Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/906 E. 2018/902 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/906
KARAR NO : 2018/902
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/02/2017
NUMARASI : 2014/451 Esas, 2017/101 Karar,
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 03/07/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 13/07/2010 tarihinde 666 sipariş nolu sözleşme düzenlendiğini, bu sözleşmeye göre davalı şirketin müvekkili şirkete soğutma ve izleme sistemleri, teçhizat ve makinelerinin teslimini, montajını, montaj malzemesiyle tesisi kurmak için diğer gerekli tüm çeşitli malzemelerin teslimine ve kendisine ilk ödemenin yapıldığı 15/07/2010 tarihinden itibaren 12 hafta içinde yerine getirmeyi üstlendiğini, taraflar arasında 13/07/2010 tarihinde yapılan bu sözleşmenin ayrılmaz parçası olan ek protokol No:1 çerçevesinde işin teslim tarihi, ödeme planı, ödeme şekil ve tarihlerinin revize edildiğini, ancak davalı şirketin üstlendiği işin büyük bir bölümünü sözleşmede öngörülen teslim koşullarına uygun olarak ifa etmediğini, yükümlülüklerini belirlenen teslim tarihlerinde yerine getirmediğini, işin bir kısmını da sözleşmede ayrıntılarıyla öngörülen kalite ve süreye tamamen aykırı bir biçimde gereği gibi ifa etmediğini, müvekkiline 2. el ve kullanılmış ürünleri teslim ettiğini, buna karşılık müvekkili şirketin kendi yükümlülüklerini tamamen ifa ettiğini, ek protokol no:1 çerçevesinde üstlendiği ödemeleri 15/07/2010 tarihinden başlayarak ödediğini, sözleşme hükümlerine aynen riayet ettiğini, davacı şirketin davaya konu olan et işleme tesisini kendi öz sermayesinden sağladığı maddi desteğin yanı sıra Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın kırsal kalkınma ihalesi hibe programı çerçevesinde Bakanlığa sunularak onaylanmış bulunan projesine istinaden faaliyete geçirmeyi hedeflediğini, davalı şirketin sözleşmede öngörülen işin teslim tarihinin revize edilmesine rağmen hiçbir yükümlülüğünü yerine getirmemesinin müvekkili açısından maddi ve manevi itibar kaybına neden olduğunu ve öngörülen 2. teslim tarihinin üzerinden de 4 aydan uzun bir zaman geçtikten sonra tesisin kurulumunu daha fazla geciktiremeyeceğinden davalı şirketten gelen malzemenin sayısı, niteliği, montaj edilen malzeme ile montaj edilmeyen malzemenin tespiti için Safranbolu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/6 D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını, tespit dosyasında yapılan keşif ve inceleme çerçevesinde düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda; tespite konu olan et işleme tesisinin, yapılması gerekli soğutma grupları ve tesisatı ile 04/08/2011 tarihine kadar yapılan iş miktarı karşılaştırıldığında, yapılan işin yaklaşık %35’inin tamamlanmış olduğunun belirtildiğini ve raporun ibraz edilmesinden sonra müvekkili şirketin et işleme tesisinin bir an önce kurulması amacıyla kalan işi kendi imkanlarıyla tamamlama yoluna gitmek zorunda kaldığını belirtmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat sebeplerine ilişkin olarak: taraflar arasında revize edilmiş olan ve ek protokol no:1’de yer alan ödeme planına uygun olarak tüm ödemelerini davalı şirkete yaptığını belirterek dava dilekçesinde ödeme tarihi, bedeli ve ödeme şekillerine açıklamış bu çerçevede davalıya yapmış olduğu ödemeler toplamının 374.901,6-TL olduğunu, davalı şirkete yapılan ödemelerin yanı sıra sözleşme ve ek protokolde davalı şirketin imalat ve teslimden doğan gecikmeleri için cezai şart hükümlerinin öngörüldüğünü, bu nedenle taraflar arasında yapılan sözleşme, ödeme belgeleri, bilirkişi raporu ile diğer tüm belgeler çerçevesinde müvekkili şirketin sözleşmeden doğan 375.000,00-TL maddi alacak tutarının cezai şartlara ilişkin hükümler de gözetilerek 16/03/2011 (taraflar arasında düzenlenen ek protokol no:1 başlıklı belgede belirtilen teslim tarihi 15/03/2011’dir) tarihinden itibaren avans faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davacı taraf manevi tazminat talebi yönünden ise, et işleme tesisinin kurulamamış ve faaliyete başlayamamış olmasından dolayı yaşanan her günlük gecikmenin ticari itibarını etkilediğinden ayrıca 20.000,00-TL manevi tazminatın 16/03/2011 tarihinden itibaren avans faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Dava dilekçesine ekli tespit raporu incelendiğinde, tespit tarihinin 04/08/2011 olduğu, bilirkişi kurulu raporunun sonuç bölümünde davacı şirkete ait et işleme tesisinin soğutma gruplarının ve tesisatının tamamlanmamış olduğu ve işin yaklaşık %35’inin tamamlanmış olduğu belirtilmiştir. (tespit dosyası dosya içerisinde mevcuttur)
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacı tarafın iddialarını kabul etmemiştir.
