Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/589 E. 2020/616 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/589
KARAR NO: 2020/616
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2017
NUMARASI: 2016/540 Esas, 2017/1300 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, mutfak dolabı yapım işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisine dayalı vade farkı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından usulünce istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici, sözleşmeye konu işi sözleşmeye uygun olarak imal edip teslim ettiğini, davalının ödemelerini sözleşmede belirlenen tarihlerden sonra yaptığını, davalıya kesilen vade farkı faturasının da ödenmediğini belirterek tahsili için yapılan takibe davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini iddia etmiş; davalı iş sahibi ise, zamanaşımı itirazında bulunarak müvekkili aleyhinde ileri sürülen iddia ve taleplerin soyut ve yasal dayanaktan mahrum olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, yargılama sırasında tarafların ticari defterlerinin incelenmesiyle düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının geç ödeme nedeniyle davalıdan 42.780,32 TL vade farkı alacağı bulunduğunu, vade farkının temerrüt faizi niteliğinde olması nedeniyle işlemiş faiz talep edilemeyeceği belirtilerek davanın kısmen kabulü ile takibin asıl alacak olan 42.780,00 TL üzerinden devamına dair verilen karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı iş sahibi vekili istinaf talebinde özetle, davacının hiçbir edimini sözleşmede belirtilen tarihlerde yerine getirmediğini, işin başlangıç tarihi 10.02.2012 iken bilirkişi raporunda sözleşme tarihinden bir gün önceki 01.01.2012 tarihinin baz alındığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre, dava eser sözleşmesine dayalı vade farkı alacağının tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olup; mahkemece, asıl alacağa konu 42.780,00 TL üzerinden takibin devamına dair verilen karar davalı tarafça istinaf edilmiştir. Vade farkına esas ödemelerin geç yapıldığı ve ödeme miktarında uyuşmazlık yoktur. Davalı vekili istinaf talebinde davacının edimlerini sözleşmede belirtilen tarihlerde yerine getirmediğini ve bu nedenle gecikmeli ödeme yapıldığını iddia etmiş ise de bu savunmasını cevap dilekçesinde ileri sürmediği ve ilk defa istinaf itirazında dile getirdiği anlaşılmakla bu hususun araştırılması cihetine gidilmesi savunmanın değiştirilmesi ve genişletilmesi yasağı kapsamında mümkün değildir. Diğer hususlar ise mahkemece karara esas alınan denetime elverişli ve hükme yeterli bilirkişi raporunda usul ve yasaya uygun olarak incelenip değerlendirilmiş ve mahkemece de bu doğrultuda karar verilmiş olması usul yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/12/2017 tarih ve 2016/540 Esas, 2017/1300 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 2.922,30 TL istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 731,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.191,30 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 23/06/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.