Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1519 E. 2018/1160 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1519
KARAR NO : 2018/1160
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/03/2018
NUMARASI : 2014/444 Esas, 2018/171 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 25/09/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, davalıya ait konutta mimari ve dekorasyon projelerinin hazırlanması ve uygulanmasını konu alan eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bedelin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı, icra inkar tazminatı talebine yönelik olup, mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.
Taraflar arasında proje çizimi ve uygulamasına ilişkin eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ihtilafsız olup, davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Davaya dayanak sözleşme gerçek kişi davalının konutunda bir kısım işlerin yapılmasına yönelik olup davalı tüketici konumundadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. 6100 sayılı HMK ‘nın 1.maddesi gereğince de görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemesince de re’sen dikkate alınmak zorundadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında dosyanın incelenmesinde taraflar arasındaki akdi ilişki davalıya ait konutta proje ypımı ve uygulamasını konu alan eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, TTK ‘da Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğine ilişkin özel bir düzenleme bulunmamaktadır.
Dava, 10.12.2013 tarihinde açılmış olması nedeniyle Tüketici Mahkemeleri dava tarihinde görevli olmadığından genel hükümler çerçevesinde dava konusu uyuşmazlığa ilişkin görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.
Açıklanan nedenlerle mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekir iken esas hakkında hüküm kurulması doğru olmamış, davalı vekilinin diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin açıklanan nedenlerle mahal mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın görevsizlik kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2018 gün, 2014/444 Esas, 2018/171 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Dosyanın Dairemiz kararın uyarınca görevsizlik kararı verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25/09/2018