Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1704 E. 2019/554 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1704
KARAR NO : 2019/554
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
NUMARASI : 2015/47 Esas, 2017/697 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 02/05/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Taraflar arasında görülen istinaf incelemesine konu alacak davası asıl davadan tefrik edilen karşı dava olup, asıl dava olan itirazın iptali davasında esas hakkında karar verilmiş, dava şartı yokluğundan usulden reddedilmiştir. Her iki davanın konusu da aynıdır. Bu davanın tefrik edildiği asıl davada, yüklenici şirket …A.Ş. itirazın iptali talebini içeren dava dilekçesinde, davalı … sahibi …Ltd.Şti.’nin arızalı mikser için kendisinden toplam 18.308,82-TL’ye parçalar satın aldığını ve iş makinesindeki arızayı giderdiğini ancak bu satın alınan parçalara ilişkin faturadan kaynaklanan borcu ödemediğini, malın teslim olmasına rağmen ödeme yapmayan davalı taraf aleyhine icra takibi yaptıklarını, borçlunun itirazda bulunduğunu belirterek itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.Davacı taraf dava dilekçesinde, hazır beton üreten iş yeri bulunan davacı şirketin hazır beton tesislerinde kullandığı beton karıştırıcı makinesinde bir süreden beri ses gelmesi ve makinenin yalpa yapması nedeniyle 16/01/2013 tarihinde davalı şirkete servis hizmeti almak için başvuruda bulunulduğunu, bu şirketten gelen teknik servis elemanlarının “mil’in yalpa yaptığını ve değişmesi gerektiğini” bildirmesi üzerine, davalı şirketten bu arızanın giderilmesi için değişmesi ve tamiri gerekli parçalar ve işçilik bedeli için fiyat teklifi alınmış, bu teklif uygun görülmüş ve davalı yüklenici şirketin milli ve diğer parçaları hazırlayıp 2013 yılı nisan ayı ortalarında makinenin mil ve palet değişimini yaparak davacı şirkete teslim ettiklerini ancak mil ve palet değişiminin yapılıp teslim edilmesinin hemen sonrasında makinenin üretimde kullanıldığı bir sırada paletlerin birbirine girdiği, mil ve paletlerin eğildiği, makinenin redüktörünün patladığı, bu nedenle davalı şirket tarafından bakımı ve onarımı yapılan beton karıştırıcı makinenin yeniden kullanılamaz hale geldiğini, bu sebeple davalı tarafın edimini yerine getirmediğini, bu arıza sebebiyle davalı şirket ile tekrar temasa geçildiğini, arıza bildirildiğinde davalı şirketin milin ve paletlerin tekrar değişmesi gerektiğini, redüktörün de tamir edilmesi gerektiğini bildirdiklerini ancak bu tamiratın hemen gerçekleşmesinin mümkün olmayacağını, uzun bir zaman alacağını davacı şirkete ilettiklerini, bu nedenle iş kaybına uğrayacağını düşünen müvekkili şirketin davalıdan yeni bir karıştırıcı makine istediğini fakat davalı şirketin yeni bir makinenin gelmesinin en az 2 hafta alabileceğini söylediğinden müvekkilinin piyasadan yeni bir beton karıştırıcı makinesi aldığını, müvekkili şirketin hazır beton santrali işletmekte olup, makineyi bu işinde kullandığını, davalı tarafın bilim ve fen kurallarına göre makineyi onarmadığını, orijinal doğru parçaları takmadığını, usulüne uygun olarak bakım ve diğer onarımlarını yapmadığı işlerden dolayı müvekkilinin hem iş kaybına uğradığını hem de yeni bir makine almakla ek masraf yaptığını, bu zararlar nedeniyle karşı dava açtıklarını, zararının tazminini talep etmiştir.Davacı …Ltd. Şti. dosyaya ibraz ettiği 07/04/2015 tarihli dilekçesinde karşı dava sebebini açıklamış, beyanında, dava konusu beton karma makinesinin iddia edilen şekilde bozulmasından kaynaklı olarak kazanç kaybını talep ettiğini belirtmiştir. Davalı yüklenici … cevap dilekçesinde, müvekkili firmanın 2011-2012 yıllarında davacıya yedek parça satışı yaptığı gibi, kullanmakta olduğu 2005 model beton karma iş makinesinin bakımını da yaptığını, yedek parça ve servis bedeline ilişkin faturalar düzenlendiğini, daha sonra davacı tarafın talebi üzerine iş makinesinin incelenip yatak değişen taraf milinde yalpalama olduğu gözlemlendiğinden milin değişmesi gerektiği konusunda rapor düzenlenerek davacıya tebliğ edildiğini, kendileri tarafından sunulan fiyat teklifini karşı tarafın onayladığını, akabinde iş makinesindeki mil ve kol satışının yapılarak montaj işleminin tamamlandığını, müvekkili şirketin davacının sipariş talimatına aynen uyduğunu, satılan emtia ya da montaj işinin ayıpsız ifa edildiğini, bilahare iş makinesinin de üretimde kullanıldığını, yine davacı tarafın satın aldığı yedek parçaların teslimi ile montajı yapıldıktan sonra herhangi bir ihbarlarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Yerel mahkeme istinaf incelemesine konu kararında davanın reddine karar vermiştir.Karara karşı davacı taraf istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Yargılama aşamasında mahallinde talimat mahkemesince makine üzerinde yapılan işle ilgili keşif yapılmış, taraf vekillerinin de hazır olduğu keşifte beton karma makinesi incelenmiş, keşifte her iki taraf tanıkları dinlenmiştir.Yine yargılama aşamasında davacı defterleri üzerinde mahallinde yetki verilerek bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.Hükme esas alınan davacı defterlerinin incelendiği bilirkişi raporunda, uyuşmazlık kapsamında davacı tarafın 2012-2013-2014 yılları ticari defterlerinin, özellikle 2013 yılı şubat ayı itibariyle incelenerek diğer aylara nazaran ve özellikle 15/02/2013 tarihinden itibaren 12-13 günlük sürede üretimde azalma olmadığı, satışlarda düşüş bulunmadığının görüldüğü ve iddia edildiği şekilde davacının uğradığı kar kaybı ve oluşan zararın bulunmadığı belirtilmiş, yerel mahkemece bu bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuştur.Dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalıya gönderilen herhangi bir ihtar bulunmamaktadır. Davacı … sahibi tarafça davadaki talep, ayıplı ifa nedeniyle kazanç kaybına ilişkin olarak hasredilmiş olmasına ve mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu ile de bu sebeple herhangi bir gelir kaybı olmadığının anlaşılmasına göre, yerel mahkeme kararı dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2017 tarih ve 2015/47 Esas, 2017/697 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 13,00-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02/05/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.