Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/823 E. 2020/106 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/823
KARAR NO : 2020/106
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/11/2017
NUMARASI : 2017/905 Esas, 2017/1077 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 21/01/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, iç mimari hizmetine ilişkin bir kısım özel imalatlar nedeniyle eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan cari hesaba dayalı faturaya bağlanmış, bakiye bedel alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olup; mahkemece, takip dayanağı faturaların davacı gerçek kişi tarafından kesilmediği, davanın faturayı düzenleyen dava dışı … Ticaret Ltd. Şti. tarafından açılması gerektiği halde şirket ortağı ve münferit yetkilisi olan davacı … tarafından açıldığı belirtilerek davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından usulünce istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici vekili istinaf talebinde özetle; müvekkilinin bilanço usulüne göre defter tutmakla yükümlü olan “…San. Tic. …” ismin de gerçek kişi tacir olduğunu, mahkemece faturada belirtilen ünvanın sehven Ltd. Şti. olarak değerlendirildiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın esası incelenerek talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davaya konu takip dayanağı faturanın dava dışı şirket tarafından düzenlendiği, davanın ise şirketin ortağı ve münferit yetkilisi olan davacı gerçek kişi tarafından açıldığı belirtilerek davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de takip dayanağı faturada yer alan ünvanın “… San. ve Tic. -…” olduğu oysa mahkemece karara gerekçe yapılan İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 11.10.2017 tarihli yazısında belirtilen şirket ünvanının ise “…Ltd. Şti.” olduğu, dosyada bulunan İkitelli Vergi Dairesi’nin 27.10.2017 tarihli yazısına göre davacı …’ün bilanço usulüne göre defter tutmakla yükümlü gerçek kişi olduğu belirtilmiştir.Açıklanan nedenlerle; davacı “… San. ve Tic. -…” ünvanlı gerçek kişi tacir olup davaya konu takip dayanağı faturanın da bu ünvanla davacı tarafından tanzim edildiği anlaşılmakla davanın esas incelenmeden, faturanın şirket tarafından kesildiği belirtilerek yazılı şekilde husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmadığından kararın kaldırılarak dosyanın esası incelenerek sonucuna uygun karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/11/2017 tarih, 2017/905 Esas, 2017/1077 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.