Yerel mahkeme istinaf incelemesine konu kararında; yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içereklerine ve tespit dosyasında düzenlenen bilirkişi raporuna göre, yapılan işin miktarının yaklaşık %35 olduğu, buna göre davacının, davalı/yükleniciye fazladan ödediği miktarın [373.410,00 TLx0,35=130.693,50 TL olarak hesaplandığı/373.410,00 TL-130,693,50=] 242.716,50 TL olduğu; davalı … Lojistik Limited Şirketi’nin Karabük Valiliği İl Tarım Müdürlüğü’nden olan alacaklarından 75.000,00 TL’lik bölümünü Beşiktaş …Noterliği’nin 29/11/2010 tarih ve … sayılı temlikname ile davacı şirket lehine temlik ettiği; 4.911,61 TL’lik bölümünü Üsküdar ….Noterliği’nin 01/02/2011 tarih ve 2940 sayılı temlikname ile temlik ettiği; aynı şekilde 73.303,08 TL için Üsküdar ….Noterliği’nin 01/02/2011 tarih ve ….sayılı temlikname ile temlik edildiği; … Şirketi’nin Karabük Valiliği İl Tarım Müdürlüğü’nden olan alacakları üzerine yaptığı temlik neticesinde 29/11/2010 tarihinde …i Bankası A.Ş kanalı ile 148.303,08 TL ve 6.679,79 TL olmak üzere toplam 154.982,87 TL’nin … hesaplarına aktarıldığının tespit edildiği; davalı/yüklenici şirketin iade borcunun yapılan temliklerde dikkate alındığında [242.716,50 TL-154.982,87 TL=] 87.733,63 TL olduğunun saptandığı; taraflar arasındaki esas ve ek sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın hukuki nitelik itibariyle ifa ile istenilebilen cezai şart türünde olduğu; davacı/iş sahibi tarafından taraflar arasındaki eser sözleşmesi feshedildiği ve sözleşmede feshe rağmen cezai şart talep edilebileceğine yönelik özel hüküm/şart bulunmadığı da dikkate alındığından davacının, sözleşmeye dayalı olarak cezai şart talep hakkını yitirildiği; bu nedenlerle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasının sübut bulduğundan 87.733,63 TL’nin 14/11/2011 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine; karar vermek gerektiğini,
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan manevi tazminat davasında; kural olarak sözleşmeye aykırılığın varlığının manevi tazminat isteminin kabulü için yeterli olmadığı; e.BK.m.98/TBK.114 uyarınca borçlu her kusurundan sorumlu olduğu; bu maddenin son fıkrası delaletiyle e.BK.m.49/TBK.m.58 uyarınca borçlunun sözleşmeye aykırı hareketinden dolayı şahsi menfaatleri haleldar olan kimse manevi zararının tazminini talep edebileceği; davacının tüzel kişi olduğu elem ve acı söz konusu olamayacağı da dikkate alınarak menfaatlerin halele uğratılması hükmünü tayin ederken de, objektif bir kriteryumun esas alınması gerektiği; davalının sözlemeye aykırılığı nedeniyle davacının manevi zarara uğradığına ilişkin/sektörde şöhret ve saygınlığının TMK. 24.maddesi anlamında zedeleyici nitelikte haksız eylemin bulunduğu davacı tarafından ispat edilemediği; bu nedenlerle, taraflar arasındaki manevi tazminat davasının sübut bulmadığından reddine; karar vermek gerektiğini belirterek davacı tarafından, davalı aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı tarafından, davalı aleyhine açılan alacak davasının kısmen kabulü ile, 87.733,63 TL’nin 14/11/2011 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar vermiştir.
