Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/775 E. 2020/272 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/775
KARAR NO: 2020/272
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/11/2017
NUMARASI: 2016/500 Esas, 2017/748 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 18/02/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, faturaya bağlanmış sözleşme dışı işler bedelinin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, birleşen dava sözleşme dışı faturasız işler bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, fazladan yapıldığı belirtilen işlere ilişkin düzenlenmiş bir fatura bulunmadığı, kesin kabul ve kesin hesap işlemlerinin yapılmadığını, davacı tarfça vergi, işçi ücretleri, SGK ücretlerine ilişkin belgeleri iş sahibine vermediği sürece teminatların iadesinin mümkün olmadığı belirterek davacının alacak talebinde bulunamayacağından bahisle her iki davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici şirket, davalı iş sahibi şirket ile imzalanan 3 ayrı sözleşme ile davalının Antalya Belek’te işlettiği otelin bir kısım inşaat işlerini yaptığını, sözleşme kapsamında yapılan imalatların toplam bedelinin 3.924.674,62 TL olduğunu, ilave yapılan işlerin değerinin ise 1.116.189,37 TL olduğunu, toplam 5.040.865,40 TL imalat bedelinden sadece 4.555.184,00 TL’si için fatura kesildiğini, bundan sözleşme kapsamında yapılan işler bedeli olan 3.924.674,62 TL’sinin ödendiğini, fatura bakiyesi olarak kalan 630.509,38 TL fazla işler bedelinin ödenmediğini belirterek tahsili için yapılan takibe davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini; birleşen davasında ise, 1.116.189,37 TL fazla işler bedelinden faturaya bağlanmış ve asıl dava ile talep edilen bedel dışında kalan faturasız ilave işler tutarı olan 444.609,40 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Davalı iş sahibi şirket ise, fatura düzenlenmiş olması ve faturaya itirazda bulunulmamış olmasının işin yapılıp teslim edildiği ve alacağın varlığının kanıtı olamayacağını, sözleşme şartlarının yerine getirilmediğini, hakedişlerin düzenlenmediğini, taraflar arasında geçerli bir mutabakat bulunmadığını, iddia edilen alacağın muaccel ve talep edilebilir bir alacak olmadığını, davacı tarafça geçici kabul başvurusu yapılmadığından imalatlardaki eksik ve kusurlu işlerin saptanamadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, yukarıda belirtilen gerekçelerle asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar davacı ve fer’i müdahil vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici şirket vekili istinaf talebinde özetle, karar başlığında gösterilen davacı şirketin bu dosya alacağını … Ltd.Şti’ye temlik ettiğini, bu şirketin ise alacağını dosyada tek tek belgeleri sunulan kişilere temlik ettiği halde mahkeme kararında temlikten hiç söz edilmediğini, temyiz dilekçesinin kararda gösterilmeyen davacılar adına verildiğini, takip dayanağı faturalar için davalı tarafça BA ve BS formları verildiğini, davalının sunulan mutabakat gereği borcu kabul ettiğini, yapılan imalatın davalı tarafça 3 yıldır kullanıldığını bu nedenle yapılan iş ile ilgili geçici ve kesin kabulünün yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddinin hatalı olduğunu, işin tamamlanıp geçici kabulleri de yapılarak teslim edildiğini, belirterek kararın kaldırılarak davaların kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasında davalının işlettiği otelde bir kısım inşaat işlerinin yapılmasıyla ilgili 3 ayrı sözleşme ile eser szöleşmesi ilişkisi kurulduğu ihtilafsızdır. Asıl ve birleşen davanın konusu yapıldığı iddia edilen ilave işlere ilişkin olup, mahkemece talep edilme koşulu bulunmadığı belirtilerek her iki davanın reddine karar verilmiştir. Taraflarca akdedilen sözleşmelerde Yapım İşleri Genel Şartnamesi açıkça sözleşmenin eki olarak belirtilmemiş ise de sözleşme metninde ilave işlere ilişkin düzenlemelerin bulunduğu görülmektedir. Davadan önce alınan ve itiraza uğrayan tesbit raporuyla imalatı yapılan tüm işler bedelleriyle birlikte belirlenmiş ancak yargılama sırasında alınan rapor ilave işlere ilişkin keşfen bilirkişi incelemesi yapılmadan düzenlenmiştir. Eser sözleşmesine dayalı ilave işlere ilişkin davalarda, incelemenin vekaletsiz işgörme hükümlerine göre yapılıp değerlendirilmesi ve varsa bunların bedellerinin de eser sözleşmesindeki düzenleme uyarınca yapıldığı yılın piyasa rayiçleriyle belirlenmesi gerekir. Somut olayda davacı yüklenici sözleşme kapsamında kararlaştırılan işlerin ifa edildiğini ve bedelinin de ödendiğini ileri sürmüştür. Öyleyse sözleşme kapsamında yapılan işler dışında ilave iş niteliğinde imalat yapılıp yapılmadığı, bunların nelerden ibaret olduğu tek tek saptanarak fiyatlarının belirtilen şekilde saptanması gerekir. Mahkemece mahallinde keşifle, gerekirse tanıklar da keşif mahallinde dinlenerek, tesbit raporuyla belirlenen ilave işler de dikkate alınarak sözleşme kapsamı dışında kalan ve davalının yararına olan işlerin sözleşmedeki hükümler de gözetilerek vekaletsiz iş görme hükümlerine göre tek tek belirlenmesi ve bunların da yapıldığı yılın piyasa rayiçleriyle fiyatlandırılarak davacının talep edebileceği bedelin saptanması, varsa kabul edilen veya isbatlanan ödemeler bu bedelden mahsup edildikten sonra her iki davada talep edilen iş kalemlerine ve miktarına göre kendi dosyasında hükmedilmesine karar verilmesi gerekirken bu yönden hiç araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı şeklide her iki dava yönünden verilen red kararı hatalı olup, kararın belirtilen gerekçeler nedeniyle kaldırılarak açıklanan şekilde araştırma yapılarak sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesien karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2017 tarih, 2016/500 Esas, 2017/748 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 18/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.