Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/474 E. 2019/1423 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/474
KARAR NO : 2019/1423
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2017
NUMARASI : 2016/551 Esas, 2017/1053 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ : 21/11/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında 21/09/2012 tarihinde imzalanan sözleşme ile davalıya ait gayrimenkullere ait bazı işlerin teknik şartnameye göre yapılması hususunda karşılıklı olarak anlaşıldığını, sözleşme gereği yapılan işlere ait davalı şirkete 1.150.331,97TL’lik fatura kesildiğini, davalı şirket tarafından 950.000TL müvekkiline ödeme yapıldığını ancak davalı tarafından bakiye borcun ödenmediğini bu nedenle davalı şirkete Kartal …. Noterliğinden 01/03/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, buna rağmen davalı şirketin borcunu müvekkiline ödememesi üzerine alacağın tahsili için İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının iş bu icra takibine itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptali ile takibin takip tarihindeki asıl alacak olan 200.331,97TL üzerinden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete banka yolu ile 950.000TL, elden nakit olarak da 330.000TL olmak üzere toplam 1.280.000TL ödeme yapıldığını, nakit ödeme makbuzları üzerinde davalı şirket çalışanı … imzasının bulunduğunu, yapılan ödemelere göre müvekkili şirketin borçlu değil alacaklı konumda olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiş, mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; İstanbul Anadolu….. İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 150.331,97TL asıl alacak, 19.633,77TL işlemiş faiz bakımından kaldığı yerden devamına, Asıl alacak miktarı olan 150.331,97TL’nin % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya dair istemin reddine karar verildiği görülmüştür.Davalı vekili, davacı şirket yetkilisi … imzasını taşıyan bila tarihli belgede davalı müvekkili şirket ve onun adına yapılan ödemelerin tek tek belirtildiğini, bu belgede sadece davalı müvekkili şirket yetkilisinin davalı şirket adına davacı şirket yetkilisi …28/08/2013 tarihinde elden nakit olarak ödediği 300.000TL’nin yer almadığını, yerel mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunu davacı tarafın beyanları doğrultusunda hazırlandığını, 280.000TL’lik ödemenin taraflar arasında yapılan sözleşmeye konu işin bedeli olarak müvekkili şirket ortakları … ve ….. tarafından yapıldığını, bu ortakların söz konusu ödemeleri yapmaları nedeniyle kayıtlarda yer almadığını, mahkemece hiç bir itirazlarının değerlendirilmediğini, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yemin teklifi taleplerinin reddinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava; taraflar arasında akdedilen ve uyuşmazlık konusu olmayan 21/09/2012 tarihli eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın asıl alacak yönünden iptali talebine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Taraflar arasında eser sözleşmesi tanzim edildiği, bu sözleşmeye göre iş bedelinin 1.495.000TL olarak belirlendiği, işin yapımı sırasında bazı işlerin yapımından vazgeçilerek 1.150.331,97TL’lik iş yapıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf; 1.150.331,97TL’den bakiye 200.331,97TL’nin ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır. Davalı tarafça davacıya toplam 1.280.000TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin 950.000TL’sinin banka kanalı ile, bakiye 330.000TL’nin ise elden nakit olarak ödendiği iddia edilmiş olup, elden ödenen bedele ilişkin olarak cevap dilekçesine 6 adet tahsilat makbuzu eklenmiştir. Bu tahsilat makbuzlarında bedellerin nakit olarak elden … tarafından teslim alındığına dair imza bulunmaktadır. … davacı şirketin yetkilisidir. Eser sözleşmelerinde işin yapılıp teslim edildiğini yüklenici; iş bedelinin ödendiğini ise iş sahibi ispat etmek zorundadır. Somut olayda davalı iş sahibi şirket 330.000TL bakiye bedelin davacıya elden makbuzlarla ödendiğini ileri sürmektedir. Söz konusu tahsilat makbuzlarında davacı şirket yetkilisi … isim ve imzası bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme söz konusu makbuzlarda davacı şirket adına kabul edildiğine dair bir ibare bulunmadığı belirtilerek davalının ödeme ile ilgili iddiasını 280.000TL yönünden ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Davalı tarafça ödeme makbuzu sunulduğundan söz konusu makbuzlarda belirtilen bedelin başka bir sebeple ödendiğinin iddia edilmesi halinde tarafların ispat yükü yer değiştirir. Bu durumda yapılan ödemenin dava konusu iş için yapılmadığı iddiasının ispat yükü davacı yükleniciye geçer. Mahkemece, davacı yüklenici temsilcisinin isticvabı dahil, sunacağı deliller ve ödeme makbuzları incelenmek suretiyle ödemenin dava konusu iş için yapılıp yapılmadığının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ispat yükünün değiştiği gözetilmeyerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.Açıklanan nedenlerle; ispat yükünün davacıya geçtiği gözetilerek elden yapılan ödemelerin hangi hukuki iş için alındığı konusunda tüm delillerin toplanarak sonucuna göre esas hakkında hüküm verilmesi için davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1-a-6 bendi gereği yerel mahkeme kararının kaldırılarak, Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/11/2017 tarih, 2016/551 Esas, 2017/1053 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.