Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1090 E. 2018/1307 K. 16.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1090
KARAR NO : 2018/1307
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2016
NUMARASI : 2014/638 Esas, 2016/1022 Karar,
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 16/10/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, kumaş imalatını konu alan eser sözleşmesi ilişkisine dayalı alacak talebine ilişkin olup; mahkemece, 14.310,00-TL alacağın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından katılma yoluyla süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir.
Davacı şirket yüklenici, davalı şirket ise iş sahibidir.
Davacı yüklenici taraf, sözleşme konusu kumaşların anlaşmaya uygun olarak üretilip belirlenen şekil ve zamanda davalı iş sahibine teslim edildiğini belirterek 18.237,01 TL iş bedelinin tahsilini talep etmiştir.
Davalı iş sahibi taraf, bazı ürünlerin ayıplı olduğunu ve ayıp ihbarının yapıldığını, iş bedeine karşılık 3.927,01 TL ‘nin ortalama vadeye göre ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak sözleşmeye ve davaya konu kumaşların davalı tarafın onay verdiği numuneye uygun olarak üretilip teslim edildiği, taraf ticari defterlerine göre davacının 14.310 TL alacaklı olduğunu belirtilerek 14.310,00 TL nin kabulüne, fazla istemin reddine, davanın kısmen kabulüne göre de davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiş ve yargılama gidderinin de kabul/ red oranına gre taraflara paylaştırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili istinaf talebinde özetle; davalı tarafından davadan sonra kısmi ödeme yapıldığının anlaşılmasına göre, davalı lehine vekalet ücretinin hatalı olarak hükmedildiğini belirterek hüküm fıkrasında davalı lehine hükmedilen avukatlık ücreti olan 1.800,00 TL nin hükümden çıkartılarak kararın düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf talebinde özetle; dava konusu kumaşların dikimi sırasında “desen kayması” nedeniyle gizli ayıplı olduğunu, ayıp ihbarının davacı tarafa derhal bildirildiğini, talep konusu 18.237,01 TL lik borcun 14.130,00 TL lik kısmını kabul etmediklerini, bakiye 3.927,01 TL lik kısmın ise vadesinde ödendiğini, davacı taraf alacağı takip yaparak talep ettiği halde, itirazın iptali davası yerine bu alacak davasını açtığını bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafın istinafı açısından somut olaya bakıldığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın, sözleşme ve davaya konu kumaşların ayıplı olarak imal edilip edilmediği noktasındadır. Mahkemece, denetime elverişli bilirkişi raporu hükme esas kabul edilerek dava konusu ürünlerin sözleşmeye ve davalı tarafça onaylanan numuneye uygun olarak üretilip teslim edildiği, imalat hatasının bulunmadığı yönündeki gerekçesi dosya kapsamı, usul ve yasaya uygun olduğundan davalı tarafın tüm istinaf itirazlarının reddine; davacı tarafın istinaf itirazının incelenmesinde ise, davacı tarafın dava tarihi itibariyle 18.237,01 TL talepte bulunduğu, ancak davalı tarafından 3.927,01 TL kısmi ödemenin dava tarihinden sonra yargılama sırasında yapıldığı, davanın da itirazın iptali olarak değil, alacak davası olarak açıldığının anlaşılmasına göre yargılama sırasındaki ödeme nedeniyle davacı aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesi hatalı olup, yerel mahkeme kararının bu husus nedeniyle kaldırılmasına, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına ve yargılama giderlerinden davalının sorumlu olduğunun kabulüne ilişkin yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)1-Davalı vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/12/2016 tarih ve 2014/638 Esas, 2016/1022 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3- Davanın KISMEN KABULÜ ile, 14.310,00-TL alacağın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN
1-Alınması gereken 977,51-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 311,45-TL harcın mahsubu ile bakiye 666,06-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 2.242,25-TL (Bilirkişi ücreti, davetiye gideri, peşin harç) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN
1-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
2-Davalı taraftan alınması gereken 977,51-TL istinaf karar harcından peşin alınan 244,37-TL harcın mahsubu ile bakiye 733,14-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davacı tarafından yapılan 85,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 61,00-TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 146,70-TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 16/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.