Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/715 E. 2023/1400 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/715
KARAR NO: 2023/1400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2022
NUMARASI: 2022/896 E. – 2022/1167 K.
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki şirketin ihyası davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının … İnş. Dış Tic. Ltd. Şti ve müteselsil kefil … arasında genel kredi sözleşmesi ile şirket ile davalı şahıs lehine ticari kredi kullandırıldığını, alacaklar için icra takibi başlatıldığını, borçluların itirazları üzerine İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/334 esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, yargılama sırasında borçlu şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğinin öğrenildiğini belirterek, taraf teşkilinin sağlanması amacıyla borçlu şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun, TTK’nın 32. maddesi ve Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 34. maddesi uyarınca işlem yaptığını, tasfiye sürecindeki yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye süreci eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı ticaret sicil müdürlüğünün sorumluluğunun bulunmadığını, davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını beyanla davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/334 esas sayılı davasının yürütülüp sonuçlanması gerektiğinden davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, derdest olan bu dava uyarınca tasfiyenin usulüne uygun ve eksiksiz tamamlanmadığı anlaşılmakla, davada taraf teşkilinin sağlanması ve yargılamanın yürütülebilmesi için şirketin ihya edilmesi gerektiğinden davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca …’nun tasfiye memuru olarak atanmasına…” gerekçesiyle, davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … İnşaat Dış Ticaret Limited Şirketi’nin, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/334 Esas sayılı davası yönünden ihyası ile ek tasfiye için yeniden tesciline, Bu işlemleri yapması için tasfiye memuru olarak …’nun atanmasına ve bu hususun tescil ve ilanına, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı tasfiye memuru … vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğini, olayda kanunda düzenlenen şirketin ihyası koşullarının oluşmadığını, davacı bankanın işbu davayı ikame etmekte hukuki menfaati ve haklı herhangi bir sebebinin mevcut olmadığını, mahkeme tarafından İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/334 Esas sayılı davasının yürütülüp sonuçlandırılması gerektiği, dava açmakta hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın 547. maddesi uyarınca, ek tasfiye işlemleri için şirket sicil kaydının ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … Dış Ticaret Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmiş; bu karara karşı, davalı tasfiye memuru vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhyası talep olunan … İnş.DIş.Tİc.Ltd.Şti’nin tasfiyesinin 23.11.2021 tarihinde sona erdiği, 26.11.2021 tarihinde sicile tescil edilerek ticaret sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır. TTK’nın 547. maddesi, ek tasfiye başlığı altında; “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu  anlaşılırsa, son tasfiye memurları,  yönetim kurulu  üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret  mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir” düzenlemesini getirmiştir. Davacı, ihyası istenen şirket ve müvekkili banka ile müteselsil kefil … arasında muhtelif tarihlerde imzalanan genel kredi sözleşmesi ile müvekkili banka tarafından borçlular lehine ticari kredi kullandırıldığını, borçlular tarafından bankaya olan kredi borçlarının ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını ve itiraz üzerine İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/334 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, yargılama sırasında davalı şirketin sicilden terkin edildiğinin öğrenildiğini, ilgili mahkemece terkin olunan şirketin ihyası için süre verildiğini belirtmiştir. Davacının iş bu davayı açmasında, terkin olan şirketle ilgili devam eden davada şirketin temsili için yeniden tescilini talep etmekte hukuki yararı bulunmaktadır. Mahkemece, TTK’nın 547. maddesi uyarınca tasfiye sonucu terkin olan şirketin ihyasına karar verilmiş olmakla, anılan madde hükmü uyarınca son tasfiye memuru olduğu anlaşılan davalı tasfiye memurunun ek tasfiye işlemleri için de tasfiye memuru olarak atanmasında yasa ve usule aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvuru nedenleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiğinden aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı … tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına; bakiye 89,95 TL istinaf karar harcının bu davalıdan tahsiline,3-Davalı … tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın, karar kesinleştikten sonra, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20.09.2023 tarihinde, oy birliğiyle ve temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır