Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/80
KARAR NO: 2023/137
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/11/2022
NUMARASI: 2022/439 E. – 2022/738 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak
Taraflar arasında görülen alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, dava dosyasının aynı yargı çevresindeki başka bir Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmekte olan dava dosyasıyla birleştirilmesine dair karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine HMK’nın 346.maddesi uyarınca kesin karara yönelik istinaf dilekçesinin reddine dair verilen ek kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, eldeki dava dosyası ile İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1148 Esas sayılı dosyası arasında bağlantı bulunduğu gerekçesiyle, dava dosyalarının birleştirilmesine, esasın kapatılmasına ve yargılamaya 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1148 Esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine karar verilmiştir. Mahkeme kararında, birleştirme kararının kesin olduğu ve ancak esas hakkındaki nihai kararla birlikte istinaf edilebileceği belirtilmesine rağmen davacı vekilince 05.12.2022 tarihli dilekçe ile istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İlk derece mahkemesince, istinafa konu birleştirme kararının kesin olduğu ve istinaf edilemeyeceği gerekçesiyle HMK’nın 346.maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine dair 09.12.2022 tarihli ek karar verilmiştir. Davacı vekili, HMK’nın 346/2.maddesinde öngörülen süre içinde bu ek karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili, ek karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davaların birlikte görülmesinin usul ekonomisine uygun olmadığını, iki davanın türünün farklı olduğunu, delil araştırma yöntemlerinin farklı olduğunu, davaların yasal konumlarının birbirlerinden farklı olduğunu, birleştirme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ek kararın ve birleştirme kararının kaldırılmasına, davaların ayrılarak görülmesine karar verilmesini istemiştir.HMK’nın 168.maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Yani, birleştirme kararı kesin nitelikte olup, birleştirme kararına karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulamaz. Somut olayda da birleşen dava dosyaları, aynı yargı çevresi içindeki asliye ticaret mahkemelerinde görülmektedir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince, davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine dair verilen 09.12.2022 tarihli ek karar usul ve yasaya uygun olup, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacı vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı vekili tarafından peşin olarak yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye gelir kaydına, bakiye 99,20 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsil ile Hazineye gelir kaydına,3-Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 03.02.2023
KANUN YOLU: HMK’nın168. maddesi uyarınca, karar kesindir.