Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1736 E. 2021/567 K. 22.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1736
KARAR NO : 2021/567
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2018
NUMARASI: 2015/688 Esas, 2018/342 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ : 22/03/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup; mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, taraflarca istinaf talebinde bulunulmuştur.Davacı vekili, davalı şirketin yapımını yüklendiği Bayrampaşa Hayat Tepe projesindeki bağımsız bölümlerin ve ortak alanların bir takım işlerinin imalatı ve montajının müvekkili şirket tarafından yapılması konusunda taraflar arasında 21/02/2014 tarihli yapım işleri sözleşmesi akdedildiğini, üstlenilen işin ifası esnasında davalı şirketin talebi üzerine sözleşme harici bir kısım işlerin de müvekkili şirket tarafından yapıldığını, işin zamanında bitirilmesinin teminatı olarak sözleşmenin olması gereken sözleşme tutarından 200.000,00 TL daha düşük ücret ile yapıldığını, üstlenilen işin zamanında ve eksiksiz teslim edilmesi halinde müvekkili şirkete 200.000,00 TL tutarında bonus ödemesinin yapılması konusunda tarafların mutabık kaldıklarını, sözleşme ile de bu hususun hüküm altına alındığını, sözleşmede imalat ve montaj işlerinin 15/06/2014 tarihinde bitirilip teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin imalat işini yapıp bitirdiğini, bir kısım imalatının montajını da yaptığını, ancak davalı şirketin inşaatının, imalatın montajına elverişli olmadığı için müvekkili şirketin montaj işinin olması gerekenden yavaş ilerlediğini ve 2014 yılı ağustos ayının başında montaj işinin bitirildiğini, müvekkili şirketin alt işveren SGK dosyasının 12/08/2014 tarihi itibarı ile kapatıldığını, üstlenilen işin ifası esnasında işin geciktiği yönünde davalı şirketin her hangi bir şikâyeti, talebi veya ihtarının vuku bulmadığını, bunun üzerine sözleşmenin 5.5. maddesi gereğince müvekkili şirketin hak kazandığı 200.000,00 TL tutarındaki bonus bedelini 03/04/2015 tanzim tarihli, … sıra numaralı fatura ile KDV dâhil 228.800,00 TL olarak tahakkuk ederek davalı şirkete gönderdiğini, faturanın davalı şirket tarafından Bakırköy …. Noterliği’nin 21/04/2015 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkili şirkete iade edildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davalı hakkında önceki hakediş alacaklarından ödenmeyen 22.670,22 TL cari hesap bakiye alacağı ile 367.786,73 TL bakiye hak ediş bedeli ve KDV dâhil 228.800,00 TL bonus bedeli olmak üzere toplam 619.256,95 TL alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı şirket tarafından borcun 273.293,55 TL’ sinin kabul edildiği, bakiye 345.293,40 TL yönünden borca haksız olarak itiraz edildiğini, bu itiraz üzerine takibin kısmen durdurulduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhinde %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında, davacı şirketin müvekkili şirket tarafından yapılan inşaatta kapı, süpürgelik, vestiyer, çamaşırlık, şaft kapakları ve asansör holü ahşap kaplamaları imalatlarını yapması konusunda yapım işleri sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 7.3.1 maddesinde, imalatların tamamlanma tarihinin en geç 15/06/2014 olarak belirlendiğini, geçici kabulün ardından davacı şirket tarafından müvekkiline Bakırköy … Noterliği’nin 19/02/2015 