Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/613 E. 2019/1063 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/613
KARAR NO : 2019/1063
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/11/2016
NUMARASI : 2014/363 Esas, 2016/1028 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Asıl dava, NB09-7.000 DWT’luk geminin çelik tekne imâlat kınak montaj işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi kapsamında bakiye hakediş bedeli alacağı ile sözleşmenin haksız olarak feshedilmiş olması nedeniyle kâr kaybı alacağının tahsili; birleşen dava ise, sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olması nedeniyle menfi zararın tahsili istemine ilişkin olup; mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne; hakediş alacağının kısmen kabulü ile 10.000,00 TL’sine dava, kalan 42.439,05 TL ‘sine ise 20.02.2013 ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; sözleşme davalı iş sahibi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olduğundan kâr kaybı tazminatı talebinin reddine; birleşen davaya yönelik olarak da, sözleşme haklı nedenle feshedilmiş olduğundan davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL menfi zararın dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı-asıl dava davacısından tahsili ile davacı-asıl dava davalısına ödenmesine, ıslah ile arttırılan 95.407,00 TL ‘sinin ise zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar taraf vekilleri tarafından usulünce istinaf edilmiştir. Asıl dava davacısı-birleşen dosya davalısı yüklenici; birleşen dava davacısı-asıl dosya davalısı ise iş sahibidir. Asıl davada davacı yüklenici, sözleşme kapsamında üstlendiği işini sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedilmiş olması nedeniyle tamamlayamadığını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutarak yapılan iş karşılığı şimdilik 10.000,00 TL bedel ile sözleşmenin haksız olarak feshedilmiş olması nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL tazminatın avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında talebini 20.02.2013 ıslah tarihi itibariyle arttırmak suretiyle hakediş alacağı talebini 52.439,05 TL’ye; kâr kaybı tazminatı talebini ise 160.472,93 TL ‘ye yükseltmiştir. Davalı-birleşen dosya davacısı iş sahibi; asıl davaya cevabında, davacının yapılan iş nedeniyle 254.519,34 TL hakediş alacağının bulunduğunu, bu tutardan 17.761,75 TL’sinin sözleşmenin 8.maddesi uyarınca teminat kesintisi olarak, 8.496,52 TL’sinin ise ek kesintiler olarak mahsup edildiğini ve karşı tarafa 8.633,17 TL’si fazladan olmak üzere toplam 236.894,24 TL ödeme yapıldığını; sözleşmenin yüklenici personelinin yasal zorunlu eğitimleri olmamaları ve gerekli sertifikalarının bulunmaması nedeniyle haklı olarak feshedildiğini belirterek kâr kaybı istenemeyeceğini belirterek asıl davanın reddine; birleşen davasında ise, sözleşmenin belirtilen sebep nedeniyle haklı olarak feshedildiğini belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutarak şimdilik 10.000,00 TL menfi zararın tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında talebini 01.06.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile arttırmak suretiyle 105.407,00 TL yükseltmiştir. Asıl dava davacısı-birleşen dosya davalısı iş sahibi şirket vekili istinaf talebinde özetle; asıl davaya yönelik istinafında, hakediş bedeline hükmedilmesine ilişkin kararının yerinde olduğunu, ancak sözleşmenin haksız nedenle feshedildiğini belirterek kâr kaybı taleplerinin hukuka aykırı olarak reddedildiğini; birleşen davaya yönelik istinafında ise, sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini belirterek menfi zarara hükmedilmesinin hatalı olduğundan bahisle kâr kaybı alacaklarının kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dava davacısı-asıl dava davalısı iş sahibi şirket vekili istinaf talebinde özetle; asıl davaya yönelik istinafında; davalıya hakediş alacağının ödendiğini, sözleşmenin imzalanmasından önce yapılan ödemelerin de sözleşme kapsamında olduğunu belirterek asıl davada verilen kısmen kabul kararının hatalı olduğunu; birleşen davaya yönelik istinafında ise, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını, bu nedenle arttırılan miktar yönünden zamanaşımının söz konusu olmadığını; kaldı ki, eser sözleşmelerinde zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu, yapılan işlem ıslah olarak kabul edilse dahi bunun ek dava niteliğinde olmadığını, kısmi ıslah niteliğinde bulunduğunu bu nedenle zamanaşımı def’inin ıslaha karşı ileri sürülemeyeceğini belirterek