Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/952 E. 2018/769 K. 05.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/952
KARAR NO : 2018/769
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/05/2017
NUMARASI : 2015/1160 Esas, 2017/417 Karar,
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 05/06/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, tekstil ürünleri için etiket imali nedeniyle sözlü eser sözleşmesi ilişkisine dayalı cari hesaptan kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup; davacı şirket yüklenici, davalı şirket ise iş sahibidir.
Davacı yüklenici şirket vekili, ticari ilişkisinin bulunduğu davalı iş sahibi şirket tarafından tekstil ürünleri için verilen etiket siparişini müvekkili şirketin imal ederek teslim ettiği halde iş bedelinin ödenmediğini belirterek tahsili için yapılan takibe de davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı iş sahibi şirket vekili, davacı tarafa verilen siparişin müvekkiline geç teslim edildiğini, bu nedenle dava dışı şirket için imal edilen ve davacının ürettiği etiketlerin kullanıldığı şirkete geç teslim edildiğini ve bu şirket tarafından müvekkil şirkete kesilen reklamasyon faturası nedeniyle zarar gördüklerini, müvekkili şirketin de bu zarara sebep olan davacı şirkete reklamasyon faturası kestiğini, davacıya borçlarının bulunmadığını bilakis alacaklarının olduğunu belirterek davanın reddi talep etmiştir.
Mahkemece, tanık beyanları ve bilirkişi görüşü dikkate alınarak, siparişlerin davacı tarafından süresinde teslim edildiğini, birbirini teyit eden taraf ticari defterlerine göre davacı alacağının 18.289,04-TL olduğunu belirtilerek davanın kısmen kabulü ile takibin 18.289,04-TL üzerinden devamına ve icra inkar tazminat talebinin de kabulüne dair verilen karar davalı iş sahibi şirket vekilince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.
Davalı iş sahibi şirket vekili istinaf talebinde özetle; dosya kapsamından siparişlerin geç teslim edildiği anlaşıldığı halde aksi yöndeki kabulün hatalı olduğunu, alacak likit olmadığı halde, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedildiğini, müvekkili lehine hükmedilen vekalet ücretinin de yasal olmadığını, davacıya borçlarının bulunmadığını bilakis alacaklı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tekstil ürünlerinde kullanılan dava ve siparişe konu etiketlerin davalı iş sahibi şirkete geç teslim edilip edilmediği noktasında olup, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayıp, sipariş üzerine kurulu sözlü eser sözleşmesi ilişkisinin bulunduğu tarafların kabulündedir. İmal edilecek ürünlerin teslim tarihi taraflarca belirlenmediği gibi, tanık olarak dinlenen davalı şirket yetkilisinin talefonla bildirdiği süre içerisinde de teslim edildiği ve genelde bu nitelik ve miktardaki ürünlerin 4-5 gün içerisinde de teslim edildiğinin anlaşılmasına göre bir gecikmeden söz edilemeyeceği, talep konusu alacak miktarı birbirini teyit eden taraf ticari defterleriyle belirli olup likit olduğu ve davada davalı lehine reddedilen miktar da dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinde de bir yanlışlık bulunmadığından usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olan mahkeme kararına karşı yapılan davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/05/2017 tarih ve 2015/1160 Esas, 2017/417 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.249,32-TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 312,33-TL harcın mahsubu ile bakiye 936,99-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 05/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.