Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/100 E. 2019/65 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1768
KARAR NO : 2019/13
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2017
NUMARASI : 2016/1235 Esas, 2017/969 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/01/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, elektrik tesisat yapım işini konu alan taşeron sözleşmesinden kaynaklanan hakediş bedeli, teminat kesintilerinin iadesi, teminat olarak verilen çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin olup; mahkemece, davalı şirketin 675 sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamenin 16/1 ve 670 sayılı Kararnamenin 5.maddesi gereğince dava şartının bulunmadığından bahisle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar davacı vekilince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.
Davacı vekili istinaf talebinde özetle, davalı şirketin kapatılmadığını, faaliyetlerine son verilmediğini hukuki statüsünün devam ettiğini, yönetiminin TMSF eli ile yürütüldüğünü 675 sayılı Kanun Hükmünde kararname’nin 16/1 ve 670 sayılı Kararname’nin 5.maddesinin uygulanmasının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı şirket taşeron, davalı şirket ise yüklenici (işsahibi) olup; mahkemece, davacı şirketin 670 ve 675 sayılı KHK ilgili hükümleri gereğince Hazineye devredilip, ticaret sicilinden terkin edildiğinden bahisle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine kesin olmak üzere karar verilmiştir. 17 Ağustos 2016 tarihli 29804 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 670 sayılı KHK ‘nın “Devir İşlemlerine İlişkin Tedbirler” başlıklı 5. Maddesinde; 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce veya Hazineye devredilen kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının her türlü malvarlığı, alacak ve haklar ile ilgili maddede sayılan işlemleri yapmaya vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Maliye Bakanlığı’nın yetkili olduğu, 3. fıkrası gereğince, kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi yayınevi ve dağıtım kanallarının bağlı oldukları şirketlerin faaliyetlerinin sonlandırılarak ticari sicil kayıtlarından resen terkin edilecekleri yönünde düzenleme yapılmıştır. 29 Ekim 2016 tarihli 29872 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 675 sayılı KHK ‘nın “Dava ve Takip Usulü” başlıklı 16/1 maddesi gereğince 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan KHK ‘lar gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/08/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/08/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında KHK’nın 5’inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verileceği, bu kararların duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verileceği ve davacılara resen tebliğ edileceği şeklinde düzenlenmiştir.
675 sayılı KHK’nın 16/1 maddesindeki düzenleme, kararname kapsamında kapatılan ve terkinine karar verilen şirketlerine husumet yöneltilerek, başka bir değişle kapatılıp terkin edilen şirketlerin davalı konumunda yer aldığı davalara ilişkin düzenlemeyi içermektedir.
Somut olayda, davalı …. Elektrik Taah. ve Tic. A.Ş’i anılan kararnameler kapsamında kapatılan şirketlerden olmadığı dosyada mevcut İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin 26.09.2016 gün ve 2016/4284 D.iş sayılı karar içeriğinde TMSF’ye devredildiğinden bahisle 674 sayılı KHK’nın 13 ve 19. Maddeleri uyarınca yönetimine Kayyım tayin edildiği anlaşılmaktadır.
Sonuç olarak, açıklanan hususlar kapsamında davalı şirketin bahsi geçen kararnameler kapsamında kapatılan değil, TMSF’ye devredilen ve yönetimine Kayyım tayin edilen şirketlerden olduğu ve davalı şirketin faaliyetlerine devam ettiğinin anlaşılmasına göre, kapatıldığından bahisle dava şartı yokluğu nedenyle verilen red kararı hatalı olduğundan kararın kaldırılmasına, atanan kayyımlar tespit edilerek taraf teşkilinin sağlanması ve taraf delilleri de toplanarak sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/10/2017 tarih, 2016/1235 Esas, 2017/969 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.