Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1589 E. 2019/322 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1589
KARAR NO : 2019/322
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/06/2017
NUMARASI : 2015/1108 Esas, 2017/560 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 12/03/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, davalı derneğin Manavgat şubesi ile müvekkili şirket arasında, 03/06/2015 tarihinde, 350 adet tanıtım panosunun imali için sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin teminat maddesi gereği ilk aşamada 60.000,00 TL sonrasında gerçekleşen şifahi görüşmeler sonucunda da 60.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL teminatın davalı hesabına “teminat” açıklamasıyla gönderildiğini, davalının icra dairesinin yetkisine itirazının yerinde olmadığını, tüzükteki ibarenin müvekkilini bağlamayacağını, teminatın iade edilmemesinin sebepsiz zenginleşmeye yol açtığını ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin pasif husumet ehliyeti olmadığını, sözleşme konusu 306.250,00 TL + KDV olup, 100.001,00 TL bedelin üzerindeki işler için ihale yapılması gerektiğini, yönetim kurulu kararı bulunmaksızın şube başkanı… tarafından sözleşmeye atılan imzanın şubeyi ve müvekkilini bağlamayacağını, anılan sözleşme gereğince davacı tarafından şubenin banka hesabına teminat bedeli olarak 03/06/2015 tarihinde 60.000,00 TL yatırıldığını, bu bedelin şube başkanı ile yönetim kurulu üyelerinden … tarafından 04/06/2015 tarihinde çekildiğini, davacı tarafından 11/08/2015 tarihinde 60.000,00 TL daha ek teminat yatırıldığını bu teminatın da 11/08/2015 tarihinde şube başkanı ile yönetim kurulu üyelerinden … tarafından çekildiğini, bu durumun yapılan iç denetimde ortaya çıktığını, muhakkik soruşturmasında dava dışı … “söz konusu paranın dernekle ilgisi olmayıp, davacı şirket ile Karabük Belediyesi arasındaki uyuşmazlığın çözümü için kendisine komisyon olarak verildiğini, ancak davacı tarafından paranın verilebilmesi için göstermelik sözleşme düzenlenip, teminat olarak yatırıldığını ve paranın çekilerek şirkete geri iade edildiğine ilişkin yazı verilmek üzere anlaşılmasına rağmen davacı şirket sahibi … anlaşmadan vazgeçtiğini ve ödenen paranın iadesini istediğini kendisinin ise bunu kabul etmediğini” belirttiğini, sözleşmenin muvazaalı olduğundan müvekkilini bağlamayacağını, sözleşme için yönetim kurulu kararı bulunmadığını, paraların emanet hesabından çekildikten sonra Manavgat Şube veya genel merkez hesabına da aktarılmadığını, dava dışı kişilerin sebepsiz zenginleştiğini, sözleşmede bir kez 60.000,00 TL teminat yatırılması gerekirken ikinci 60.000,00 TL yönünden bir hüküm bulunmadığını, … hakkında Manavgat 1. Ağır Ceza MAhkemesi’nin 2016/98 esas sayılı dosyasında dolandırıldığı gerekçesiyle zimmet suçundan şikayetçi olduklarını belirterek, davanın usul ve esastan reddine, %20’den az olmamak üzere icra ve inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/98 Esas Sayılı dosyasına dayanak şikayet dilekçesi ve eklerinin incelendiği ve dosya sonucunu etkilemeyeceği kanaatine varıldığından sonucunun beklenilmediği, davalı tarafın dava dışı … sözleşmeyi davacı adına imza yetkisi bulunmadığını, sözleşmenin davacı taraf ile … arasında muvazaalı yapıldığını ileri sürmüş ise de, taraflar arasındaki ticari ilişkinin dayanağının 03/06/2015 tarihli sözleşme olduğu, icra takibine itiraz edildiği, davacı tarafın dava konusu bedeli sözleşme uyarınca teminat olarak bankaya yatırdığı, … sözleşmeyi derneğin şube başkanı olarak imzaladığı, dernek başkanının bu hesaba gönderilen bedeli kendi uhdesine alarak Yeşilay Cemiyeti hesabında bu bedeli muhafaza etmemesinin … ile şube başkanı … arasındaki iç ilişki olduğu, muvazaalı işlem yapıldığını ortaya koyan delil ibraz edilmediği, icra takibine itirazın haksız ve davacı tarafın alacağını geç almasına sebep olacak nitelikte bulunduğu gerekçeleriyle, davacı tarafın davasının kabulü ile, davalı tarafın İstanbul …. İcra Dairesi’nin …sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 120.000,00 TL asıl alacak ve takip tarihinden sonra asıl alacağa faiz yürütülmesine yönelik itirazın iptaline, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile 120.000,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece verilen karar, davalı vekilince istinaf edilmiştir. Dava, eser sözleşmesi nedeniyle yatırılan teminat bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. … Manavgat Şubesi’nin dava dışı şube başkanı … ile davacı … AŞ adına … arasında düzenlenen adi yazılı 03/06/2015 tarihli sözleşme ile, davacı tarafından “İçki ve Uyuşturucudan Gençliği Sakındırma” temalı 350 adet pano imali ile teslimi kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamındaki belgelerden müşteki Yeşilay Cemiyeti tarafından şüpheliler …ve … AŞ yetkilisi …hakkında yapılan şikayet üzerine söz konusu sözleşme nedeniyle nitelikli zimmet, nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından 15/06/2011 tarihinde suç duyurusunda bulunulduğu ve Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/98 esas sayılı dosyasında sanık …. ve diğer sanıklar hakkında zimmet, resmi ve özel belgede sahtecilik vs suçlarından cezalandırılması talebiyle savcılık mütalaası verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, her ne kadar ceza soruşturmasının sonucu beklenmeksizin davanın kabulüne karar verilmiş ise de, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesine göre, hukuk hakimi, ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı ile bağlı olup, beraat kararı ile bağlı olmasa da ceza mahkemesince sabit kabul edilen olgular ile bağlıdır. Ceza mahkemesinde verilecek karar, hukuk davasında sonuca etki edebilecekse, ceza davasının sonucu beklenerek uyuşmazlığın esası incelenmelidir. Bu durumda, ceza davasının eldeki davanın sonucunu etkileme ihtimali bulunduğundan, mahkemece ceza davasının sonucu beklenilerek, ceza davasında verilecek karar, o dosyada alınan bilirkişi raporları ve diğer deliller ile eldeki davada toplanan deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, ceza davasının sonucu beklenmeksizin yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin istinaf talebinin usul yönünden kabulü ile, HMK’nın 353/1-a-6. bendi gereğince, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, ceza yargılamasının sonucu da beklenmek suretiyle her iki dosyadaki deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-Davalı vekinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin usul yönünden KABULÜNE,2-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/06/2017 tarih, 2015/1108 Esas, 2017/560 Karar, sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.