Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1992 E. 2021/618 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1992
KARAR NO : 2021/618
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/03/2018
NUMARASI: 2014/1479 Esas, 2018/223 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı arsa sahibi davaya konu takiple sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle ödenen bedelin iadesini istemiş, mahkemece davalı şirkete karşı açılan davanın kısmen kabulüne, diğer davalı … aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar davalılar tarafından istinaf edilmiştir.Mahkemece 2014/1479 Esas – 2018/223 Karar sayılı 29.06.2018 günlü karar ile, davalı … Sanayi Ticaret Ltd. Şti vekilinin verilen kesin sürede nispi istinaf karar harcını yatırmadığından bahisle istinaf talebinden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, verilen karar usulünce davalı şirket vekiline tebliğ edilmiş ise de ek karara karşı istinaf talebinde bulunulmamıştır. Bu durumda, istinaf incelemesi davalılardan … vekilinin istinaf talebine hasren yapılacaktır.Davalı … vekili istinaf talebinde özetle, müvekkiline yapılan ödemelerin dava konusu ile ilgisinin bulunmadığını belirterek, davanın esastan reddi yerine pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen kararın hatalı olduğunu belirtmiştir.Taraflar arasında inşaat yapım işi nedeniyle eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı arsa sahibi, sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle davaya konu takiple ödediği bedelin iadesini istemiş, davalı şirket kontrolörlük görevi dışında bir yükümlülüğünün olmadığını belirterek haksız davanın reddini istemiş, diğer davalı … ise, sözleşmenin tarafı olmadığını, davacı tarafından kendisine yapılan ödemelerin dava konusu işle ilgisinin bulunmadığını, şahsi alacak- borç ilişkisine dayalı ödemeler olduğu savunmuştur. Mahkemece davalı şirkete yönelik davanın kısmen kabulüne, diğer davalı …’a yönelik, adı geçen kişinin sözleşmede taraf olmadığı, sözleşmeyi temsilci sıfatıyla imzaladığı bu durumda davalı …’ın davacı alacağından şahsi olarak sorumlu tutulamayacağından bahisle pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Sözleşmeler hukukunun temel ilkelerinden olan “sözleşmenin nispiliği” ilkesi gereği sözleşmeden kaynaklanan her türlü hak ve borçlar ancak sözleşmenin taraflarına karşı ileri sürülebilir. Aksi halde dava şartı olan husumetten (taraf sıfatı) söz edilemez. Somut olayda, davacı sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle davaya konu taleple sözleşme gereği ödediği bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı …’ın sözleşmenin tarafı olmadığı tarafların ve mahkemenin kabulündedir. O halde, mahkemece sözleşmenin tarafı olmayan davalı …’a yönelik açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı … vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2018 tarih ve 2014/1479 Esas, 2018/223 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 59,30 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalı …’dan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 24/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.