Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/68 E. 2023/253 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/68
KARAR NO: 2023/253
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22.12.2022 tarihli ara karar.
NUMARASI: 2021/762
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında davacı vekilinin icra takip dosyasındaki satış işlemlerinin durdurulması yolundaki talebinin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili 21.12.2022 tarihli talep dilekçesinde özetle; mahkemede görülmekte olan menfi tespit davasında İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında davacıya ait gayrımenkullerin satışının istendiğini, bahse konu alacağın kesin bir alacak olmadığını, muvazaalı bir alacak olduğunu, bu iddialar ile dava açtıklarını, davalının davacı ile arasında herhangi bir ticari alacak ilişkisi olmadığını, bahse konu senetleri takibe koyarak davacıyı zor durumda bıraktığını, davacı şirketin maddi durumunun kötü olduğunu, her ne kadar mahkemece safahatta %15 teminat mukabilinde İİK’nın 72/3. Maddesi uyarınca karar verilmişse de davacının bu tutarı karşılayacak maddi gücü de olmadığını belirterek, icra dosyasındaki satış işlemlerinin durdurulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 22.12.2022 tarihli ara kararında; “Dava mahiyeti itibarı ile icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası mahiyetindedir. Davacının takibin durdurulması yolundaki talebi mahkememizin 07.12.2021 tarihli ara kararı ile kabul görmemiş, çoğun içinde azı da vardır ilkesi gereği icra takibinden sonra açılan iş bu menfi tespit davasında %15 teminat mukabilinde icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmiştir. Her ne kadar davacı yanca satış işlemlerinin durdurulması talep edilmiş ise de yukarıdaki açıklamaların bu talep için cari olduğu, icra takibinden sonra açılmış bir menfi tespit davasında İİK’nın 72/3 amir hükmü gereği icra takibinin ve satış işlemlerinin durdurulmasına karar verilemeyeceği anlaşılmakla talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle, davacı vekilinin icra takip dosyasındaki satış işlemlerinin durdurulması yolundaki talebinin reddine, karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; icra takip dosyasında müvekkile ait gayrimenkullerin satışı talebinde bulunulduğunu, satış işlemlerine geçildiğini, müvekkilinin haksız icra takibinden dolayı geri dönülemez zarara uğramaması için firmanın maddi sıkıntılarının da gözetilerek satış işlemlerinin durdurulması ve aksi durumda ise tedbirin dava sonuna kadar durdurulmasının talep edildiğini, bahse konu alacağın kesin bir alacak olmaması, alacağın muvazaalı bir işleme dayanması sebebiyle işbu davanın açıldığını, davalı tarafın kolluk birimine vermiş olduğu beyanında müvekkili firma ile herhangi bir ticari ilişki olmadığını ifade ettiğini, borcu müvekkili şirkete değil şirket ortağı …’e verdiğini ikrar ettiğini, borca istinaden senetleri takibe koyarak haksız icra takibiyle karşı karşıya bıraktığını iddia ederek, 22.12.2022 tarihli ara kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 72. maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davcı vekili, icra takibindeki satış işlemlerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince, davacı vekilinin tedbir talebinin reddine dair ara karar verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosya kapsamından, davalı tarafından davacı şirket hakkında, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 22.03.2021 tarihinde 281.000,00 TL ve 490.000,00 TL bedelli bonolar ile ferileri toplamı 924.549,84 TL alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlattığı, takibe konu 281.000,00 TL tutarındaki bononun davacı şirket tarafından davalı adına 05.04.2019 tarihinde keşide edilen 30.10.2019 vade tarihli nakden ibareli bono olduğu, 490.000,00 TL tutarlı bononun ise davacı şirket tarafından davalı adına 21.01.2019 keşide tarihli olarak 30.11.2019 vade tarihli ve nakden düzenlenen bono olduğu, davacı şirket tarafından icra takibi sonrasında İİK’nın 72/3 maddesi uyarınca işbu menfi tespit davasının açılmış olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, davacı tarafça İİK’nın 72/3. fıkrası gereğince açılmış olan menfi tespit davası kapsamında 07.12.2021 tarihli ara karar ile menfi tespit davasının icra takibinden sonra açılması nedeniyle takibin durdurulması mahiyetindeki ihtiyati tedbir talebinin reddine, dava değeri üzerinden hesaplanacak %15 teminat karşılığında İİK 72/3.maddesi uyarınca icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmiştir. Mahkemenin 22.12.2022 tarihli ara kararında ise davacı vekilinin icra dosyasındaki satış işlemlerinin durdurulmasına ilişkin talebi icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında İİK’nın 72/3.maddesi gereğince takibin ve satış işlemlerinin durdurulmasına karar verilemeyeceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından, satış işlemlerinin durdurulmasına dair talebin reddine ilişkin ara karar istinaf edilmiştir. Menfi tespit davası İİK 72. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. İİK’nın 72/3. maddesi emredici nitelikte olup icra takibinin kısmen yada tamamen durdurulmasına karar verilemez. Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu ara kararı usul ve yasaya uygundur.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 ve HMK’nın 391/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1 ve HMK’nın 391/3. maddeleri uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye irat kaydına,3-Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 23.02.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 391/3 maddeleri uyarınca karar kesindir.