2005/340 Karar sayılı kararı ile geriye etkili olarak feshedildiği ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 20.06.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı yüklenici (iş sahibi) kooperatifin, dava dışı arsa sahibi kooperatif aleyhine açtığı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde yapılan iş bedeli ile yapılan ödemelerin tahsili için açılan davada Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesince 16.10.2009 gün ve 2007/18 – 2009/1084 Karar sayılı kararı ile tapu iptal ve tescil davasının reddine alacak davasının kabulü ile 52.218.872,36 TL’nin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle tahsiline dair verilen kararın temyizi sonucu Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 17.01.2013 gün, 2012/5568 – 2013/145 E/K sayılı ilamı ile alacak miktarının serbest piyasa fiyatları yerine, bayındırlık birim fiyatlarına göre hesaplanmış olması gerekçesi ile bozulduğu ve bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkeme’since 12.04.2017 tarih, 2014/138 – 2017/134 E/K sayılı kararı davanın kısmen kabulü ile 34.106.127,43 TL ‘nin 100.000,00 TL’sine 18.01.2007 tarihinden geri kalanına ise 15.07.2009 tarihinden itibaren reeskont faizi işletilmek suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmiş ve karar henüz kesinleşmemiştir. Davacı yüklenici (iş sahibi) kooperatif asıl davasında, davalı taşoren şirket ile kaba ve ince inşaat işini konu alan 22.11.1997 tarihli inşaat sözleşmesi imzaladığını, inşaatın süresinde tamamlanamaması nedeniyle, dava dışı arsa sahibi kooperatif tarafından aleyhine açılan dava ile 12.11.1997/… yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi’nin geriye etkili olarak feshedildiği ve işten el çektirilmesine karar verildiğini, davalının kusuru sonucu sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle zarar gördüğünü, ayrıca davalıya fazladan ödemeler yapıldığını da belirterek menfi ve müsbet zarar ile fazla ödenen bedelin iadesini talep etmiştir. Birleşen davasında ise, yapılan iş nedeniyle fazladan ödemesi bulunduğu halde içinde yapılmayan işleri de (havuz, otopark) kapsayan bakiye fatura alacağına dayalı olarak davalı tarafından aleyhine Şişli … İcra Dairesi’nde 17.605.145,35 TL bedel üzerinden yapılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tesbitini talep etmiştir. Davalı taşeron şirket her iki davaya cevabında özetle, davacının İstanbul 1. ATM’nin 2009/613 sayılı dosyası üzerinden açtığı tazminat davasının husumet nedeniyle reddine karar verildiğini, davacının hakediş raporlarına itiraz etmediğini, Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/18 Esas sayılı dosyasında inşaatın maliyetinin belirlendiğini belirterek ve iddiaları reddederek her iki davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece, gerek eldeki davadan aldırılan bilirkişi raporunda ve gerekse yapılan işle ilgili açılan pek çok dava dosyasından aldırılan bilirkişi raporlarındaki ortak tesbitine göre inşaatın %90 seviyesinde tamamlandığı ve davacı kooperatifin ticari defter ve kayıtlarının lehine delil olacak şekilde yasal unsurları taşımadığının belirlendiğini, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre her iki dava yönünden iddiasını isbatlayamadığını belirterek asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar davacı yüklenici (iş sahibi) kooperatif vekilince istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici (iş sahibi) kooperatif vekili istinaf talebinde özetle; sadece ticari defter kayıtları esas alınarak verilen kararın hatalı olduğunu, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin davacının kusuru sonucu feshedildiğini, davalı kooperatifin önceki yöneticilerinin davalı şirketin bordrolu çalışanı olduklarını, tarafların muhasebe işlerinin aynı büro tarafından yürütüldüğü bu nedenle davacı kooperatif aleyhine pek çok muvazalı işlem yapıldığı ve davacı tarafça davalıya fazladan ödemeler yapıldığını, davalı taraftan alacaklı oldukları halde, davalı tarafça yapılamayan işler bedeli faturaya dahil edilmek suretiyle yapılan takibin haksız olduğunu davacı müvekkili kooperatifin önceki yöneticileri hakkında ceza davası bulunduğunu, sözleme konusu iş nedeniyle müvekkili kooperatifin zarara uğradığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak asıl ve birleşen davalar yönünden kabul kararı verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasında inşaat yapılması işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ihtilafsızdır. Davacı bu sözleşmeyle, dava dışı arsa sahibi kooperatif ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca üstlendiği inşaat yapım işini davalı şirkete vermiştir. Dava dışı arsa sahibi kooperatif ile yapılan 12.11.1997/…sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesince sözleşmenin süresinde ifa edilmemesi nedeniyle geriye etkili olarak feshedilmiş ve karar kesinleşmiştir. Davacı tarafından dava dışı arsa sahibine karşı açtığı bedel davası Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesince kısmen kabul edilmiş kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Davacı, eldeki davada davalı şirketin inşaatı süresinde yapmamış olması nedeniyle dava dışı arsa sahibi ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi feshedildiğini ve bu nedenle zarar gördüğünü belirterek tazminat talebinde bulunmuş, birleşen davasında ise fazla ödemesi bulunduğu halde, davalı şirket tarafından alacak istemiyle yapılan takipten dolayı borçlu olmadığını talep etmiştir. Davacı, davacı kooperatifin önceki yöneticileriyle, davalı şirket ortak ve yöneticileri arasındaki ilişki nedeniyle davacı kooperatifin zarara uğradıltığını iddia etmektedir. Bu iddia nedeniyle önceki yöneticiler hakkında ceza davası bulunduğu ve yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır. Açılan kamu davasında söz konusu iş nedeniyle önceki yöneticiler ile davalı şirket ortak ve yöneticileri arasındaki organik ilişki sonucu davacı kooperatifin zarara uğratıldığının belirlenmesi durumunda kooperatif yasasına göre de yapılacak değerlendirme sonucunda taraflar arasındaki önceki yöneticiler döneminde yapılan davaya konu sözleşmenin geçerliliği de dahil tüm hükümlerin yeniden yorumlanması gerekecektir. Ayrıca, davacı kooperatifin, dava dışı arsa sahibine karşı açtığı ve kısmen kabulle sonuçlanan bedel davasında belirlenen vakıalar ile hükmedilen bedel tutarının eldeki davada yapılacak hesaplamalar etki edecektir. O halde gerek kamu davasının ve gerekse az yukarıda belirtilen hukuk davasının kesinleşmesinin beklenmesi zorunludur.Yukarıda yapılan açıklamalara göre, davacı kooperatifin önceki yöneticileri hakkında açılan kamu davası ile davacı kooperatifin dava dışı arsa sahibi kooperatife karşı açtığı bedel davasının kesinleşmesi beklenerek kesinleştikten sonra ilgili kararlar ile taraflar arasında görülen davalar ve alınan bilirkişi raporları ile tüm bilgi ve belgelere göre taraf iddia ve savunmaları kapsamında taraflar arasında yapılan davaya konu sözleşme ve hükümleri birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekir. Belirtilen nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak gereği için dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Asıl ve birleşen dosya davacısı vekinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2017 tarih, 2009/774 Esas, 2017/1070 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Asıl ve birleşen dosya davacısı vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Asıl ve birleşen dosya davacısı vekili tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından asıl ve birleşen dosya davacısı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.