Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/976 E. 2018/819 K. 19.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/976
KARAR NO : 2018/819
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/01/2018 ve 22/02/2018
NUMARASI : 2018/6 D.iş, 2018/6 D.iş,
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 19/06/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Talep, reaktör üretimi ve bir kısım reaktörlerin tamiri işi nedeniyle eser sözleşmesi kapsamında davalı yüklenicinin imalatını tamamladığı reaktör ile kendisine revizyon yapılması (tamir edilmesi) için teslim edilen reaktörlerin iade edilmemesi nedeniyle bunların tedbiren 3.kişilere devrinin önlenmesine ilişkin olup; mahkemece, 09/01/2018 gün ve 2018/6 D.iş sayılı karar ile tedbir talebinin kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açılan duruşma sorucu mahkemece, istinafa konu 22/02/2018 gün ve 2018/6 D.iş karar ile talebin yargılamayı gerektirmesi ve şartları oluşmadığından bahisle reddedilmiştir.
Davalı yüklenici vekili mahkemenin itirazın reddine ilişkin 22/02/2018 tarihli kararını istinaf etmiştir.
Talep eden….A.Ş. Vekilinin birleştirme talepli 08/03/2018 tarihli istinaf dilekçesinde ise, sözleşmeye konu reaktörler hakkında 3.kişilere devrinin önlenmesine dair verilen 09/01/2018 tarihli tedbir kararının değiştirilerek, tedbiren kendilerine teslimine ilişkin taleplerinin mahkemece, 07/02/2018 tarih ve 2018/6 D.iş sayılı karar ile talebe konu reaktörler hakkında mahkemece, 29/01/2018 gün ve 2018/25 D.iş sayılı karar ile tevdii mahalli tayini ile davalı yüklenicinin Gebze/Kocaeli’de bulunan iş yerinin tevdii mahalli olarak belirlendiğini bu kararın kendilerini bağladığını ve ayrıca yaklaşık ispat kuralı gereği talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas bir hakkın varlığı ve bir ihtiyati tedbir sebebinin bulunmasıdır. HMK’nın 390/3. maddesine göre, tedbir talep eden taraf, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Burada sözü edilen ispatın ölçüsü ise, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralının uygulanmasında hakim, iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır.
Geçici hukuki koruma kararlarından olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur.
Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun’un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK’nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir.
İhtiyati tedbir talep edenin iddiası, tamir ve imal edilen reaktörlerin kendisine teslim edilmediğine yönelik olup, karşı taraf ise iş bedelinin ödenmediğini savunmuştur.
Mahkemece, talebe konu reaktörlerin 3.kişilere devrinin önlenmesi yönünde tedbir kararı verildiği ve 2018/25 D.iş sayılı karar ile de tevdii mahalli belirlenmiştir.
Eser sözleşmesi kapsamında, kural olarak eser teslim edilmeden iş bedelinin talep edilemeyeceği ilkesi, eserin teslim edilmemesi halinde iş sahibinin hakları, asıl talep hakkında haklılığın yaklaşık olarak ispatına ilişkin yeterli bilgi ve belgenin bulunması, tarafların menfaat dengeleri birlikte değerlendirildiğinde mahkemece verilen istinafa konu kararları usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla taraf vekillerinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/01/2018 ve 22/02/2018 tarih, 2018/6 D.iş, 2018/6 D.iş sayılı kararlarında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Taraflarca İstinaf harçları peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 19/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.