Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1533 E. 2019/764 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1533
KARAR NO : 2019/764
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
NUMARASI : 2014/358 Esas, 2017/551 Karar,
DAVANIN KONUSU : Alacak (Rücuan Tahsil Talebi)
KARAR TARİHİ : 13/06/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davalı …. Tic. A.Ş. ile diğer davalı …. vekillerince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili idare ile yüklenici … Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında akdedilmiş olan 12/05/1998 tarih ve … yevmiye nolu İstanbul … Toplu Konut Alanı … Etap Anahtar Teslimi Esasına Göre Yaptırılacak Götürü Bedel ve Birim Fiyatlı İnşaat İşleri Sözleşmesi gereğince yüklenici davalı … İnşaat tarafından … Toplu Konut Alam 3. Etap Uygulaması kapsamındaki 7 adet konut bölgesi ile bu bölgeler arasında kalan ve B8 bölgesi olarak isimlendirilen alanda gerekli konut bölge içi teknik altyapı ve çevre düzenlemesi ve peyzajın onaylı projelerine göre inşaat, imalat, tesisat bölge içi ve bölgeler arası teknik altyapı, çevre düzenlemesi vb. işlerin yapımı işini yüklenicinin üstlendiğini, ayrıca müşavir firma olan diğer davalı …’nin de yukarıda anılan inşaat sözleşmesi kapsamında yapılacak işlerle ilgili olarak mimarlık ve mühendislik projeleri kontrollük hizmetlerini, proje yönetimi ve idari-mali hizmetleri ve inşaat yönetimi işlerini üstlendiğini, yüklenici ile yapılan sözleşmenin “İşin Yapılmasında Uygulanacak Esaslar” başlıklı 5. maddesine göre, yüklenici söz konusu işi, sözleşmede sayılan ilim şartnamelere uygun olarak, birinci sınıf işçilikle yapmak zorunda olduğunu, müşavir firmanın, hizmetlerin sözleşme hükümlerine göre yerine getirilmemesi ve hizmetlerin ifasında ihmal, kusur ya da temerrüdü nedeniyle İdarenin maruz kalabileceği her türlü zarar ve ziyandan İdareye karşı sorumlu olduğunu, kendisinin, personelinin veya alt danışmanların hata, ihmal veya kusuru ya da bu sözleşme ve yüklenici sözleşmesini ihlali dolayısı ile İdare ve üçüncü kişilerin karşı karşıya kalabilecekleri her türlü olumlu yahut olumsuz zarar, ziyan, hasar veya giderlerini tazmin etmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, inşaatların geçici kabulü 22/12/2000 tarihinde, kesin kabulü ise 20/02/2002 tarihlerinde kabul tutanaklarındaki duruma göre yapıldığını, … . Etap … Ada Site Yönetimi ve 28 adet konut alıcısı tarafından konutlarda ve ortak alanlarda ayıplı ve kusurlu işler bulunduğu iddiası ile İstanbul 2. Tüketici Mahkemesinin 2007/203 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan ayıpların giderilmesi ve tazminat davasında fazlaya dair hakları saklı tutularak 155.430,77-TL talep edildiğini, yapılan yargılama sonucunda İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi’nin 14/04/2010 tarih ve 2007/203 E. 2010/240 K, sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmişse de, kararın davacı konut alıcıları tarafından temyizi sonucunda Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 10/03/2011 tarih ve 2010/12060 E. 2011/3676 K. sayılı kararı ile işin esasına girilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulduğunu, davanın karar düzeltme safhasında olduğunu, İstanbul 2. Tüketici Mahkemesinin 2007/203 Esas sayılı davasının İdare aleyhine sonuçlanıp kesinleşmesi halinde İdarenin konut alıcılarına tazminat ödemesi zorunluluğu doğacağını, bu şekilde idarenin zararının doğacağının açık olduğunu, davalıların sözleşmelerindeki edimlerini gereği gibi yerine getirmemesinden kaynaklanan İdare zararlarının tespiti ile İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi’nin 2007/203 Esas sayılı dosyası ile talep edilen 155.430.77-TL’nin Mahkemece hüküm altına alınacak kısmı ile bu dosya nedeniyle ödenecek diğer bedellerin ticari işlere uygulanacak en yüksek haddinden faizi ile birlikle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini” talep etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde, Borçlar Kanunu’nun 126/4. maddesi uyarınca, davanın 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmasından sonra açıldığını, müvekkili firmanın kontrollük hizmetlerini ifa eden şirket olduğunu, sorumluluğunun ancak iş sahibi idare ile akdettiği sözleşme şartlarını hilafına hareket ederek yüklenicinin projeye aykırı imalatta bulunmasına izin verdiği, imalata konu işi şantiyeyi ve 3. şahısların can ve mal güvenliğini tehlikeye düşüren eylem ve işlemlerin ortaya çıkmasını önlemek için işvereni ve yükleniciyi uyarmadığı ve denetlemediği ahvalde söz konusu olabileceğini, yüklenime konu inşaatın her aşamasında, izleme ve denetleme ile anlaşılabilecek olumsuzlukları her aşamada işveren idareye ve yüklenicilere bildirerek, akdi ve kanuni vecibelerini yerine getirdiğini, müvekkili şirketin, yüklendiği hizmetlerin ifasında ihmal kusur ya da temerrüdü nedeniyle davacı idareye karşı sorumlu olacağını, müvekkili müşavirin hiçbir takdir hakkı olmaksızın, iş sahibi idarenin emir ve talimatları esas alınarak hareket ettiğini, dava dışı 3. şahısların uğradıklarını iddia ettikleri bir zarar var ise, bunun asıl sorumlusunun müvekkili şirket değil, işin yüklenicisi konumunda olan diğer davalı olduğunu, müvekkili şirketin diğer davalı ile birlikte müşterek ve müteselsil sorumluluğunu gerektiren bir akdi düzenlemenin ise mevcut olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … İnşaat vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasındaki sözleşmenin 12.05.1998 tarihli olduğunu, işin geçici kabulünün 27.11.2000, kesin kabulünün ise 21.11.2001 tarihinde yapıldığını, davanın ise 20.09.2011 tarihinde açıldığını, bu nedenle talebin zamanaşımına uğradığını, davacının henüz sorumlu olduğu ve rücuya konu edebileceği bir tutarın bulunmadığını, herhangi bir ayıplı ifa durumunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Yerel mahkeme istinaf incelemesine konu kararında; “Davanın kabulü ile, 193.260,29 TL alacağın 05/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine” dair karar vermiştir.Karara karşı davalı …. ve Tic. A.