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderilerek son hak edişin yapılması ve hak kazanılan 586.000,00 TL’nin derhal ödenmesinin talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından davacıya gönderilen cevabi ihtarname ile, sözleşmeye ve ticari uygulamaya aykırı olarak talep edilen 586.000,00 TL miktarı kabul etmediklerinin bildirildiğini, davacı tarafça üstlenilen işin eksiksiz tamamlanmadığını, davacı şirketçe imzalanarak kabul edilen 89 kalem eksiklik ve hatalı imalatın süresinde bitirilmemesinin yanı sıra, taahhüt edilen işin 01/12/2014 tarihinde dahi eksik olduğunu, geçici kabul tutanağı ekindeki bu eksiklikler ile kat hollerinde ciddi kusurlar barındıran imalatların, davacı şirkete 06/03/2015 tarihli toplantıda şifahen de hatırlatıldığını, gecikilen ve eksik kusurlu imalatlar nedeniyle müvekkili şirketin beklentilerinin karşılanamadığını, bu nedenle bonus ödemesinin söz konusu olmayacağını, SGK dosyalarının kapatılmasının işin tamamlandığı şeklinde yorumlanamayacağını, bonus ödemesinin sözleşme konusu imalatın toplam hak ediş bedelinin bir parçası değil, davacı şirket tarafından tüm imalatların zamanında ve eksiksiz teslim edilmesi koşuluna bağlı bir performans ödemesi olduğunu, davacı şirketçe müvekkili şirkete gönderilen … ve … seri no lu faturaların sözleşmeye ve ticari çalışma prensiplerine aykırı olarak tanzim edildiğini, bu faturalara itiraz edilerek iade edildiğini, sözleşmede işin toplam maliyeti ve hak ediş tutarının 3.000,000,00 TL olarak kararlaştırıldığını, ilgili tutarın tamamının herhangi bir gecikmeye mahal vermeksizin davacı şirkete ödendiğini savunarak davanın reddine ve davacı aleyhinde kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davaya konu olan işte meydana gelen gecikmenin parke yapım işini üstlenen dava dışı … San. A.Ş.’ nin parke montajı işinden kaynaklandığı, bu hususta taşeron firmanın bir kusurunun bulunmadığı, bu durumun sözleşmenin 8.1.madde hükmünde düzenlenen mücbir sebeplerden olmadığı, bu nedenle 3 gün içinde iş sahibine bildirim yükümlülüğü olduğu yönündeki düzenlemenin somut olaydaki hukuki sorunda uygulama kabiliyetini haiz olmadığı ve bilirkişi raporunun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu ve davalının itirazında haksız olduğu gerekçesiyle, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe yönelik itirazının davacının dava talebi ile bağlı kalınarak kısmen iptaline, takibin 345.293,40 TL üzerinden devamına, bu bedele takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, icra inkar tazminatının ise koşulları bulunmadığı nedenle yerinde görülmeyip reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesiyle,taraflar arasında, icra takip tarihinden önce yapılan yazışmalarda ve davalı borçlu şirketin keşide ettiği ihtarnamede son hak ediş sebebi ile müvekkili şirketin alacağının 295.188,24 TL. olduğunun açık bir şekilde belirtildiğini, önceki dönemden devir eden cari hesap alacağının 22.670,22 TL olduğunun tarafların hesap ekstreleri ile sabit olmasına rağmen , icra takibine vaki itiraz dilekçesi ile müvekkili şirkete mevcut borcunun 273.963,55 TL olduğunu beyan edip bu tutardan fazlasına itiraz ettiğini, dolayısı ile davalı borçlu şirketin itirazının ( 317.858,46 – 273.963,55 = ) 43.894,91 TL’ sinin davalı borçlu şirketin yazılı beyanlarındaki ve keşide ettiği ihtarnamesindeki kabul beyanına tamamen aykırı olduğunu, müvekkili şirketin KDV dahil 