Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1634 E. 2018/115 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/1634
KARAR NO : 2018/115
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2016
NUMARASI : 2014/1190 Esas, 2016/851 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 31/01/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili, davalı şirketlerin ortak girişimi ile inşa ettikleri İstanbul Bahçeşehir Toplu Konut Alanı V. Bölge Toplu Konut Projesinde yer alan dairelerin iç kapıları, vestiyer dolapları ve banyo dolaplarının müvekkili şirket tarafından imalatı ve montajının yapılması için taraflarca 20/01/2007 tarihli sözleşme akdedildiğini, müvekkilinin işi yaparak faturalarla teslim etiğini, bakiye 8.358,81 TL alacağının ihtara rağmen ödenmediğini, İstanbul Anadolu 5. İcra Müdürlüğünün 2014/4853 esas sayılı dosyası ile girişilen icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra ve inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ür.A.Ş vekili, tarafar arasında cari hesap olmadığını, müvekkiline fatura tebliğ edilmediğini ve temerrüde düşürülmediğini, icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ….Tic.A.Ş. vekili, icra takibinin yersiz olduğunu, davacı tarafın muhasebesi ile varılan mutabakat gereği müvekkili şirketin davacıya olan borcunu 01/09/2009 tarihinde EFT yapılarak ödendiğini, davalıya borcunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı ticari defter kayıtlarında yapılan incelemede, her ne kadar anılan miktar kadar davacının alacaklı gözüktüğü anlaşılmakta ise de; davalı … Yapı tarafından yapılan söz konusu ödemenin davacı ticari defterine işlenmemiş olduğu, dolayısıyla da davacının alacaklı gözüktüğü, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği takibe konu miktar ile davalı …Yapı tarafından sunulan ödeme belgesinin miktar olarak örtüştüğü, davalıların davacı defterinde ortak girişim hesabı olarak takip edildiği, davalı … Yapı tarafından yapılmış olan ödemenin ortak girişim adına yapılmış olduğunun kabul edilmesi gerektiği, şu halde davalı teknik yapı tarafından yapılan mezkur ödeme davacı ticari defterlerinde gözükmediğinden davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu haliyle de davacı ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunmadığı, neticede de davalı tarafın ödeme iddiasının ispat edildiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde; müvekkilinin edimini ifa ettiğini, müvekkilinin alacağının 16.719,66 TL olup, bunun 8.359,85 TL’sinin 01.09.2009 tarihinde davalı … Yapı tarafından ödendiğinden bakiye 8.359,81 TL borçlarının kaldığını, adi ortaklık çalışanının 09.07.2013 tarihli e-posta ile bakiye borcun 8.359,84 TL olduğu ve bu tutarın davalı Varyap firmasınca ödeneceğini beyan ettiğini, ancak ödeme yapılmadığını, bilirkişi raporunda müvekkili şirketin davalıların ortak girişiminden 8.360,36 TL bakiye alacağı bulunduğunun bildirildiğini, rapora rağmen mahkemenin ortak girişimin ticari defterleri üzerinde inceleme yapmak istediğini, ancak davalıların defterleri ibraz etmediğini ve bilirkişi ücretini yatırmadığını, müvekkilinin alacağının adi ortaklıktan olduğunu, mahkemenin kök raporu iyi incelemediğini, raporun mahkemece anlaşılamadığını belirtmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
…ı Ortak Girişimi ile … arasında düzenlenen 20/01/2007 tarihli Taşeron Sözleşmesi ile, yüklenicinin taahhüdünde bulunan İstanbul Bahçeşehir Toplu Konut Alanı V. Bölge Toplu Konut Projesi kapsamında daire iç kapılarının, vestiyer dolaplarının, banyo dolaplarının …AŞ tarafından yapımı kararlaştırılmıştır.
Davacı taşeron; davalılar ise yüklenicidir.
İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden davacı …tarafından davalılara karşı 8.359,81 TL asıl alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, davalı borçluların itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 17/09/2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacı … firması kayıtlarına göre 2013 yılı sonunda davacının davalı ortak girişimden 11.784,36 TL alacaklı olduğu, 21/04/2014 tarihinde icra dosyasına 3.424,00 TL ödenmesi ile davacı alacağının 8.360,36 TL olduğunu, davalı … defterlerinde ise Ortak girişim tarafından yapılan 54.850,77 TL’lik ödeme dekontunda davacı adına 8.359,85 TL EFT ödemesi kaydı bulunduğu, bu ödemenin ortak girişim adına mahsuben yapıldığının anlaşıldığını, davacı …’ın ortaklıktan 8.360,36 TL alacağının kaldığı görülmekle beraber, davacının icra takip dosyasına sunduğu alacağına dayanak gösterilen cari hesap ekstresinde ortak girişimden 20/03/2009 tarihinde 16.719,66 TL alacaklı kaldığı, davalılardan … tarafından 8.359,85 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin 16.719,66 TL nin %50’si tutarında olduğu, Yüksel Mazlum tarafından … hanıma gönderilen yazıya göre geriye kalan 8.359,84 TL’nin ise Varyap tarafından ödeneceğinin belirtildiğini, adi ortaklıktaki pay oranları göz önüne alındığında davalıların 8.359,81 borçtan birlikte sorumlu olmaları gerektiğini belirtmiş, 11/04/2016 tarihinde düzenlenen ek raporda ise kök raporda bir değişiklik olmadığı bildirilmiştir,
Dosya kapsamındaki belgelerden, Yüksel Mazlum tarafından gönderilen 04/04/2014 tarihli yazıda, cari hesaplar ile ilgili ekstreleri ve detayları … AŞ’ne gönderdiği, henüz bir dönüş olmadığı, .. cari hesap ekstresinin Bahçeşehir 8.359,84 TL’nin .. tarafından ödeneceği belirtilmiştir.
Yine dosya kapsamından 01/09/2009 tarihinde …Tic.A.Ş tarafından 8.359,85 TL’nin EFT yolu ile ….AŞ’ne ödendiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacı taşeron tarafından bakiye 16.719,66 TL alacaktan …Tic.A.Ş tarafından 8.359,85 TL’sinin ödendiği, bakiye 8.358,81 TL alacağın ödenmediği, bu borçtan adi ortaklığın birlikte sorumlu olduğu, yapılan icra takibine itiraz edildiği belirtilerek itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istenilmiştir. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde her ne kadar davacının bu miktar alacaklı gözüktüğü belirtilmiş ise de, bilirkişi tarafından incelenen davacı defterlerinde davalı ….Tic.A.Ş tarafından yapılan 8.359,85 TL’lik ödemenin işlenmemiş olduğu görülmektedir. Davalı taraf bir ortak girişim olduğundan davalı …Tic.A.Ş tarafından yapılmış olan ödemenin ortak girişim adına yapılmış olduğunun kabulü gerekmektedir. Bilirkişi raporunda davacı defterinde 2013 yılı sonunda 11.784,36 TL alacak devri görüldüğü, 21/04/2014 tarihinde 3.424,00 TL ödeme ile bakiyenin 8.360,00 TL kaldığı belirtilmektedir. Davacı defterlerinde neticede davacının alacaklı olduğu sonucuna varılsa da davalı ….Tic.A.Ş tarafından yapılan ödeme davacı ticari defterlerine işlenmediğinden davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu ve sahibi lehine delil vasfında olduğu kabul edilemez. Bunun dışında, Yüksel Mazlum tarafından gönderilen 04/04/2014 tarihli yazıda, cari hesaplar ile ilgili ekstreleri ve detayları …ı AŞ’ne gönderdiği, henüz bir dönüş olmadığı, Tekağaç cari hesap ekstresinin Bahçeşehir 8.359,84 TL’nin Varyap tarafından ödeneceği belirtilmiş olsa da, adı geçen kişinin davalı şirketleri temsil ve ilzama yetkili olduğuna dair dosya kapsamında bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, yazı içeriğinden de cari hesaplar ile ilgili ekstrelerin …AŞ’ne gönderildiği ve ilgili şirketlerden bir cevap gelmediği de bildirildiğinden, davalı şirketlerin yazıda belirtilen borcu kabullendiğinden de söz etmek mümkün değildir. Bu durumda davalı taraf icra takibinde belirtilen miktar kadar borcu ödediğini belge ile ispat ettiğinden, davacı da bu ödemeyi defterine işlemediği ve takipte istenen miktar kadar ayrıca alacaklı olduğunu ispat edemediğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesi yerinde olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2016 tarih ve 2014/1190 esas, 2016/851 karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL nisbi istinaf karar harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 31/01/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.