Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/710 E. 2023/1386 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/710
KARAR NO: 2023/1386
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/02/2023
NUMARASI: 2022/469 E. – 2023/125 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Alım Satım)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasından faturaya dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, münhasıran ve tek delil olarak davalının ticari defterlerine dayanıldığını, davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu olmadığının görüleceğini, beyan ederek, müvekkilinin davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, dosyada yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, arabuluculuk şartı yerine getirilmediğinden dolayı davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkili davalının ticari defterlerini saklama süresinin sona erdiğini, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, ayrıca alacağın zamanaşımına uğradığını, beyan ederek, davanın reddi ile karşı taraf aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…İİK’nın 72/son. maddesinde menfi tespit davasının, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yerinde de açılabileceği düzenlenmiştir.Davalının yerleşim yeri Mahkememiz yetki alanında bulunmadığı gibi takibin yapıldığı yer itibariyle de Mahkememiz yetkili bulunmamktadır. Davacıya icra takibinden sonra menfi tespit davası açmak için yasal düzenlemeler kapsamında seçim hakkı tanınmışsa da davacı, seçim hakkını doğru yönde kullanmamış, davalının süresinde sunduğu cevap dilekçesinde yetkili mahkemelerin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu bildirmesi karşısında ve İİK’nın 72/son. maddesi uyarınca Bakırköy Mahkemelerinin uyuşmazlığın hallinde yetkili olması sebebiyle yetki ilk itirazının kabulü ile Mahkememizin yetkisizliği nedeni ile dava dilekçesinin yetki yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiştir…” gerekçesiyle, Mahkememiz yetkisine ilişkin yetki ilk itirazının kabulü ile, HMK nun 116/1 ve 6. maddeleri uyarınca Mahkememizin yetkisizliğine, dava dilekçesinin yetki yönünden usulden reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın faturaya dayalı icra takibine karşı açılan menfi tespit davası olduğunu, mahkeme tarafından yetkisizlik kararı verildiğini, bu kararın yanlış olduğunu, davanın takip dayanağı fatura alışverişi iddiasına dayalı olduğunu, faturanın düzenlenme yeri, satış ve sözleşmenin yapıldığı yerinin İstanbul olduğunu, yetkisizlik kararının yanlış olarak verildiğini iddia ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 72/3. fıkrası gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya kapsamından, davalı tarafça davacı şirket hakkında Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 20.171,72 TL fatura alacağı ve ferileri olmak üzere toplam 37.468,48 TL alacağın tahsili amacıyla 23.06.2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı, takip talebinde davalı alacaklının adresinin Yeşilyurt/Malatya, davacı şirket adresinin ise Bayrampaşa/İstanbul olarak gösterildiği, dosya içerisindeki vekaletname örneklerinde de adreslerin aynı olduğu, davacı şirket tarafından söz konusu icra takibine karşı işbu menfi tespit davasının açılmış olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili tarafından yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğu belirtilerek yetki itirazında bulunulmuştur. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme, davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Diğer yandan, İİK’nın 72/son maddesinde menfi tespit ve istirdat davaları takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Somut olayda, davacı ve davalının yerleşim yeri İstanbul Adliyesi sınırları içerisinde bulunmmamaktadır. Mahkemece İİK 72/son. maddesi uyarınca yetkili mahkemenin takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesi olan Bakırköy Mahkemesi olduğu dikkate alınarak davalının ilk itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.Bu durumda yasal düzenleme kapsamında verilen yetkisizlik kararının yerinde olduğunun kabulü gerekecektir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca reddi gerektiğinden aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına, bakiye 89,95 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.20.09.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.