Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/280 E. 2018/44 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/280
KARAR NO : 2018/44
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2016
NUMARASI : 2014/1731 Esas, 2016/1145 Karar,
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 18/01/2018
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 05/02/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmalı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı davasında, baskı beton yapım işi nedeniyle faturaya bağlanan iş bedelinin tahsili talebinde bulunmuş, davalı iş sahibi savunmasında, işin ayıplı ve eksik yapıldığını, bu nedenle başka bir firmaya yaptırıldığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulü ile 17.328,46+KDV ile birlikte 10/06/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, her iki taraf karara karşı istinaf talebinde bulunmuştur.
Davacı taraf istinaf talebinde, davalı iş sahibinin işin eksik ve ayıplı yapıldığı iddiasına ilişkin savunmasını ispatlayamadığını, bu savunmanın ne zaman çekildiği belli olmayan fotoğraflarla kanıtlanamayacağını, nefaset oranı konusunda her iki bilirkişi raporları arasında farklılık bulunduğunu, ayıp ihbarının yapıldığı kabul edilse dahi açık ayıplar bakımından usulünce ve süresinde ayıp ihbarı yapılmadığından iş sahibinin eseri kabul etmiş sayılacağını davanın kısmen kabulüne göre kabul/red oranlarına göre yargılama giderleri yönünden hesaplamada hata yapıldığını ileri sürülerek, davanın kısmen reddine ilişkin hükmün kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı taraf istinaf talebinde, yapılan imalatın kabul edilmeyecek durumda olması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun yapıldığını, davalı iş sahibinin zarara uğradığını ileri sürerek kararın kaldırılması talep edilmiştir.
Dava, baskı beton yapım işi nedeniyle eser sözleşmesinden kaynaklanan ve faturaya bağlanan iş bedeli alacağının tahsili talebine ilişkin olup, davacı yüklenici, davalı şirket iş sahibidir.
Taraf vekillerinin istinaf talepleri, Dairemizce HMK’nın 356. maddesi hükmü uyarınca duruşmalı olarak incelenmiş ve yerel mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları arasında Nefaset Oranları açısından çelişki bulunduğundan bahisle çelişkinin giderilmesine yönelik yeni bir bilirkişi raporu alınmıştır.
Tarafların istinaf talepleri üzerine, Dairemizce yapılan duruşmalı incelemede yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ise de davacı vekiline buna ilişkin istinaf giderlerinin yatırılması yönünde çıkarılan ihtaratlı muhtıra tebliğ edildiği halde davacı tarafından istinaf giderlerine ilişkin herhangi bir ödemenin yapılmadığı, bilirkişi ücret ve giderlerin davalı tarafından yatırıldığı anlaşılmakla, HMK’nın 358/3 maddesi hükmü uyarınca, istinaf incelemesi sırasında davalı tarafından yatırılan masraflarla alınan bilirkişi raporu davacı lehine dikkate alınmamış, davacının istinaf talep tarihindeki mevcut duruma göre nefaset oranı %30 olarak kabulü ile hüküm kurulması gerekmiştir.
Davacı yüklenici KDV dahil 29.210,84-TL iş bedelinin tahsili istemiyle dava açmış, dava harcını da bu miktar üzerinden yatırmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporuyla yapılan imalatta %30 nefaset bedelinin indirilmesi gerektiği belirtilmiş, mahkemece de bu rapor esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak hükümde, dava açılırken harcı da yatırılarak KDV alacağının da tahsili talep edildiği halde mahkemece verilen kararda KDV’siz 17.328,46-TL’nin KDV ile birlikte tahsiline denilmek suretiyle hüküm kurulduğu görülmüştür.
Mahkemece, talep edilen KDV miktarının hesaplanarak alacağa dahil edilip hüküm kurulması gerekirken, KDV’nin alacağa dahil edilmemiş olması, alınması gereken harç ve buna ilişkin yargılama giderleri yönünden de sonuca etkili olduğu anlaşılmış olmakla hükmolunan alacağa ayrıca talep edilen ve harcı da yatırılan KDV’de eklenmek suretiyle yeniden hüküm kurulması gerekmiştir.
Sonuç olarak, yapılan tüm açıklamalar kapsamında davalı vekilinin istinaf talebinin reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin mevcut duruma göre kısmen kabulü ile HMK 353/1-b/2 maddesi hükmü uyarınca hükmün kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
A)1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE,
2-Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/11/2016 gün 2014/1731 Esas, 2016/1145 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 23.368,67-TL’nin 10/06/2014 temerrüt tarihinden avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN
1-Alınması gereken 1.596,31-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 498,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.097,46-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davacı tarafından yatırılan 498,85-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL başvurma harcı, 3,80-TL vekalet harcı, 138,00-TL tebligat ve posta gideri, 295,40-TL Keşif masrafı, 264,50-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 726,90-TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre takdiren 581,52-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 240,00-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.804,24 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN
1-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine iadesine,
2-Davalıdan alınması gereken 1.596,31-TL istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 296,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.300,31-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davacı tarafından yapılan 85,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 20,00-TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 105,70-TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açıldığından karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Dair davacı vekilin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı miktar yönünden HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 18/01/2018