Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/949 E. 2020/1061 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/949
KARAR NO: 2020/1061
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/09/2017
NUMARASI: 2014/49 Esas, 2017/881 Karar
DAVA: Alacak
BİRLEŞEN İST. ANADOLU 2. ATM’NİN 2016/82 ESAS SAYILI DOSYASI
DAVA: Alacak
KARAR TARİHİ: 13/10/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen davalar eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece ispatlanamayan her iki davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir. Davacı şirket taşeron, davalı … San.ve Tic.AŞ yüklenici, diğer davalı … AŞ ise kalan işi tamamladığı iddia edilen firmadır. Davacı taşeron şirket, davalı yüklenici …AŞ’ne karşı açtığı asıl davada iş bedelini talep etmekte, diğer davalı … Şirketine karşı açtığı birleşen davada ise, sözleşmeye konu konstrüksiyon işinin büyük bir bölümünün kendileri tarafından yapıldığını, kalan bir miktar imalatın ise davalı şirket tarafından tamamlandığını, davalı yüklenici … Şirketi tarafından işin ifası sırasında ve iş karşılığı kendisine toplamda 773.000,00 TL bedelli çek verildiğini, ancak her iki davalı şirket tarafından iradesi sakatlanarak hileyle iş bu çeklerin davalı … Şirketine ciro ettirilerek devrinin sağlandığını ileri sürerek, bu şirketin yaptığı imalata göre sebepsiz olarak zenginleştiğini belirterek fark miktar kadar alacağın tahsilini talep etmiştir. Davalılardan yüklenici … şirketi, davacının iddialarını kabul etmeyerek davacı nam ve hesabına yapılan ödemeler nedeniyle davacıdan alacaklı olduklarını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalı … şirketi ise, kalan işin kendileri tarafından tamamlandığını, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacı tarafından ciro yoluyla kendilerine devri yapılan çeklerdeki tutar kadar imalat yaptıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, sözleşme kapsamında yapılan işlere karşılık davacıya verilen çeklerin davalıların hileli davranışıyla davacı tarafından davalılardan … şirketine devrinin sağlandığına yönelik davacı iddiasının kanıtlanmadığı belirtilerek her iki davanın reddine dair verilen karar davacı şirket vekilince istinaf edilmiştir. Davacı şirket vekili istinaf talebinde özetle, iş bedeli karşılığı müvekkiline verilen toplam 773.000 TL tutarlı çeklerin müvekkilinin hileyle iradesi fesada uğratılarak davalı … Şirketine ciro ettirildiğini, müvekkilinin imalatını yaptığı işin bedelinin 581.783,70 TL olduğunu ve ancak bu bedelin ödenmediğini, bu miktar kadar davalı … şirketinin sebepsiz olarak zenginleştiğini belirterek kararın ortadan kaldırılarak her iki davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında Çelik konstrüksiyon işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, davacı taşeron şirket tarafından işin belli bir oranda tamamlandığı ancak sözleşme ifayla sonuçlanmadan fiilen sona erdiği, iş karşılığı davacıya verilen toplam 773.000,00 TL bedelli bonoların davacı tarafından davalı … şirketine ciro yoluyla devredildiği ihtilafsızdır. Davacı yaptığı imalatların bedelini talep etmektedir. Davalı yüklenici şirket ise, davacıya borçlarının olmadığını, davacı adına yapılan ödemeler nedeniyle alacaklı olduklarını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Sözleşme ifayla sonuçlanmadan sona erdiğine göre davacı o zamana kadar yaptığı imalatın bedelini isteyebilir. Bunun için, konusunda uzman bilirkişi marifetiyle yerinde keşfen yapılacak bir inceleme ile davacı tarafından yapılan işin bedelinin belirlenmesi, bu bedelden ispatlanmış veya ihtilafsız olan ödemeler düşüldükten sonra kalan tutara hükmedilmesi gerekirken mahkemece eksik inceleme ile davacının kendisine verilen bonoları iradesi sakatlanarak davalı … şirketine devrettiğini kanıtlayamadığından bahisle verilen red kararı hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, sair istinaf sebepleri incelenmeksizin yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere kararın kaldırılarak dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/09/2017 tarih, 2014/49 Esas, 2017/881 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.