zamanaşımı nedeniyle arttırılan miktar yönünden verilen red kararının hatalı olduğunu belirterek talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, birbirini doğrulayan son iki bilirkişi heyet raporları kısmen hükme esas alınarak ve bilirkişi görüşünden kısmen farklı olarak sözleşme imzalanmadan yapılan ödemelerin sözleşme kapsamında olmadığı kabul edilerek hakediş alacağı yönünden kısmen kabulü kararı verilmiş; bilirkişi raporları doğrultusunda sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini kabul ederek davacının kâr kaybı alacağının reddine, birleşen dava davacısının menfi zarar talebinin kısmen kabulüne, birleşen davadan ıslahla arttırılan miktar yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kısmen hükme esas alınan bir önceki ve bunu doğrulayan son bilirkişi heyet raporlarında, iş sahibi şirketin sözlü ve yazılı uyarılarına karşın taşeron şirket çalışanlarının iş ve mesleğin gerektirdiği eğitim sertifikalarına sahip olmadıklarını, iş güvenliği toplantılarına katılmadıklarını, sonradan sunulan sertifikalarda ismi yazılı işçilerin şirket çalışanı olduğunu ve bu sertifikaların iş sahibine verilip verilmediğinin tesbit edilemediğini belirterek bu nedenle yapılan feshin haklı olduğunu, yazılı sözleşmeden önce yapılan ödemelerin de sözleşme kapsamında olduğunu, zira hakedişlerin sözleşme imzalanmadan önce işin başından itibaren yapılan işler dikkate alınarak belirlendiğini, davacı-birleşen dosya davalısı yüklenicinin bu ödemelerin (56.541,47 TL) sözleşme konusu NB09 nolu geminin modül işlerine ait olduğu yönündeki itirazlarının yerinde olmadığını zira, burada tabir edilen modülün zaten inşa edilecek olan geminin bir parçası olduğunu ve ayrı olarak değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir. Taraflar arasında sözleşmenin varlığı, hükümleri ve davalı tarafından 09.10.2009 tarihinde tek taraflı olarak feshedildiği konusunda uyuşmazlık yoktur. Tarafların istinaf itiraz sebepleri de dikkate alındığında aralarındaki uyuşmazlık, sözleşme imzalanmadan önceki ödemelerin sözleşme kapsamında yapılıp yapılmadığı, sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği, sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olduğunun kabulü halinde birleşen davada davacı iş sahibinin ıslahla arttırdığı menfi zarar alacak miktarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasındadır. Asıl davada hükmedilmeyen 56.541,47 TL tutarındaki sözleşme öncesi ödemelerin, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sözleşme uyarınca ödendiği sabittir. Davalı tarafça bu miktar ödemenin geminin modül işine ait olduğu sözleşme kapsamında olmadığı iddia edilmiş ise de bilirkişi raporuna göre bu işlemin de dikkate alınarak tüm hakedişlerin işin imâl edilmeye başlandığı tarihten itibaren hesaplandığı, modül olarak tabir edilen hususun esasında yapılan işin bir parçası olduğu ondan ayrı olarak değerlendirilmeyeceği belirtilmiştir. O halde, sözleşme öncesi yapılan ödemelerin sözleşme kapsamında yapıldığının kabul edilmesi gerekir. Davalı tarafça aksi de yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Yine tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre sözleşmenin davalı-birleşen dosya davacısı iş sahibi şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğine yönelik mahkeme gerekçesi de usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olup davacının kâr kaybına yönelik talebinin reddine dair verilen kararda da bir yanlışlık yoktur. Aynı gerekçeyle yani sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin kabulü ile birleşen davada menfi zarara da hükmedilmiş olması doğru olmuştur. Dava, dilekçesi içeriği ve dosya kapsamına göre birleşen davanın belirsiz alacak davası olmayıp, kısmi dava niteliğinde bulunduğu, kısmi davada ıslahla arttırılan miktarın da zamanaşımı süresine tabi olduğu ve bunun yasal 5 yıllık zamanaşımı süresinden sonra talep edildiği zamanaşımı itirazının da cevap dilekçesinde ileri sürdüğü hususları birlikte değerlendirildiğinde birleşen davada ıslah ile arttırılan miktarın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar da bir yanlışlık olmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda asıl ve birleşen davayla ilgili yapılan bu açıklamalara göre asıl dava davacısı- birleşen dosya davalısı yüklenici şirket vekilinin istinaf talebinin tümden reddine; davalı-birleşen dosya davalısı iş sahibi şirket vekilinin ise asıl davaya yönelik istinaf talebinin kabulüne, birleşen davaya yönelik istinaf talebinin reddi ile, asıl davada verilen kararın kaldırılarak asıl davanın tümden reddine dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)1-Davacı- birleşen dosya davalısı vekilinin istinaf talebinin tümden REDDİNE,
