Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2017/1067 E. 2018/1372 K. 24.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1067
KARAR NO : 2018/1372
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2017
NUMARASI : 2015/736 Esas, 2017/783 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 24/10/2018
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili, davalının dava dışı … firması aracılığı ile müvekkilinden marina maketi yapımını istediğini, davalının 9.000,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin maket ile birlikte 09/02/2014 tarihli fatura düzenleyerek davalıya teslim ettiğini, bakiye bedelin ödenmediğini, icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tarafların maket yapımı konusunda anlaştıklarını ve müvekkilinin 9.000,00 TL maket bedelini ödediğini, davacının fatura düzenlemediğini, icra takibine itiraz ettiklerini, icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını, e-posta yazışmalarının müvekkili ile yapılmadığını ve yazışmaların müvekkili ile 20.000,00 TL + KDV bedel üzerinden anlaşıldığını da kanıtlamadığını belirterek, davanın reddine, %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında maket yapımına ilişkin anlaşma yapıldığı ve davacının istenilen maketi yaparak davalıya teslim ettiği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın maket yapım bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında iş bedeline ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmadığı, davacı tarafça sunulan e-posta yazışmalarının davalı tarafça kabul edilmediğinden itibar edilmeyeceği, TBK’nın 481. maddesi uyarınca işin bedelinin, yapıldığı yer ve zamandaki değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak tespitinin gerektiği, dava konusu maketin davalı tarafça muahafaza edilmemiş olması nedeniyle dosyaya sunulan proje ve fotoğraflar üzerinde konusunda uzman teknik bilirkişi tarafından inceleme yapıldığı, davacı tarafça daha önce davalı için yapılan dava konusu olmayan maket projesinin de inceleme konusu yapıldığı ve her iki maket özellikleri karşılaştırılarak 20.000,00 TL+KDV bedelinin dava konusu maket yapım işi için uygun bir bedel olduğunun tespit edildiği, davalı tarafça rapora itiraz edilmişse de maket bedelinin hangi verilere göre tespiti gerektiğine dair somut bir itiraz ileri sürülmediği, dolayısıyla 14/01/2017 tarihli raporun mahkememizce denetime açık ve yeterli görülerek hükme esas alındığı, buna göre davacının takibe konu faturayı düzenlemekte ve alacak iddiasında haklı olduğu, alacağın likit olmadığı gerekçeleriyle davanın kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu ..İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit olmadığından davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde, mahkemenin bilirkişi raporuna itirazları dikkate almadan karar verdiğini, müvekkilinin 9.000,00 TL maket bedelini peşin ödediğini, 23.600,00 TL bedelli faturadan icra takibi ile haberdar olduklarını, davacı tarafça sunulan e-posta yazışmalarının kendilerine ait olmadığını, davalının 9.000,00 TL bedeli aldığını defterlerine işlemediğini, mahkemece eksik ve hatalı rapora dayalı olarak karar verildiğini, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, rapora esas teşkil eden fotoğrafların hangisi olduğunun bilirkişi tarafından açıklanmadığını, raporun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte, yüklenici tarafından maket yapılarak davalı tarafa teslim edildiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işin bedeli hususundadır. TBK’nın 481 (BK’nın 366.) maddesi uyarınca yapılan işin bedelinin uyuşmazlık konusu oması halinde, yüklenicinin yaptığı işin bedeli, işin yapıldığı zamandaki serbest piyasa fiyatlarına göre, bilirkişi aracılığıyla mahkemece belirlenir. Somut olayda; iş bedelinin belirlenmesine ilişkin bilirkişi raporu alınmış, 09/02/2015 tarihli mali müşavir bilirkişi raporunda davacı tarafça düzenlenen 09/02/2015 tarihli 23.600,00 TL bedelli faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğunu ancak faturanın davalıya teslimine dair belge bulunmadığını, 9.000,00 TL ödeme kaydı olmadığını, davalı kayıtlarında da bu faturanın bulunmadığını, ancak 9.000,00 TL ödeme kaydının bulunduğunu, davacının 9.000,00 TL ödemeyi kabul ettiği belirtilmiştir. Orman ve peyzaj mühendisi tarafından düzenlenen 14/01/2017 tarihli raporda ise, dosyada bulunan belgeler ve proje ve fotoğrafların incelenmesi sonucunda maket bedeli olarak 20.000,00 TL + KDV olarak verilen teklifin taraflarca uygun görülerek bu bedele anlaştıkları, bu bedelin uygun olduğu bildirilmiştir. Bu durumda, iş bedelinin 20.000,00 TL + KDV olmak üzere toplam 23.600,00 TL olduğu, bu bedelden 9.000,00 TL’sinin ödendiğinin tarafların kabulünde olduğu, sonuç olarak davalının davacıya 14.600,00 TL borcu bulunduğu anlaşıldığından mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmuştur. Yine, iş bedeli yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları ile belirlendiğinden alacak likit olmayıp, icra inkar tazminatı verilmesinin yasal şartları oluşmadığından, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi de doğru olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/07/2017 tarih ve 2015/736 Esas, 2017/783 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 997,32 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 249,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 747,99 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a bendi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 24/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.