Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/1002 E. 2018/857 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1002
KARAR NO : 2018/857
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2018 (istinafa konu ara karar tarihi)
NUMARASI : 2018/165 Esas, (derdest)
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
TALEP KONUSU : İhtiyati tedbir
KARAR TARİHİ : 26/06/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen ara karara karşı davacı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde taraflar arasında imzalanan dava dilekçesine ekli iş sözleşmesi gereğince müvekkili şirketin davacıya avans olarak 6000 TL + KDV tutarında 6 ay vadeli çek vereceğini, davalının edimlerini yerine getirmesinin ardından da 6500 TL + KDV tutarında 6 ay vadeli bir çek daha verilerek ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını ve sözleşmede kararlaştırılan ödeme şekline binaen davacı müvekkili tarafından ekte sureti sunulan .. Bankası Ümraniye Ticari Şubesi… IBAN numaralı hesabından verilmiş, 09.08.2017 keşide tarihli ve 24.03.2018 tarihi vadeli 7.080,00 TL bedelli çekin keşide edilerek avans niteliğinde davalıya verildiğini, davalının, sözleşmede kararlaştırılan 20 günlük iş teslimat süresine uymayarak kendisine yüklenen edimi yerine getirmediğini, sözleşmenin 5. Maddesi uyarınca 30 günden fazla sürede teslim edilmemesi halinde müvekkili şirketin sözleşmeyi fesih hakkı bulunduğunu, ayrıca yine aynı madde hükmü gereği davalının avans niteliğinde kendisine verilen çeki işlemsiz ve tahsilatsız geri vermesi gerektiğini, çek karşılığı iş yapılmamış olduğundan avans niteliğinde verilen çek sebebi ile müvekkilinin borçlu olmadığını belirterek müvekkili şirketin davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, yargılama sonuna kadar dava konusu çekin ödenmemesi için teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tensip tutanağı 11 nolu ara kararında davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin yaklaşık ispat koşulları oluşmadığından reddine karar vermiştir.
İlk derece mahkemesi tedbir talebinin reddine dair ayrıca gerekçeli ara karar yazmamıştır.
Bu karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurarak, tensip zaptı 11 nolu ara karar doğrultusunda; dava konusu çek üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine dair kararın kaldırılarak talepleri gibi ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Bilindiği gibi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141. maddesinde bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde ise, mahkeme kararında tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler, hüküm sonucu, varsa kanun yolları ve süresi, hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzaları ve gerekçeli kararın yazıldığı tarihin yer alması; ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ayrıca özellikle HMK.’nın 391. Maddesinin 2. Fıkrası a,b,c,ç bendlerindeki düzenlemeye göre,ihtiyati tedbir talep edenin, varsa kanuni temsilcisi ve vekilinin ve karşı tarafın adı, soyadı ve yerleşim yeri ile talep edenin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası,tedbirin, açık ve somut olarak hangi sebebe ve delillere dayandığı, tereddüde yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiği,talepte bulunanın, ne tutarda ve ne türde bir teminat göstereceğinin yazılacağı açıkça belirtilmiştir.
Tüm bu nedenlerle, yerel mahkemenin istinaf incelemesine konu 16/02/2018 tarihli tensip ile verdiği ara kararının “ayrı bir gerekçeli karar” şeklinde yazılarak, gerekçeli kararın taraflara tebliği ile, sonucuna göre usuli işlemlerin tamamlanması için dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Yukarıda açıklanan eksikliklerin tamamlanması için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda KESİN olmak üzere 26/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.