2-Davalı-birleşen dosya davacısı vekilinin birleşen davaya yönelik istinaf talebinin REDDİNE, asıl davaya yönelik istinaf talebinin KABULÜ İLE;
3-Asıl davaya ilişkin Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/11/2016 tarih ve 2014/363 Esas, 2016/1028 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
4- Asıl davanın REDDİNE,
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN
ASIL DAVADA:
1-Alınması gereken 44,40-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 297,00-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 252,60-TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 18.724,72-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN 2011/564 ESAS SAYILI DAVADA:
1- Birleşen 2011/564 Esas sayılı dosyanın davacısı …tarafından sözleşmenin haklı feshi nedeniyle talep edilen 105.407,00 TL bakımından;
2-Davacının ıslah ile artırdığı miktar için davalının yaptığı zamanaşımı itirazının kabulü ile,
3-818 sayılı BK nun 126. Maddesine göre eser sözleşmesinden kaynaklanan davalarda BK nun 126/4. Maddesinde sayılan durum hariç zamanaşımı 5 yıl olduğundan yalnızca dava dilekçesi ile talep edilen 10.000,00 TL alacak bakımından davacının davasının kabulüne, 10.000,00 TL nın dava tarihi olan 23.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline
4-Islah ile artırılan 95.407,00 TL bakımından talebin reddine,
5-Birleşen davada Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 680,31 TL karar ve ilam harcının peşin ve ıslah ile alınan 1.777,81 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 1.097,50 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde birleşen dosya davacısı …İnş. San. Tic. A.Ş.’ne iadesine,
6-Birleşen dosyada davacı … San. Tic. A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.800,00 TL vekalet ücretinin davalı … Tic. Şti.’den alınarak birleşen dosya davacısı … A.Ş.’ne verilmesine,
7-Birleşen dosya davalısı … -… kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 10.382,56 TL vekalet ücretinin birleşen dosya davacısı …A.Ş.’den alınarak birleşen dosya davalısı …. Tic.-… verilmesine,
8-Birleşen dosyada davacı …. A.Ş. tarafından yapılan 680,31 TL harç giderinin birleşen dosya davalısı …-…’den alınarak davacı … San. A.Ş.’ne verilmesine,
9-Aşağıda dökümü yapılan ve davacı …. Tic. -… Tarafından karşılanan 7.344,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen ve reddedilen kısmı dikkate alınarak 1.762,56 TL yargılama giderinin davalı … San. Tic. A.Ş.’den alınarak davacı …Tic.-…n’e verilmesine, arta kalan yargılama giderinin davacı … Tic. A.Ş. Üzerinde bırakılmasına,
10-Aşağıda dökümü yapılan ve birleşen dosya davacısı… Tic. A.Ş. tarafından karşılanan 3.146,75 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen ve reddedilen kısmı dikkate alınarak 298,31 TL yargılama giderinin birleşen dosya davalısı …. -…’den alınarak birleşen dosya davacısı …. A.Ş.’ne verilmesine, arta kalan yargılama giderinin birleşen dosya davacısı …. San. Tic. A.Ş. üzerinde bırakılmasına,
11-Dava açılırken peşin yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine (HMK 333),
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN
1-Davacı-birleşen dosya davalısı …’den asıl dava için alınması gereken 44,40 TL’den peşin olarak yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 13,00 TL’nin HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davacı-birleşen dosya davalısı …’den birleşen dava için alınması gereken 680,31 TL’den peşin yatırılan 170,75 TL’nin mahsubu ile bakiye 509,56 TL’nin HAZİNEYE GELİR KAYDINA ,
3-Davalı-birleşen dosya davacısı … tarafından asıl dava için yatırılan 895,52 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
4-Davalı-birleşen dosya davacısı …. tarafından birleşen dava için alınması gereken 44,40 TL’den peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 13,00 TL’nin HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı-birleşen dosya davalısı …’in yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı-birleşen dosya davacısı … tarafından yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 33,60 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 131,70 TL istinaf yargılama giderinin davacı-birleşen dosya davalısından alınarak davalı-birleşen dosya davacısı….’a verilmesine,
7-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 17/09/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.