Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/340 E. 2020/907 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/340
KARAR NO : 2020/907
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/09/2017
NUMARASI : 2014/510 Esas, 2017/1050 Karar,
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 24/09/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmalı olarak yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, Mermer Üretimini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisine dayalı ayıplı ifa nedeniyle bedel alacağının tahsili talebine ilişkin olup; mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı yüklenici vekili tarafından usulünce istinaf edilmiştir.Davacı iş sahibi, davalı ile imzalanan Aralık 2010 tarihli sözleşme uyarınca üretilip teslim edilen ürünlerden bir kısmının istenen renk ve kalitede olmadığını belirterek 15.497,92 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş; davalı yüklenici ise ayıp iddiasını kabul etmemekle beraber, ayıplı olduğu iddia edilen mermerlerin bedelsiz olarak davacıya verildiğini savunmuştur.Mahkemece, dosya kapsamı ve bilirkişi raporu doğrultusunda 70,00 metrekare ürün üzerinden yapılan hesaplamaya göre davacının 8.283,59 TL ayıplı işler bedeli alacağı bulunduğu belirtilerek bu miktar üzerinden kısmen kabul kararı verilmiştir.Davalı yüklenici şirket vekili istinaf talebinde özetle, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ayıplı ürünün miktarına yönelik olduğunu, müvekkili tarafından ayıplı olan 35.00 metrekare ürün yerine bedelsiz olarak yenisinin verildiğini oysa davacının ise ayıplı ürün miktarını 70.00 metrekare olarak iddia ettiğini, bir an için 70.00 metrekare olduğu kabul edilse dahi 35.00 metrekaresinin telafi edildiğini, faturalar ihraç kayıtlı olduğundan 705,60 TL KDV’nin tahsil edilmediğini belirterek kararın kaldırılarak davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki dava eser sözleşmesi ilişkisine dayalı ayıplı ifa nedeniyle alacak talebine ilişkindir. Sözleşme ilişkisi ihtilafsız olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık ifanın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise davalı tarafından bunun giderilip giderilmediği ve muhtıraya ilişkindir. Davalı yüklenici ayıp iddiasını kabul etmemekle beraber 70,00 metrekare imalattan ayıplı olduğu iddia edilen 35.00 metrekare ayıplı ürün yerine yenisinin verildiğini savunmuştur. Davalı bu iddiasını ispatlar nitelikte belge sunamadığından ve açıkça yemin deliline dayanmış olduğundan bu savunmasını ispatlayabilmesi için kendisine karşı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış ise de davalı vekili 09.01.2020 tarihli 2 nolu celsede bu hususta karşı tarafa yemin teklif etmeyeceklerini belirtmiştir. Bu durumda, davalı taraf ayıp iddiasını kabul ettiği halde ayıplı ürün yerine yenisinin verildiğine ilişkin iddiasını ispatlayamamıştır. Sonuç olarak, ilk derece mahkemesince karara esas alınan hüküm kurmaya elverişli ve denetlenebilir bilirkişi raporunda KDV dahil hesaplanan mermer imalatı bedeli olan 4.625,60 TL’den (70.00 metrekare), 35.00 metrekare ayıplı ürün bedelinin (2.312,80 TL) düşümü ile, ürünün yurtdışına gönderilme bedeli (2.500,00 TL) işçilik ücreti, (900,00 TL), iaşe barınma ücreti (300,00 TL) olmak üzere toplam 6.012,80 TL alacağının bulunduğunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne dair yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/09/2017 tarih ve 2014/510 Esas 2017/1050 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davanın kısmen kabulü ile, 6.012,80 TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,4-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,5-Davacının menfi tespit talebinin REDDİNE,B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN1-Alınması gereken 410,73 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 363,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 46,93 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yatırılan 363,80 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,3-Davacı tarafından yapılan tebligat, posta ve bilirkişi ücreti olan 2.512,00 TL nin davanın kabul/red oranına göre takdiren 592,37 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye miktarın üzerinde bırakılmasına,4-Davalı taraf gider yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 3,400,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davalı tarafından yatırılan 148,18 TL istinaf karar harcının istek halinde ve karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,2-Davalı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 101,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 186,70 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açıldığından 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,Sair hususların gerekçeli kararda açıklanmasına dair davacı vekilin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı miktar yönünden HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/09/2020