Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1371 E. 2018/1703 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1371
KARAR NO : 2018/1703
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: …1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/02/2017
NUMARASI : 2016/318 Esas, 2017/172 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 20/12/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili şirket ile davalı şirketin tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirkete bir kısım fason dokuma ve boya işi hizmetleri verildiğini, bu hizmetler gereği müvekkili şirket tarafından muhtelif tarih ve sayılı faturalar düzenlendiğini, müvekkilinin birikmiş alacağını davalı şirketten sözlü olarak defalarca talep etmiş olmasına rağmen davalının borcunu ödemediğini, sonrasında müvekkilinin birikmiş alacağının ödenmesi için ihtarname çektiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı şirket cevap dilekçesinde, müvekkilinin davacı şirkete borcu olmadığını, müvekkili şirkete tebliğ edilmiş fatura bulunmadığını, davacının alacağa dayanak olarak gösterdiği faturaların hangi hizmet karşılığında düzenlendiğinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yerel mahkeme istinaf incelemesine konu kararında; “davanın kısmen kabulü ile Bursa ….İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 30.283,64 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,” dair karar vermiştir.
Yerel mahkeme kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Yargılama aşamasında her iki tarafın ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, yerel mahkemenin hükme esas aldığı mali müşavirin düzenlediği bilirkişi raporunda; taraflara ait ticari defterler üzerinden çıkartılan cari hesap dökümlerinden de anlaşılacağı gibi, tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, takip tarihi itibariyle davalının 30.313,55-TL borçlu olduğunun tespit edildiği, taraf defterlerinin usulüne uygun olduğu belirtilmiştir.
Bu itibarla yerel mahkeme kararı dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğundan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/02/2017 tarih ve 2016/318 Esas, 2017/172 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.068,68-TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 517,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.551,18-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 20/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.