228.800,00 TL tutarlı faturayı keşide etmesinin haklı olduğunu, netice itibarı ile davalı borçlu şirketin kötü niyetle icra takibine itiraz ettiğinin dosya içeriği ile sabit olmasına ve icra takibinin dayanağının müvekkili şirket tarafından keşide olunan faturalar olmasına, icra takibinin faturaya dayalı olmasına ve davalı borçlu şirketin icra takibine vaki itirazının haksız olduğunun mahkemece kabul edilip, itirazının iptaline karar verilmesine rağmen icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davacı taşeronun, imalat meydana getirme ve süresinde, ayıpsız şekilde teslim etme yükümlülüğünü taşeron sözleşmesine uygun şekilde ifa etmediğini, bu hali ile davacının bonus bedeline hak kazanmamış iken aksi yönde hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, gerek kök ve gerekse ek bilirkişi raporu hükme esas alınmayacak nitelikte ve birbiriyle çelişmekte olup; itirazlarının reddi sureti ile ek rapor doğrultusunda hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, mahkemece uyuşmazlık hakkında hüküm tesis edilerken eksik hüküm tesis edildiğini ve uyuşmazlığın münhasıran mahkeme tarafından aydınlatılması gereken kısımları hakkında hüküm tesis etmeden gerekçeli kararını oluşturduğunu, ayrıca dosya içerisinde yer alan geçici kabul tutanağı başta olmak üzere kesin delilller göz ardı edilerek sadece davacının tek yanlı beyanlarına itibar edilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türü olan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Taraflar arasında davalı şirketin yapımını yüklendiği …e projesindeki bağımsız bölümlerin ve ortak alanların kapı, süpürgelik, vestiyer, çamaşırlık, şaft kapakları ve asansör holü ahşap kaplamaları imalat ve montajının davacı taşeron şirket tarafından yapılması konusunda 21/02/2014 tarihli yapım işleri sözleşmesi akdedilmiştir. Sözleşmenin 5.5 maddesinde; “taşeron tarafından tüm imalatların zamanında ve eksiksiz teslim edilmesi ve işverenin onayı alınması durumunda işveren bonus olarak 200.000,00 TL ödeyecektir ” şeklinde düzenleme mevcuttur. Sözleşmenin 7.3.1 maddesinde, imalatların tamamlanma tarihi en geç 15/06/2014 olarak belirlenmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili olarak 5 adet ara hakediş düzenlendiği ve taraflarca onaylandığı görülmektedir. Davacıya 1 nolu hakediş ile 814.614,20 TL, 2 nolu hakediş ile 1.160.612,46 TL, 3 nolu hakediş ile 379.713,64 TL, 4 nolu hakediş ile 7315.811,29 TL ve 5 nolu hakediş ile 72.986,24TL olmak üzere toplam 2.743.737,83 TL ödeme yapılmıştır. Sözleşme içeriği işlerle ilgili olan 6 nolu 31/12/2014 tarihli, 295.188,24TL’lik kesin hakedişte davalı tarafça davacının hakedişinden toplam 65.685,79 TL’lik kesinti yapılmıştır. Bu kesintiler; KDV tevfikatı 11.009,72 TL, güvenlik+ sağlık hizmet bedeli 1.403,76 TL, şantiye kesintileri 35.551,76 TL, diğer imalatlara verilen zarar kesintisi 14.020,14 TL ve şantiye All Risk sigorta kesintisi 5.700,41 TL’dir.Davacı bu kesintilerden güvenlik+ sağlık hizmet bedeli 1.403,76 TL, şantiye kesintileri 35.551,76 TL ve diğer imalatlara verilen zarar kesintisi 14.020,14 TL toplamı 48.975,66 TL ile önceki hakedişlerden ödenmeyen bakiye iş bedeli alacağı ve bonus bedelinin tahsili için dava konusu icra takibini yapmıştır. Davalı ise, işin geç ve eksik teslim edildiğini belirterek icra dosyasına kısmi itiraz dilekçesi sunmuş, ancak gerek icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde