Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1261 E. 2018/1638 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1261
KARAR NO : 2018/1638
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2017
NUMARASI : 2015/1122 Esas, 2017/123 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 11/12/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, bir kısım inşaat işlerinin yapımına ilişkin teklifle kurulan eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili talebine ilişkin olup; mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı şirket iş sahibi, davalı şirket yüklenicidir.
Davacı iş sahibi vekili, müvekkili şirket ile davalı yüklenici şirket arasında teklif usulü yapılan anlaşma gereği çatı, montalama ve izolasyon işlerinin eksik ve ayıplı olarak imal edildiğini, bunların dava dışı 3.bir firmaya tamamlatıldığını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutarak 13.500,00 TL ‘nin davalıya yapılan 03.01.2014 ödeme tarihinden itibaren bankaların uyguladığı en yüksek avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, davalı yüklenici taraf cevap vermemiş ancak vekili tarafından duruşmada müvekkilinin ödeme hususunda iyi niyetli olduğunu, ancak ödeme yapacak ekonomik durumunun olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı iş sahibi şirket vekili istinafında özetle; ayıplı imalatın daha yüksek bir fiyatla giderildiğini belirterek hükmedilen bedelin düşük olduğunu, tesbit raporunun davalıya tebliğ edildiğini belirterek davalının bu tarihte temerrüde düştüğünü ve bu nedenle temerrüt tarihinden itibaren faizin yansıtılması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davadaki talep eser sözleşmesi kapsamında eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece verilen kısmen kabul kararı davacı yüklenici tarafından red edilmiş alacak kısmı ve faiz başlangıcı yönünden istinaf edilmiştir. Davacı yüklenici tarafından alınan tespit raporu ve bu raporu da dikkate alarak yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olup mahkemece bu rapor esas alınarak alacağa yönelik verilen kabul kararı usul, yasa ve dosya kapsamına uygundur. Davacı dava dilekçesinde davalıya yapılan ödeme tarihinden (03.01.2014) ve istinafında da tespit raporunun davalıya tebliğ edildiği tarihten itibaren faiz talebinde bulunmuş mahkemece dava tarihinden faize hükmedilmiştir. Talebe konu faiz, niteliği itibariyle temerrüd faizi olup, talep edilebilmesi için alacağın miktarı ve ödeme süresi de belirtilerek ihtaren istenmesi gerekir. Aksi halde, temerrüd gerçekleşmez. Dosyada davalının bu şekilde temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bir bilgi veya belge mevcut olmadığı gibi tespit raporunun da tebliğ edilmiş olması belirtilen içerikte olmadığından mahkemece dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi de doğru olmuştur.
Sonuç olarak mahkeme kararı dosya kapsamı usul ve yasaya uygun olmakla davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2017 tarih ve 2015/1122 Esas, 2017/123 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 4,50-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 11/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.