Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1593 E. 2021/326 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1593
KARAR NO : 2021/326
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/04/2018
NUMARASI : 2014/1091 Esas, 2018/459 Karar
DAVANIN KONU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 17/02/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 20/08/2011 tarihli proje yapım sözleşmesi uyarınca davacının vereceği hizmet bedelinin 200.000 TL+KDV olarak belirlendiğini, davacı şirketin sözleşme gereği avan ve uygulama projesini çizmekle edimini yerine getirdiğini, sözlemeye göre ruhsat alma yükümlülüğünün davalıda bulunduğunu, çizmiş oldukları Mimari … Proje ve Mimari Uygulama Projesinin imar durumuna uygun olduğunun Kozlu Belediyesince onaylandığını, davacı şirketin edimlerini tam olarak yerine getirmesine karşın davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinden, sözleşmeden kaynaklanan alacağını talep hakkı doğduğunu, davacının 01/04/2012 tarihli 106.200 TL bedelli faturayı düzenleyerek davalıya gönderdiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmede İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını belirterek itirazın iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın süresinde açılmadığını, davacının sözleşmenin şartlarını yerine getirmediğini, şirket ortaklarına 2011 yılının Aralık ayında 100.000,00 TL ödediğini, 01/04/2012 tarihinde gönderilen faturanın bu ödemeye ilişkin olduğunu düşünerek teslim aldıklarını, ancak muhasebecinin uyarması ile faturanın 2. istihkak olduğunu öğrenmesi üzerine davacı firma yetkilileri ile görüşmelerinin olumsuz olması nedeniyle sehven ticari defterlere işlenen faturayı iptal ederek Zonguldak …Noterliğinin 13/08/2012 tarih ve … yevmiye ile faturanın sözleşmenin feshedildiğini belirterek iade ettiğini, davacı firma tarafından kendilerine yapılan ilk ödemenin faturasının halen tebliğ edilmediğini, sözleşmenin 5.maddesi gereğince taraflar arasındaki sözleşmenin ruhsata esas mimari projenin onaylanması halinde tamamlanmış sayılacağını, imar durumunda yapılan değişiklik nedeniyle mimari projeye dayanılarak ruhsat alınmasının mümkün olmadığını, davacı tarafça imar değişikliğinden sonra imara uygun yeni bir mimari proje sunmadığından edimini yerine getirmediğini, mimari projenin onaylandığı varsayılsa bile sözleşmenin 4.maddesi gereğince ruhsat alımı gerçekleşmediğinden davacının ücret talep hakkının bulunmadığını, davacının icra takibinde sözleşme ücretinin tamamının değil II.hakedişi talep etmekle kendisine daha önce ödeme yapıldığını kabul ettiğini, davacının kusurlu davranışları nedeniyle ruhsat alımının gerçekleştirilemediğini belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkemece; hükme esas alınan rapora göre, işin taraflar arasında imzalanan sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde yapılmadığı, davalı tarafından yapılması taahhüt edilen Mimari … Projenin Alan Hesabı-A-A Kesiti ve Kat Planları birbirleriyle uyumsuz olup, projenin hatalı olduğu, sözleşme gereği yüklenici tarafından hazırlanması gereken diğer 1/50 ölçekli mimari uygulama projesinin ise bulunmadığı, bu durumda davalı firma tarafından yapılması gereken işin, eksik ve kusurlu olarak ifa edildiği, ancak vaziyet planı, kat planları ve cephe tasarımının avan proje bazında yapılmış olması nedenleriyle mimari ön tasarım hizmeti olarak yapılan işin karşılığının 40.000,00 TL + KDV olmak üzere 47.200,00 TL olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile bu miktar üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.İstinaf yoluna başvuran davalı vekili; sözleşmenin 4. maddesi gereği alacağın vadesinin ruhsat alım tarihi olarak kararlaştırıldığını, ruhsat alma yetkisinin müvekkilinde olmadığını, arsanın tahsis edildiği Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait olduğu ve eksiklikler nedeniyle ruhsat alınamadığını, ruhsat alınmadan sözleşmede kararlaştırılan bedel yönünden borcun muaccel hale gelmeyeceğini, icra takibinin borcun ifası için öngörülen ruhsat alım şartı yerine gelmeden başlatıldığını, bilirkişi raporları ile davacı tarafından yapılması gereken işin eksik ve kusurlu olduğunun nitelendirildiğini; Yargıtay kararlarına göre kaçak inşaatın imar mevzuatına uygun hale getirilmesinin mümkün olup olmayacağının tespit edilmesi ve binanın hiçbir şekilde ruhsata bağlanmasının mümkün olmayacağının anlaşılması halinde, yıkılması gereken binanın ekonomik değerinin de olmadığı gözetilerek imalat bedeline ilişkin davanın reddi gerektiğinin belirtildiğini, davacının davasını ispata elverişli deliller sunamadığını, dava şartlarının oluşmadığını, delillerinin ve yazılı itirazların değerlendirilmediğini belirterek, eksik inceleme neticesinde verilen kararın kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.Davacı, eser