gerekse cevap dilekçesinde, itiraz ve kabul ettiği kalemlerin neler olduğunu açıklamamış, mahkemece de bu hususlar açıklattırılmamıştır. Mahkemece aldırılan ve inşaat mühendisi …, mimar …, mali müşavir … ve hukukçu … tarafından hazırlanan 21/11/2016tarihli bilirkişi kurul raporunda; davaya konu olan yapım işinde ihtilaf konusunun 200.00,00 TL tutarlı bonusun ödenmemesi ve sözleşme içeriği işlerle ilgili düzenlenen kesin hesapta kesilen kesinti tutarları hususunu kapsadığı, dava konusu yapım işi ile ilgili olarak taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.5 maddesinde; “taşeron tarafından tüm imalatların zamanında ve eksiksiz teslim edilmesi ve işverenin onayı alınması durumunda işveren bonus olarak 200.000,00 TL ödeyecektir ” şeklinde düzenlendiğini, bahse konu işe ait düzenlenen ve taraflarca onaylanan 01/12/2014 tarihli geçici kabul belgesi ekinde 2 sayfadan oluşan listede; 45×2= 90 adet kusurlu ve eksik işler tespit edildiği, tespit edilen imalatlara ilişkin kusur ve eksikliklerin 87 adedinde çizikler, ayarsızlıklar, zedelenmeler ve çok az ahşap imalatta kırıklar vb. olduğu, 1 adet 33 nolu daire yanı koridor ahşap taç yan pervazının, 1 adet şaft kapağı olmadığı şeklinde tespitler yapıldığı, tespit listesinde yer alan 90 adet işin, 87 adedinin kusurlu, 3 adedinin ise eksiklik olduğu, her yapım işinin iş teslimi aşamasında bu tip kusurların bulunmasının işin doğasında olduğu, bu 87 adet kusurun imalatlarda tespit edildiği için eksik iş olarak nitelendirilemeyeceği, bunların açık ayıp olduğu, kalan 3 adet eksikliğin bedeli de göz önüne alındığında, iş hacmi 3.000.000,00 TL üzerinde olan bu denli büyük bir işte yok denecek bir miktar teşkil ettiği, bu bağlamda davaya konu işin 01/12/2014 geçici kabul tarihi itibariyle tamamlanmış olarak ancak önemsiz ve açık ayıplar ile önemsiz eksiklerle teslim edildiği , parke yapım işini üstlenen … San. AŞ’ nin gönderdiği 19/04/2016 tarihli yazıda; “parke imalatı uygulanmasına 18/04/2016 tarihinde başlanıldığı, parkelerin tamamının 19/06/2014 tarihi itibariyle şantiyeye indirildiği, bu tarihten sonraki irsaliyelerin onarım ve tadilatlarla ilgili olduğu ” şeklinde beyanda bulunulduğu, 19/06/2014 tarihinden sonra proje alanına gönderilen ve dosyaya sunulan … San. AŞ’ ye ait sevk irsaliyelerinde, değişik ebatlarda toplam 1.933.000 adet parkenin gönderildiğinin anlaşıldığı , bu miktardaki parkenin onarım ve tadilat ile ilgili olduğu yönündeki beyanın inandırıcı olmadığı, bu miktardaki parkenin ancak inşaat bünyesinde yapılacak imalat için kullanılacağının aşikar olduğu,geçici kabul işlemlerinin başladığı 01/12/2014 tarihi ile sözleşme içeriği işlerle ile ilgili kesin hesabın düzenlendiği 31/12/2014 tarihi göz önüne alındığında 17/12/2104 tarih, … sıra nolu sevk irsaliyesinde gönderilen 10.000 paket parkenin onarım ve imalatlarda kullanıldığı, sözleşme kapsamında olan daire iç kapıları ile ahşap süpürgeliklerin montajınabaşlanabilmesi için öncelikle sözleşme dışı olan parke imalatlarının tamamlanması gerektiği, 15/06/2014 olarak öngörülen iş bitim süresinin uzamasının sebebinin, parke sevk irsaliye tarihlerinden anlaşılacağı üzere, parke imalatlarının uzamasından kaynaklandığı, dolayısıyla işin uzamasının davacı yüklenici firmadan kaynaklanmadığı, parke imalatlarının uzaması nedeniyle yüklenicinin borcun ifasında geçici maddi imkansızlığa uğradığı, iş sahibinin