Yerel mahkeme kararına karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin doğru ticari ünvanının … Tic.Ltd.Şti. olduğunu, bu durumun düzeltilmesini, davalı şirketin müvekkili şirkete yaptığı temlik neticesi ödemeleri yerel mahkemenin iade olarak değerlendirmesinin doğru olmadığını, davalı şirketin Karabük Valiliği İl Tarım Müdürlüğü’nden alacakları üzerine yaptığı temlik neticesinde müvekkili şirkete ödenen 154.982,87-TL’lik bedelin müvekkilinin maddi ve manevi zararlarını karşılamadığını, aksine işin nihai sonuçta davalı tarafından yapılamadığını ve bu gecikmenin başka zararların doğmasına neden olduğunu, davalı şirketin özel yükümlülüğüne aykırı hareketlerinin sözleşme bazında cezai şart ödemesini gerektirir nitelikte olduğunu, ayrıca manevi tazminat talebinin reddi yönünden de yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın maddi ve manevi talepleri yönünden kabulüne karar verilmesini belirtmiştir.
İstinaf incelemesine konu dava dosyasında yargılama aşamasında bilirkişi raporları alınmış olup, mali müşavir bilirkişiden alınan 20/03/2014 tarihli kök raporda davacı şirketin defterleri incelenmiş, bilirkişi raporunun sonuç bölümünde davacı şirketin noter tasdikli ticari defterlerinin incelenmesinde davalı şirkete toplam 373.410,00-TL ödeme yaptığının tespit edildiği, davalının yaptığı işin tespit dosyasındaki bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan rapora göre yaklaşık %35’inin tamamlandığının tespit edildiği göz önüne alınarak davacı tarafça yapılan toplam 373.410,00-TL ödeme üzerinden tamamlanmayan %65’lik kısma isabet eden bedel olan 242.716,50-TL’nin davacıya iade edilmesi gerektiğini ancak davalı şirketin yaptığı temlik neticesinde toplam 154.982,87-TL’nin … hesaplarına aktarıldığı tespit edildiğinden davalı şirketin borcunun temlik dikkate alındığında 87.733,63-TL olduğunu belirtmiştir.
Davacı vekili dosyaya sunduğu 17/04/2014 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde, müvekkili şirketin işin tamamlanmayan kısmı için bir başka firmayla anlaşmak zorunda kalarak öngörmediği bir masraf yükü altına girdiğini, davalının sözleşmeye aykırı tutumu nedeniyle ek ödeme borcu yükümlülüğü altına girdiğini, yarım kalan işin tamamlanması amacıyla ….Tic.Ltd.Şti. ile 09/08/2011 tarihinde sözleşme imzaladığını belirtmiş dilekçe ekinde bu sözleşmeyi ibraz etmiş müvekkili şirkete ek ödeme yükümlülüğü getiren bu durumun ek rapor alınmak suretiyle yine defterler incelenerek tespitini talep etmiştir.
Mali müşavir bilirkişi 15/10/2014 tarihli ek raporunda, davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesinde dava dışı … ile yapılan sözleşmeyle ilgili ticari defterlerde herhangi bir kayda rastlanmadığını belirtmiştir.
Dosya kapsamına göre davalı tarafın borç ihlali nedeniyle davacının kişilik değerlerinden birinin (ticari itibarının) zedelenmiş (ihlal edilmiş) olduğu hususunda dosyada delil ve belge mevcut olmadığından davacı tarafın manevi tazminat talebi yerinde görülmemiştir.
Mahkemece ödenen toplam bedel üzerinden, davalı yüklenicinin yapmış olduğu %35 imalat oranı esas alınarak, iş bedelinin belirlenmesi hatalı ise de, istinaf talebinde bulunan tarafın sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davanın dayanağı olan tespit dosyasında alınan bilirkişi raporu, yine yerel mahkemece yargılama sırasında yapılan bilirkişi incelemeleri sonucu alınan denetlenebilir raporlar, davacı tarafça dosyaya sunulan ödeme belgeleri ve diğer deliller, dosyaya gelen Karabük Valiliği Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yazı cevabı ekindeki belgeler ve tüm dosya kapsamı göre; ilk derece mahkemesinin kararı yerinde olup, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/02/2017 tarih ve 2014/451 Esas, 2017/101 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 4,50-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 03/07/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.