Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1757 E. 2018/1343 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1757
KARAR NO : 2018/1343
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2018
NUMARASI : 2014/464 Esas, 2018/565 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ : 18/10/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, eser sözleşmesi kapsamında tazminat ve kar kaybı istemine ilişkin olup, mahkemesince davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.
Yargıtay Yüksek 15. Hukuk Dairesi 15/05/2018 gün 2018/2758 Esas, 2018/1966 Karar sayılı ilamıyla “6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinde; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/09/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454.madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı, bu kararlara ilişkin dosyaların Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemeyeceğini düzenlemiştir. Bu düzenleme nedeniyle dosyada 20/07/2016 tarihinden önce HMUK hükümlerine göre temyize tabi nihai bir karar verilmiş ise bu karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olsa bile o dosyada kesinleşinceye kadar verilecek tüm kararlar HMK hükümlerine göre istinafa tabi olmayıp doğrudan HMUK hükümlerine göre temyize tabidir. Bu nedenle daha önce HMUK hükümlerine göre temyize tabi olarak görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmiş ise bu karar temyiz edilmemiş olsada ve sonrasında dosyanın gönderildiği mahkemece verilen karar dahi HMUK hükümlerince temyize tabi olacaktır. HMK 3/2 maddesindeki ilk düzenlemede “Aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan” ibaresi değiştirilerek “Kararlar” ibaresi getirildiğinden bu değişiklik de bu sonucu gerektirmektedir.” hukuki yorum, değerlendirme ve kabulde bulunduğu görülmüştür.
Yerel mahkeme tarafından verilen ve istinaf konusu edilen nihai karar 07.06.2018 tarihinde verilmiş ise de dosyanın incelenmesinde bu tarihten önce Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 03.01.2014 tarih ve 2013/582 Esas, 2014/1 Karar sayılı kararı ile görevsizlikkararı verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bölge adliye mahkemeleri 20/07/2016 tarihinde faaliyete geçmiştir.
Bu açıklamalar kapsamında somut olayın incelenmesinde; istinafa konu dava dosyasında Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesince 03.01.2014 tarihli, görevsizlik kararı verildiğinden, HMK’nın 3/2 maddesi gereğince yerel mahkemece verilen nihai karar istinaf yasa yoluna tabi olmayıp, değişiklikten önceki 1086 sayılı HUMK hükümlerine göre temyiz incelemesine tabidir. Kararda kanun yolunun yanlış gösterilmesi, kararın istinaf incelemesine tabi olması sonucunu doğurmaz. İstinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesinden önce yerel mahkemece verilen nihai karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulabileceğinden, 1086 sayılı HUMK’un 26/09/2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla değiştirilmesinden önce yürürlükte bulunan 427 ilâ 454’üncü madde hükümlerine göre usuli işlemler tamamlanarak temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yerel mahkemece, 1086 sayılı HUMK’un 26/09/2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla değiştirilmesinden önce yürürlükte bulunan 427 ilâ 454’üncü madde hükümlerine göre işlem yapılarak dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesi için mahkemesine İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 352/1 maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18/10/2018