parke imalatlarının uzaması nedeniyle alacaklının temerrüdüne düştüğü, dosya kapsamında işin devamı sürecinde davalı firma tarafından işin gecikmesi ile ilgili taşeron firmaya ihtarda bulunmadığı ve sözleşmenin ilgili maddesi uyarınca davalı tarafça düzenlenen kesin hesapta gecikme cezası uygulamadığının görüldüğü, bu itibarla davacı taşeron firmanın işi zamanında tamamladığı ve sözleşme gereği ödenmesi öngörülen KDV dahil 228.800,00 TL tutarlı bonus bedelini talep edebileceği belirtilmiştir. Devamında davacı tarafça itiraz edilen, güvenlik+ sağlık hizmet bedeli 1.403,76 TL, şantiye kesintileri 35.551,76 TL ve diğer imalatlara verilen zarar kesintisi 14.020,14 TL toplamı 48.975,66 TL kesintinin sözleşmeye uygun olduğu, dava dilekçesinde taraflarca tutanak altına alınan işler bedelinden 6 nolu kesin hakediş tablosunda 4.796,00 TL indirim yapıldığı iddiası ile ilgili olarak kesin hesap tetkikinde herhangi bir kesinti kaydına rastlanmadığı, sonuç olarak davacının kesin hesap alacağının; 200.000,00 TL bonus bedeli, 36.000,00 TL %18 KDV = 236.000,00 TL- 7.200,00 TL KDV tevfikatı = 228.800,00 TL olduğu, sözleşme içeriği işler ile ilgili düzenlenen 31/12/2014 tarihli, 6 nolu kesin kesin hesap alacağının KDV dahil 295.188,24 TL, davacı taşeron firmanın sosyal tesis kapılarına ilişkin düzenlediği 31/12/2014 tarihli, 1 nolu kesin hesap alacağının KDV dahil 13.236,08 TL olduğu bu konuda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davacı firmanın önceki hak edişlerinden ödenmeyen cari hesap bakiye alacağının 22.670,22 TL olduğu, bu belirlemelere göre davacı taşeronun alacağının 228.800,00 TL+295.188,24 TL +13.236,08 TL + 22.670,22 TL olmak üzere toplam 559.894,54 TL olduğu belirtilmiştir. Aynı kurul tarafından hazırlanan 18/12/2017 tarihli ek raporda; davaya konu işte meydana gelen gecikmenin parke yapımı işini üstlenen dava dışı şirketin parke montajı işinden kaynaklandığı, bu hususta davacı taşeronun bir kusurunun bulunmadığı, davacı firmanın işi zamanında tamamladığı ve sözleşme gereği ödenmesi ön görülen KDV dahil 228.000,00 TL tutarlı bonus bedelini talep edebileceği, sosyal tesis kapılarına ilişkin düzenlenen 31/12/2014 tarih,1 nolu kesin hesap alacağının KDV dahil 13.236,08 TL,KDV dahil 14.020,14 TL tutarlı zararın davalı yanca kanıtlanamaması halinde sözleşme içeriği işlerle ilgili düzenlenen 31/12/2014 tarihli,6 nolu kesin hesap alacağının KDV dahil 362,089,32 TL , KDV dahil 14.020,14 TL tutarlı zararın davalı yanca kanıtlanması halinde sözleşme içeriği işlerle ilgili düzenlenen 31/12/2014 tarihli, 6 nolu kesin hesap alacağının KDV dahil 348,069,18 TL olduğu, davacı firmanın önceki hakedişlerinden ödenmeyen cari hesap bakiye alacağının 22.670,22 TL olduğu, bu itibarla;KDV dahil 14.020,14 TL tutarlı zararın davalı yanca kanıtlanamaması halinde, davacının alacağının KDV dahil toplam ( 228.800,00 TL+ 348.069,18 TL +13.236,08 TL+ 22.670,22 TL) 612.775,48 TL, KDV dahil 14.020,14 TL tutarlı zararın davalı yanca kanıtlanamaması halinde, davacının alacağının KDV dahil toplam ( 228.800,00 TL+ 362.089,32 TL +13.236,08 TL+ 22.670,22 TL) 626.795,62 TL olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir.Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; bilirkişi kök ve ek raporunda yapılan hesaplamaların çelişkili olup, hesaplama açılımlarına ve farklılığın nedenlerine yer verilmediği, ayrıca iki hesaplamada da takipte kesinleşerek ödenen 273.963,55 TL lik tutara açıkça yer verilmediğinden hesaplamanın denetlenebilir ve anlaşılabilir olmadığı anlaşılmaktadır.Sözleşmenin 11.1.5.maddesi uyarınca taşeron namı ve hesabına 3.kişilere yapılan ödemelerin hakedişlerden kesilebileceği düzenlenmiştir. Bu maddede bahsedilen ve kesin hakediş aşamasında yansıtılan bu tutarlar, SGK kesintileri, şantiye harcamaları, all risk sigorta bedelleri, şantiyede taşeron çalışanlarına verilen sağlık giderleri ve diğer kalemlerden oluşmaktadır. 6 nolu hakedişten önceki 5 tane hakedişte bu kesintiler yapılmıştır. Hakedişler iki tarafça da imzalanmıştır. 6 nolu hakedişte de kesintiler yapılmış ise de, kök rapordaki haklı bulunan kesintiler ile ek rapordaki haklı bulunan kesintiler farklıdır. Ayrıca, ek raporda imalatlara verilen 14.020,00TL lik zararın davalı tarafça ispatlanabilip ispatlanamayacağına göre ihtimalli bir değerlendirme yapılmasına rağmen, mahkemece bu husus tartışılmadan doğrudan icra takip talebindeki miktar olan 345.293,00 TL üzerinden takibin devamına karar verilmesi nedeniyle alacak kalemlerinin denetlenmesi mümkün olamadığından mahkemenin bu yöndeki kabulü hatalı olmuştur.Bunun yanında; sözleşme gereğince işin en geç 15/06/2014 tarihinde tamamlanması gerekirken 01/12/2014 tarihinde tamamlanmasının nedeninin, parke yapım işini üstlenen dava dışı …. A.Ş.’ nin parke montajı işini zamanında yapmaması olduğunu belirtmiş, mahkemece de bilirkişi kurul raporu doğrultusunda 1.933 adet parke döşemenin onarım amaçlı olduğu, işteki gecikmenin … San. A.Ş.’ den kaynaklandığı, bu hususta davacı taşeron firmanın bir kusurunun bulunmadığı belirtilerek davacı şirketin bonus bedeline hak kazandığı kabul edilmiş ise de; davacı şirketçe imzalanarak kabul edilen 89 kalem eksiklik ve hatalı imalatın giderilip giderilmediği ve bu eksiklik ve ayıplara rağmen işin tamamlandığının kabul edilebilir olup olmadığı, bu tespitler ışığında sözleşmenin 5.maddesi gereğince davacının bonus ödemesine hak kazanıp kazanmadığı hususunun tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi de isabetsiz olmuştur.Bu nedenlerle; mahkemece yapılacak iş, öncelikle davacının talep ettiği alacak kalemleri ile davalının itiraz ve kabul ettiği alacak kalemleri ve kesintilerin açıklattırılması, davalının belirttiği, eksik ve ayıplı imalatların davacı tarafça giderilip giderilmediği ile bu kapsamda işin sözleşmenin 5.maddesi gereğince süresinde teslim edildiğinin kabul edilip edilemeyeceğinin tespiti ile bu tespit doğrultusunda davacının bonus ödemesine hak kazanıp kazanmadığı hususlarında aynı bilirkişi kurulundan ek rapor aldırılıp, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar vermekten ibarettir.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine, davacı vekilinin icra inkar tazminatına yönelik istinaf talebinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜNE, 2-İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/04/2018 tarih, 2015/688 Esas, 2018/342 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davacı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,4-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 5-Taraflarca yatırılan istinaf karar harçlarının istek halinde yatırana İADESİNE,6-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,7-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 22/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.