Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1380
KARAR NO : 2019/62
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
NUMARASI : 2015/366 Esas, 2017/693 Karar,
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 18/01/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dilekçesinde, taraflar arasında İstanbul ili, … parsel’de kayıltı taşınmazın bir kısım işlerinin yaptırılması için 16/12/2014 tarihinde sözleşme imzalandığını, davacı müvekkilinin, davalının üstlendiği işleri eksiksiz ifa etmesi karşılığında ödeme yapacağını ve sözleşmeye göre müvekkilinin 30.000,00-TL ödeme yaptığını, yapılan bu ödemenin davanın konusu olan 3 adet çekle gerçekleştirildiğini, böylece davacının üzerine düşen edimleri ifa etmesine karşı davalı tarafın sözleşmeyle üstlendiği edimleri ayıplı ve eksik ifa ettiğini, müvekkilinin Anadolu 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/10 D.iş sayılı dosyasıyla tespit yaptırdığını, davalının sözleşmeyle üstlendiği edimleri ifa etmediğinin delil tespiti ile kanıtlanmış olduğunu, daha sonra davalıya ihtarname keşide edilerek sözleşmenin tek taraflı haklı sebeplerle feshedildiği ve davalı tarafça tahsil edilen 3 adet çekin iade edilmesi belirtilmiş, davalı tarafça çeklerin iade edilmediği gibi müvekkilinin zararının karşılanmadığını, davalı tarafın sözleşmeden doğan edimlerini henüz ifa etmediğini, eksik bıraktığı işleri tamamlamadığını, sözleşme hükümlerine göre üstlenilen işlerin hiç ifa edilmemesi, eksik veya geç ifası, ayıplı ifası durumunda dava konusu çeklerin üçüncü kişilere ciro, devir ve temlik edilemeyeceğinin sabit olduğunu belirterek menfi tespit davasının kabulü ile, dava konusu çeklerin iptaline, borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı taraf cevap dilekçesinde, davacı tarafın iddialarını kabul etmemiştir.Yerel mahkeme istinaf incelemesine konu kararında; “Davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya …bank Sancaktepe Çarşı Şubesi’nin 17/06/2015 tarih ve 0301309 çek numaralı, 10.000,00 TL bedelli çekten ve …bank Sancaktepe Çarşı Şubesi’nin 17/07/2015 tarih, … çek numaralı, 10.000,00 TL bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine, davacının davalıya ….bank Sancaktepe Çarşı Şubesi’nin 17/05/2015 tarih,… çek numaralı, 10.000,00 TL bedelli çekten dolayı 1.668,31 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya dair istemin reddine,” dair karar vermiştir.Yerel mahkeme kararına karşı davacı taraf istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı taraf yerel mahkeme kararının davasının reddedilen bölümü yönünden kaldırılmasını, davanın tam olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi mevcut olup, sözleşme her iki tarafın kabulündedir. Sözleşmeye göre davacı iş sahibi, davalı taşerondur.Davacı taraf delil olarak sözleşme hükümlerine ve tespit dosyasına dayanmıştır. Davacının talebi sözleşme hükümlerine uygundur. Tespit dosyasının incelenmesinde ise, mahallinde 30/01/2015 tarihi itibariyle keşif yapılmış, bilirkişi tespit raporunda, yapılan ve yapılmayan işler bedelini hesaplamıştır.Tespit tarihi sözleşmeye göre işin bitim tarihi olan 31/01/2015 tarihinden 1 gün öncedir. Yargılama aşamasında dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, yerel mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi heyeti raporu tespit raporunu doğrulamış, bilirkişi heyeti raporunda; davalı tarafın sözleşme gereği yüklendiği işlerden sadece 8.331,69-TL tutarında iş yaptığını, sözleşmeye göre işin süresinde yapılmamış olduğunu, eksik bırakılan imalatlar toplamının 67.587,06-TL olduğunu belirtmiştir. İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davacı tarafın yaptığı ödemenin her iki tarafın kabulünde olmasına, davadaki talebin sözleşme hükümlerine uygun, yerel mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporlarının ayrıntılı, gerekçeli, açıklayıcı, denetlemeye elverişli bulunması gözönüne alınarak, mahkeme kararı; dosya kapsamı, usul ve yasaya uygun olduğundan davacı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2017 tarih ve 2015/366 Esas, 2017/693 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 13,00-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 18/01/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.