Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1432 E. 2019/143 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1432
KARAR NO: 2019/143
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/06/2017
NUMARASI: 2015/56 Esas, 2017/519 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 05/02/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, bazı mekanik ve elektronik işleri yapım işi nedeniyle yazılı eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler bedeli ile cezai şart alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatının tahsili; karşı dava ise iş bedeli alacağının tahsili talebine ilişkin olup; mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın ise kısmen kabulüne dair verilen karar davacı vekilince asıl ve karşı dava yönünden süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.Davacı-karşı davalı iş sahibi şirket, sözleşme konusu işin eksik ve ayıplı olarak geç teslim edildiğini ve eksik işler nedeniyle ayrıca zarar gördüğünü belirterek eksik ve ayıplı işler bedeli ve cezai şart ve zarar alacağı olmak üzere toplam 75.808,00 TL asıl alacağının tahsili için yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini, davalı-karşı davacı yüklenici şirket vekili ise borcunun olmadığını ileri sürerek 110.000,00 USD (268.653,00 TL) ‘nin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece; davalı-karşı davacı şirketin bakiye alacağının davacı alacağından fazla olduğu belirterek takas mahsup kapsamında davacının hukuki yararı bulunmadığından asıl davanın reddine, karşı davanın ise kısmen kabulü ile 234.190,00 TL’nin davacı/karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine dair verilen karar davacı-karşı davalı iş sahibi şirket vekilince istinaf edilmiştir. Davacı-karşı davalı iş sahibi şirket vekili istinaf talebinde özetle; bilirkişi raporlarındaki görüşlerin adeta gerekçe olarak gösterildiğini bu nedenle gerekçeli kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, işin eksik ve ayıplı olarak ifa edildiğini, işin kararlaştırılan süreden sonra geç teslim edildiğini, teslim süresine göre önceden satılan biletlerin geç teslim nedeniyle 5.000 adet biletin iade alınmak zorunda kalındığını ve buna ilişkin zarar bedelinin hesaplamaya dahil edilmesi gerektiğini, ürün model üniteleri ile dondurma ve kek makinesi imalatının yapılmadığını, eksik ve ayıplı işlerin tespitinde hataya düşüldüğünü, bilirkişi kök ve ek rapora karşı itirazlarının karşılanmadığını, bilirkişi heyetinde mekatronik mühendisinin de bulunması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. Taraflar arasında bir kısım mekanik ve elektronik işleri yapım işi nedeniyle yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, sözleşme bedelinin 365.000 USD + KDV olduğu, davacı tarafından 200.000 USD’nin ödendiği ihtilafsızdır. İstinaf edenin sıfatına ve istinaf itiraz sebepleriyle sınırlı olarak davacı-karşı davalı iş sahibinin istinaf talebinin incelenmesinde; karara esas alınan bilirkişi raporunda davacı talebi olan eksik ve ayıplı işler bedelinin piyasa rayiçleriyle usulünce 58.800,00 TL olarak belirlendiği ve yine geç teslim nedeniyle saptanıp belirtilen (36.500 USD) 79.099,00 TL gecikme cezası alacağının bulunduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca yapılmayan işlerden, Juice Faktory (25.000 USD) ve Ice Cream Factory (25.000 USD) toplam 50.000 USD’nin hesaplamaya katılarak iş bedelinden mahsup edildiği ve ayrıca iade edildiğinden bahisle talep edilen bilet beledine ilişkin iddianın ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu karara esas alınarak asıl ve karşı davada belirlenen vakıaların kabulüne yönelik kararı doğru ise de asıl ve karşı dava aynı dava dosyasında birlikte görülseler dahi her bir dava ayrı ve müstakil olup her bir davanın kendi talepleri yönünden ayrı ayrı karara bağlanmasında tarafların hukuki yararı vardır. Asıl, karşı ve varsa birleşen davalardaki talepler yönünden talep edilse dahi (sulh durumu hariç) kendi aralarında takas-mahsup işlemi yapılamaz. Takas-mahsup talebi diğer şartları da varsa aynı dava için söz konusudur. Somut olayda, davalı-karşı davacı şirketin alacağı, davacı-karşı davalı alacağından fazla olduğu belirtilerek asıl davadaki talep karşı davada mahsup edilerek bu davada hükmedilmek suretiyle asıl davanın reddine; karşı davanın ise, kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karar yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında hukuka aykırıdır. Zira, karşı davada mahsup edilen alacak asıl davada değerlendirilip ayrı ve müstakil olarak hükmedilmelidir. Mahsup yapılarak asıl davanın reddine dair verilen karar fer’ileri açısından (harç, yargılama gideri, vekalet ücreti) ve icra inkar taminatı yönünden davacı zararına sonuçlar doğrudur. Bu nedenle, davalı-karşı davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile; mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda usulünce belirlenen ve ancak karşı davada mahsup yapılarak hükmedilen 58.800,00 eksik işler bedeli ile 79.099,00 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 137.889,00 TL’den taleple bağlı kalınarak kabulü ile, asıl davanın kabulüne; davalı-karşı davacı borçlunun itirazın iptali ile takibin 75.808,00 TL üzerinden devamına, alacak yargılamayla belirlendiğinden likit olmayan alacak yönünden talep edilen icra inkar tazminatı talebinin reddine,asıl davanın kabulü nedeniyle şartları bulunmadığından davalı-karşı davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine, karşı davada mahsup edilen toplam 137.889,00 TL’nin karşı davada hükmedilen miktara eklenerek ve taleple bağlı kalınarak karşı davanın kabulü ile 268.653,00 TL’nin davacı-karşı davalı … … A.Ş’den alınarak davalı-karşı davacı … Ltd. Şti’ne verilmesine dair yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1-Davacı-karşı davalı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2017 tarih ve 2015/56 Esas, 2017/519 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Asıl davanın KABULÜNE, davalı-borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki itirazının iptali ile takibin 75.808,00 TL asıl alacak üzerinden takipteki şartlarla aynen devamına, 4-Şartları bulunmadığından tarafların icra inkar/ kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine, 5-Karşı davanın KABULÜNE, 268.653,00 TL’nin davacı karşı davalı ……A.Ş.’den alınarak, davalı karşı davacı …Ltd. Şti.’ne verilmesine, B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN ASIL DAVA : 1-Alınması gereken 5.178,44 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 915,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.262,82 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yatırılan 915,62 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,3-Davacı tarafından yapılan 225,25 TL tebligat ve posta gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.225,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.688,88 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, KARŞI DAVA : 1-Alınması gereken 18.351,69 TL nispi karar ve ilam harcından karşı davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.588,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 13.763,69 TL harcın davacı- karşı davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Karşı davacı tarafından yatırılan 4.588,00 TL peşin harcın davacı-karşı davalıdan alınarak karşı davacıya verilmesine,3-Karşı davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 22.069,18 TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak karşı davacıya verilmesine,4-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davacı karşı davalı tarafından asıl dava yönünden yatırılan 31,40 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde kendisine iadesine,2-Harçlar Kanunu gereğince karşı dava yönünden alınması gerekli 18.351,69 TL istinaf karar harcından istinaf eden davacı karşı davalı tarafından yatırılan 3.999,37 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.352,32 TL’nin davacı karşı davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı karşı davalı tarafından asıl dava yönünden yapılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalı tarafa verilmesine,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı karşı davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 05/02/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.