Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/889 E. 2018/582 K. 22.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/889
KARAR NO : 2018/582
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2017
NUMARASI : 2014/985 Esas, 2017/154 Karar,
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 22/05/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Taraflar arasındaki dava, davacıya ait evde tadilat yapım işi nedeniyle yazılı eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan, ödeme yapılmış olmasına rağmen davalı yüklenici tarafından bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan ve itiraz edilmemesi nedeniyle kesinleşen icra takip dosyasından borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin olup; davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.
Davalı alacaklı … tarafından, davacı borçlu … aleyhinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyası ile 06/08/2012 tarihli ve 14.700,00-TL bedelli bonoya dayalı olarak 6.500,00-TL asıl alacak 427,37-TL işlemiş faiz, 68,05-TL ihtiyati haciz mahkeme masrafı, 254,00-TL ihtiyati haciz avukatlık ücreti olmak üzere toplam 7.240,42-TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine dair haciz yolu ile takip başlattığı itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği görülmüştür.
Davacı vekili, sözleşme bedelinden daha fazla ödeme yapıldığını; davalı ise, 14.700,00-TL iş bedelinden 8.200,00-TL’sinin ödendiğini bakiye 6.500,00-TL’sinin ödenmediğini savunmuş; mahkemece, davacının borçlu olmadığını yemin dahil kesin delillerle ispatlanamadığını belirterek davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.
Somut olayda, sözleşmeye konu iş davacıya ait evde tadilat yapılması işi olup, davaya konu takip bonoya dayalı iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir. Davacı gerçek kişi olup, tacir olmadığından, tarafların tacir ve işin de her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığından söz edilemez. Her ne kadar mahkemece, davaya konu takip bonoya dayalı olup ve bononun da kambiyo senedi olarak Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan bulunması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesine yönelik davalı talebi reddedilmiş ise de, uyuşmazlığın senedin metninden kaynaklanan itiraz ve def’ilere ilişkin bulunmadığı hususu dikkate alınarak, bu durumda taraflar arasındaki temel ilişkiye bakılarak yapılacak nitelemeye göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. Aksi halde, kambiyo senedine bağlanmış her ihtilafta, ihtisas mahkemesi olan Ticaret Mahkemeleri görevli hale gelir ki, bu da ihtisas amaçlı göreve ilişkin düzenlemelere uygun düşmeyeceğinden kabul edilemez.
Görev, kamu düzeninden olup, ileri sürülmese de her aşamada kendiliğinden gözetilmelidir.
O halde, açıklanan nedenlerle dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde esas hakkında hüküm kurulmuş olması usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmadığından sair istinaf sebepleri incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılarak, dosyanın gereği için mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacı vekinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin usule ilişkin sebep nedeniyle KABULÜNE,
2-İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/02/2017 Tarih, 2014/985 Esas, 2017/154 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 22/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.