sözleşmesi gereğince üstlendiği edimi tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiği halde, davalının sözleşmeyi haksız feshettiğini, bakiye iş bedelinin davalı tarafça ödenmediğini, ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş; davalı ise, imar durumunda yapılan değişiklik nedeniyle mimari projeye dayanılarak ruhsat alınmasının mümkün olmadığını, davacı tarafça imar değişikliğinden sonra imara uygun yeni bir mimari proje sunmadığından yüklenicinin edimini yerine getirmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasında, sözleşmenin varlığı ve içeriği konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, davacı yüklenici tarafından çizilen avan ve uygulama projesinin sözleşmede belirlenen şartlar dahilinde yapılıp yapılmadığı, eksik yapılmış ise talep edilebilecek alacağın varlığı noktalarında toplanmaktadır.İstanbul …. İcra Müdürlüğününün … takip sayılı dosyası ile davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine 01/10/2012 tarihinde 106.200 TL asıl alacak ve 4.540.05 TL işlemiş faiz toplamı 110.740.05 TL 01/04/2012 tarihli fatura alacağı için başlatılan takibe davalının yetki ve borca itirazı üzerine takibin durduğu, davacı tarafından toplam alacak üzerinden itirazın iptali davası açıldığı, mahkemece yetki itirazının ve hak düşürücü süre itirazının reddine karar verildiği, bu konuda istinaf bulunmadığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında akdedilen 20/08/2011 tarihli sözleşmenin, mimari proje çizimi için düzenlendiği, iş bedelinin 200.000 +KDV götürü bedelli olduğu, 4. maddesinde “Ruhsat alım tarihi itibariyle veya işveren ile yüklenicinin proje içerisinde birlikte karar vereceği daireye karşılık yükleniciye ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” 5.maddesi “tarafların imzası ile başlar, mimari uygulama projelerin ruhsata esas teslimine kadar devam eder.” hükmünün düzenlendiği ve davalı tarafından davacıya gönderilen Zonguldak ….Noterliğinin 13/08/2012 tarih ve … nolu ihtarname ile 106.200 TL iade faturasının gönderildiği ve 20/08/2011 tarihli sözleşmenin feshedildiğini ihtar ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi rapor ve ek raporunda, yüklenici tarafından yapılması taahhüt edilen Mimari … Projenin hazırlandığı, ancak hazırlanan … projede Alan Hesabı-A-A Kesiti ve Kat Planları birbirleriyle uyumsuz olup, projenin hatalı olduğu, projenin ilgili belediyesi tarafından imar durumuna uygun görülerek ilgili müdürlüklerince imzalandığı, ancak avan projenin Başkanlık makamının onayına sunulmadığı, sözleşme gereği yüklenici tarafından hazırlanması gereken diğer 1/50 ölçekli mimari uygulama projesinin ise bulunmadığı belirlenerek yüklenici firma tarafından yapılması gereken işin, eksik ve kusurlu olarak ifa edilmesi nedenleriyle mimari ön tasarım hizmeti olarak yapılan işin karşılığının 40.000 TL+KDV olarak 47.200 TL takdir edildiği belirlenmiş ve mahkemece bu miktar esas alınarak karar verilmiştir.Yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi, işin sözleşmeye, fen ve teknik kurallarına ve amacına uygun olarak tamamlanıp iş sahibine teslim edilmesi koşuluna bağlıdır. Tarafların kabulünde olan sözleşmede iş bedeli, götürü bedel olarak belirlenmiştir. Götürü bedelli eser sözleşmelerinde, yüklenicinin talep edebileceği alacağın veya iş sahibinin fazla ödemesi bulunup bulunmadığının belirlenebilmesi için, sözleşmeyle yapımı kararlaştırılan işin tamamı 100 birim kabul edilerek, eksik ve ayıplı işler düşüldükten sonra yüklenici tarafından tamamlanan kısmın işin tamamına olan fiziki oranı (% olarak) bulunup, belirlenen bu oran toplam götürü iş bedeline oranlanmak suretiyle yüklenicinin hakettiği iş bedelinin parasal miktarı hesaplanarak, iş sahibinin yaptığı kanıtlanan ödemelerin de mahsubundan sonra yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağı kalıp kalmadığı belirlenmelidir.Yukarıda yapılan açıklamalar ve belirtilen ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, yüklenici tarafından yapılan … Projenin imar mevzuatına uygun olup olmadığının değerlendirilmesi, bilirkişinin tespit ettiği eksik ve ayıplı işler de dikkate alınarak gerçekleştirilen imalatın işin tamamına göre fiziki oranı bulunarak bu orana sözleşmede kararlaştırılan KDV dahil götürü iş bedeli uygulanarak yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin hesabı konusunda bilirkişiden alınacak ek raporla hesaplattırılıp kanıtlanan veya ihtilafsız olan ödemeler de düşülerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen hususlar üzerinde durulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi yerinde olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2018 tarih, 2014/1091 esas, 2018/459 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 17/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.