Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/2148 E. 2021/1252 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2148
KARAR NO: 2021/1252
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/06/2018
NUMARASI: 2018/417 Esas, 2018/782 Karar
DAVANIN KONUSU: İpotek (Tescil İstemli)
KARAR TARİHİ: 22/06/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, TMK.’nın 1011 maddesi uyarınca dava konusu taşınmaz üzerine geçici kanuni ipotek şerhinin tescili talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici şirket, davalı şirket ile imzalanan sözleşme gereği alüminyum kompozit dış cephe işlerini yaptığını ve fakat iş bedelinin ödenmediğini belirterek dava konusu taşınmaz üzerine geçici tescil şerhi konulmasını istemiş, davalı şirket cevap vermemiş, diğer davalı gerçek kişiler ise taşınmaz malikleri olarak talep konusu hususla ilgilerinin olmadığını, dava şartlarının bulunmadığını belirtmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tescilin yapılması için alacağın malik tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olması gerektiğini, somut olayda belirtilen koşulların gerçekleşmediği belirtilerek davanın usulden reddine dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici şirket vekili istinaf itirazında, taleplerinin TMK 1011.maddesi uyarınca geçici tescil talebi olduğu halde mahkemece aynı kanunun 893 hükmüne göre değerlendirme yapılmasının hatalı olduğunu, geçici tescil şartlarının gerçekleştiğini, davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığını, davalı tarafından davacıya verilen çekler nedeniyle de alacağın davalı tarafından kabul edildiğinin anlaşıldığını, davalıların borcun kabul edilmemesinde kötü niyetli olduğunu ileri sürmüştür. Davalı gerçek kişiler … ve … vekili ise istinaf itirazında, davanın esastan reddi gerekirken usulden reddedilerek müvekkili lehine nispi vekalet ücreti yerine maktu bedele hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu belirtmiştir. Taraflar arasında İstanbul/Esenyurt ilçesinde bulunan 7277 parsel üzerindeki inşaat için alüminyum kompozit dış cephe işleri yapım işini konu alan 02.03.2017 tarihli yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı yüklenici, işi tamamlayarak teslim ettiği halde sözleşme bedelinin ödenmediğini iddia ederek dava konusu taşınmaz üzerine TMK.’nın 1011.maddesi hükmü uyarınca geçici tescil şerhi konulmasını talep etmiş; davalı iş sahibi şirket davaya cevap vermemiş; diğer davalı gerçek kişiler ise taşınmaz maliki olması nedeniyle talep konusu hususla ilgilerinin bulunmadığını ileri sürmüşlerdir. Mahkemece alacağın malik tarafından kabul edilmediği veya mahkemece ilama bağlanmamış olduğu belirtilerek şartları bulunmayan davanın usulden reddine hükmedilmiştir. Bu duruma göre taraflar arasındaki ihtilaf, TMK.’nın 1011.maddesinde düzenlenmiş bulunan geçici tescil koşullarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Davalı şirket … A.Ş’nin davadan önce TMSF’ye devredildiği anlaşılmakla anılan şirkete atanan kayyım/kayyımların açık adres ve kimlikleri belirlenerek dava dilekçesinin tebliği ile taraf teşkili sağlandıktan sonra prosedüre uygun müteakip işlemlere devam edilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yargılamaya devamla hüküm tesisi hatalı olduğundan kararın kaldırılması gerekmiştir. Kararın kaldırılmasına karar verildiğine göre karardan sonra 16.03.2020 tarihinde vefat ettiği anlaşılan davalı … mirasçılarının tespiti ile bunların da davada taraf olarak yer almaları sağlanmalıdır. O halde, tarafların sair istinaf itirazları incelenmeksizin yukarıda belirtilen eksik hususlar tamamlanarak yargılamaya devamla hasıl olacak sonucuna göre yeniden esas hakkında karar verilmek üzere dosyanın gereği için mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin usul yönünden KABULÜNE, 2-Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/06/2018 tarih, 2018/417 esas, 2018/782 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine, 5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 22/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.