Ş. ile diğer davalı …. vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Dosya kapsamına göre davacı taraf ile davalı …. ve Tic. A.Ş. arasında inşaat işlerine dair sözleşme mevcut olup, davacı idare, davalı şirket yüklenicidir.Bu sözleşmenin “Sözleşmenin Ekleri” başlıklı 44. maddesinde Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi’nin ihale şartnamesi, özel teknik ve idari şartnamelerin sözleşmenin eki olduğu belirtilmiştir.Davacı iş sahibi ile diğer davalı …. Arasında İstanbul Halkalı 3. Etap toplu konut projesi müşavirlik hizmetlerine dair sözleşme mevcut olup, sözleşmenin incelenmesinde özel sözleşme hükümleri bölümünde, müşavirin sorumluluğu düzenlenmiştir. İstinafa konu dava dosyası içerisinde ayrıca rücu alacağının dayanağı olan ödemenin yapıldığı icra dosyası olan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile, bu takibin dayanağı olan İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi’nin 21/12/2012 tarih, 2012/10 Esas, 2012/1068 Karar sayılı ilam mevcut olup, (her ne kadar bu karar Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 27/01/2014 tarihli 2013/12220 Esas, 2014/1962 Karar sayılı ilamıyla bozulmuşsa da, yargılama giderleri yönünden bozulmuş olup, hükmün esası, alacak ve miktarlar yönünden bozma mevcut olmayıp, hüküm esas yönünden 22/09/2014 tarihinde kesinleşmiştir.) her iki delil de davacı tarafın iddiasını doğrulamaktadır. Yerel mahkemece istinaf incelemesine konu davada yargılama sırasında dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtiltiği üzere, sözleşmenin 44.maddesine göre Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi sözleşmenin eklerinden olup, Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 26.maddesi uyarınca davacı tarafın ödemek zorunda kaldığı tüm bedellerden davalı yüklenici ….San.ve Tic.A.Ş. sorumlu olması gerekir.Davacı …Başkanlığı ile davalı yüklenici …. San. ve Tic. A.Ş. arasındaki sözleşme ve ekleri kapsamında yüklenici eksik ve ayıplı işler nedeniyle iş sahibine ve dolayısıyla bağımsız bölüm satın alan 3.kişiler tarafından davacı idare … aleyhine açılan davalar nedeni ile … tarafından ödenen bedellerden sorumluluğu bulunduğu, sözleşme, yasa ve şartname hükümleri gereği kesin kabul onay tarihi ile eldeki dava tarihi itibari ile zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla, davalı yüklenici … yönünden kurulan hüküm, dosya kapsamına usul ve yasaya uygun olduğundan, bu davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı iş sahibi … ve davalı …. arasındaki akdi ilişki ise yapı denetim işine ilişkin hizmet sözleşmesinden kaynaklanmış olup, zaman aşımı süresi 5 yıl olmakla ve dosyada mevcut belgelerden kesin kabul onay tarihinin 20/02/2002 olduğu tespit edilmiş olup ve davalı vekilince süresinde zaman aşımı definde bulunulmuş olduğu anlaşıldığından, dava tarihi olan 20/09/2011 tarihi itibariyle bu davalı yönünden davanın zaman aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi hatalı olup, davalı ….’nin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak Davalı …. Yönünden aleyhine açılan davanın zamanaşımı nedeni ile reddine dair yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;A) 1-Davalı …. ve Tic. A.Ş. vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, diğer davalı …. vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2017 tarih ve 2014/358 Esas, 2017/551 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3- Davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş. aleyhine açılan dava yönünden;-Davanın KABULÜ ile, 193.260,29-TL alacağın 05/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davalı …. aleyhine açılan dava yönünden;-Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN 1-Alınması gereken 13.201,61-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.985,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.215,96-TL harcın davalı …. ve Tic. A.Ş.’den alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2- Davacı tarafından yapılan 2.985,65-TL peşin harç, 30,00-TL ilk masraf, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 257,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 5.523,15-TL yargılama giderinin davalı …. ve Tic. A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davalı …. tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,4-Davalı …. Ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 17.545,62-TL vekâlet ücretinin davalı …. ve Tic. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,6-Davalı …. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00-TL vekâlet ücretinin davacı’dan alınarak davalı ….’ye verilmesine, Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davalı …. tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatıran tarafa iadesine,2-Davalı …. Tic.A.Ş.’den alınması gereken 13.201,61-TL istinaf karar harcından peşin alınan 3.300,00-TL’nin mahsubu ile 9.901,61-TL istinaf karar harcının davalı …. Tic.A.Ş.’den alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-a)Davalı …. tarafından yapılan 85,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalı ….’ye verilmesine, b)Davalı …. ve Tic. A.Ş. Tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 13/06/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.