Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/625 E. 2020/695 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/625
KARAR NO : 2020/695
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/10/2017
NUMARASI : 2014/456 Esas, 2017/1173 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 13/07/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, bir kısım elektrik işleri yapım işi nedeniyle sözlü eser sözleşmesi ilişkisine dayalı bakiye bedel alacağının tahsiline ilişkindir.Mahkemece, davalı … Ticaret AŞ’ne açılan davanın husumet nedeniyle reddine, diğer davalı …AŞ’ne açılan davanın esastan reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici şirket vekili, davalı ile varılan anlaşma gereği bir kısım elektrik işlerini yaptığını, davalı tarafından iş karşılığı olarak 1.474.171,93 TL ödeme yapıldığı halde bakiye bedelin ödenmediğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutarak şimdilik 25.000,00 TL alacaklarının reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, teknik bilirkişi raporuna göre 30.09.2013 tarihli harç tahsil makbuz tarihinde talebini ıslahla arttırarak 143.392,00 TL’nin tahsilini istemiş; davalı şirketler vekili ise, işin davalılardan … (yeni unvanı … … Şirketi) şirketine yapıldığını, diğer davalı…. Şirketinin sözleşmede taraf olmadığını, yapılan iş karşılığında davacı tarafa toplamda 1.519.804,70 TL ödeme yapıldığını belirterek ilk davalı yönünden davanın husumetten, diğer davalı yönünden ise borcu olmadığından bahisle davanın esastan reddini talep etmiş; mahkemece, davalılardan …. Şirketinin sözleşmede taraf olmadığı belirtilerek bu davalı yönünden davanın husumet yönünden reddine; diğer davalı yönünden ise bilirkişi raporları da dikkate alınarak taraflar arasında sözlü akdi ilişkinin bulunduğu, işin yapılıp teslim edildiği, sözleşme bedelinin taraflarca kararlaştırılmadığı, 2009 yılı piyasa rayiçleriyne göre işin tutarının 1.642.563,90 TL belirlendiği, işin yapıldığı yıl (2007, 2008) tarihine göre %8’lik sapma payı dikkate alındığında davalının yapmış olduğu 1.520.687,35 TL ödemeye göre davacının alacağının bulunmadığı belirtilerek davalı …. (yeni unvanı …..) şirketine yönelik davanın ise esastan reddine dair karar verilmiştir. Davacı yüklenici şirket vekili istinaf talebinde özetle, her iki davalı şirketin sözleşme tarihinde yönetim kurullarının ve adreslerinin aynı olduğunu, işin yapıldığı binanın davalı … Şirketi tarafından da kullanıldığını ileri sürerek davanın bu şirket yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, işin yapıldığı yıl (2008) değerlerine göre fiyatlandırılma yapılması yerine daha sonraki yılın esas alınarak yapılan hesaplamaya göre verilen kararın adalet duygusuna gölge düşürdüğünü belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Davalı şirketlerden…. hakkında İstanbul Anadolu 13. ATM’nin 2013/174- 43 E/K sayılı ilamı ile doğrudan doğruya iflasına karar verilmiş ve ancak İstanbul Anadolu 4. ATM’nin 2016/791 – 696 E/K sayılı ilamı ile 21.09.2016 karar tarih itibariyle bu şirket hakkındaki iflasın kaldırılmasına kesin olarak karar verilmiştir. Taraflar arasında bir kısım elektrik işleri yapımı konusunda sözlü eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ihtilafsızdır. Davacı yüklenici işin yapılıp teslim edildiğini, yapılan iş karşılığı 1.474.171,93 TL ödeme aldığını belirterek bakiye bedel talebinde bulunmuş, yargılama sırasında keşfen alınan teknik bilirkişi raporuna göre alacağını (25.000,00 TL) ıslahla arttırarak 143.392,00 TL’nin reeskont faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş; davalılar vekili ise, davalı …şirketinin sözleşmede taraf olmadığını, işin diğer davalı şirkete yapıldığını ve bedelinin de (1.519.804,70 TL) ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiş; mahkemece, davalı … şirketine yönelik davanın sözleşmede taraf olmaması nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden ise yapılan ödemeye göre davacının alacağının bulunmadığını belirterek davanın esastan reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre işin yapılıp teslim edildiği sabit olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık iş bedeli tutarı ile davalı tarafından yapılan ödemenin miktarına ilişkindir. Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı gibi, sözlü olarak da iş bedelinin kararlaştırıldığı iddia ve isbat edilmiş değildir. Bu durumda, yani eser sözleşmesinde iş bedeli kararlaştırılmamış ise, işin yapıldığı yıl piyasa rayiçleri esas alınarak yapılan imalatın tutarı belirlenmelidir. Davacı alacağının belirlenmesi veya iş sahibinin varsa fazla ödemesinin saptanması için ise miktarı belirlenen iş bedelinden kabul edilen veya isbatlanan ödemelerin mahsup edilmesi gerekmektedir. Yapılan açıklamalara göre somut olaya bakıldığında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda iş bedeli 2009 yılı esas alınarak belirlenmiş ise de dosya kapsamına göre işin 2007-2008 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece gerekirse yerinde inceleme yapılmak suretiyle iş bedelinin işin yapıldığı 2007-2008 yılın piyasa rayiçleriyle belirlenmesi (piyasa rayiçlerine KDV ve yüklenici kârı dahil olduğundan ayrıca eklenmemesi) ve varsa kabul edilen veya ispatlanan ödemelerin bu tutardan mahsubu ile varılacak sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekirken, mahkemece, yazılı şekilde 2009 fiyatlarıyla hesaplama yapan bilirkişi raporu da dikkate alındığında karara esas alınarak ve bunun üzerinden %8 sapma payı indirimi yapılmak suretiyle bulunan tutara göre davalı ödemesi de dikkate alındığında davacı alacağının bulunmadığından bahisle verilen red kararı hatalı olup, kararın bu nedenle kaldırılarak belirtilen şekilde inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna uygun karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/10/2017 tarih, 2014/456 Esas, 2017/1173 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.