Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/612 E. 2023/652 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/612
KARAR NO: 2023/652
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22.12.2022 tarihli ek karar
NUMARASI: 2022/913 D. İş. – 2022/909 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen ek karara karşı, itiraz eden borçlular vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından …’ne krediler verildiğini; 12/03/2015 tarihli 300.000,00TL bedelli, 22/09/2015 tarihli 15.000.000,00TL bedelli ve 21/09/2016 tarihli 15.000.000,00TL bedelli 3 adet Kredi Çerçeve Sözleşmesi imzalandığını; bunlardan 12/03/2015 tarihli olanı …, … ve …’in, 22/09/2015 tarihli olanı …, … ve …’nin, 21/09/2016 tarihli olanı …, …, …, …, … ve …’in müteselsil kefil olarak imzaladığını; ancak ödemedeki aksaklık nedeniyle kredi hesaplarının sözleşmeye uygun olarak müvekkili banka tarafından kat edildiğini, Bakırköy … Noterliğinin 31/05/2022 tarih ve … yevmiye nolu ihtarı ile durumu hem borçlu şirkete hem de kefillere tebliğe çıkarıldığını; kat ihtarına hesap özetinin de eklendiğini belirterek; borçlu ve kefiller tarafından halen borcun ödenmediğini, alacağın muaccel olduğunu belirtmek sureti ile … TİC. A.Ş., …, …, … TİC. LTD. ŞTİ. hakkında 30.300.000,00-TL, … hakkında 15.300.000,00-TL, … SAN. TİC. A.Ş. hakkında 30.000.000,00-TL ve … ile … hakkında 15.000.000,00-TL üzerine 2004 sayılı İİK nın 257. ve devamı maddeleri gereğince; karşı taraftakilerin menkul ve gayrımenkul malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine TEMİNATSIZ OLARAK ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. İlk ederce mahkemesinin 24.10.2022 tarihli kararı ile,”…1)İİK nın 257. ve devam eden maddeleri gereğince TALEBİN TEMİNATSIZ KABULÜNE, 2)Davacının iddia ettiği 30.300.000,00 TL. alacak miktarı ile sınırlı olmak üzere borçlular, 1- …’in (15.000.000,00 TL ile sınırlı olarak) 2- …’in (15.300.000,00TL ile sınırlı olarak ) 3- …’in (30.300.000,00TL ile sınırlı olarak) 4- …’in (15.000.000,00TL ile sınırlı olarak) 5- …’in ( 30.300.000,00 TL ile sınırlı olarak ) 6- …’nin ( 30.300.000,00 TL ile sınırlı olarak ) 7- …’nin ( 30.300.000,00 TL ile sınırlı olarak ) 8- …’nin ( 30.000.000,00 TL ile sınırlı olarak ) a)Taşınır mallarının, b)Taşınmaz mallarının, c)Üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının, İHTİYATEN HACZİNE,…” karar verilmiştir. Bu Karara karşı, İİK’nın 265.maddesi uyarınca, borçlular vekilince itiraz edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk derece mahkemesi, ihtiyati hacze itirazı değerlendirdiği 22.12.2022 tarihli değişik iş kararıyla; “İTİRAZIN KISMEN KABULÜNE, Mahkememizin 2022/913 Değişik iş esas – 2022/909 Değişik iş karar sayılı dosyasında 24/10/2022 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının itiraz edenlerden … ( T.C. … ) yönünden KALDIRILMASINA, Diğer itiraz edenler yönünden taleplerin REDDİNE…” karar vermiştir. Bu karara karşı, ihtiyati hacze itiraz ederek itirazları reddedilen borçlular vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili, istinaf başvuru dilekçesinde; mahkeme tarafından banka kayıtları incelenmeksizin borç tutarının hatalı hesaplandığını, mahkemenin yeterli inceleme yapması halinde döviz borcu olan müvekkiline birden çok ihtarname temerrüt bildirimi yapıldığının tespit edilebileceğini, borçlunun birden fazla temerrüte düşürülemeyeceğini, bankanın sürekli olarak EURO kuru arttıkça yeniden hesabı kat ederek ihtarname göndermesinin hukuka aykırı olduğunu, teminatsız olarak borç tutarından fazla ipotek ile teminat altına alınmış borca haciz kararı verilmesinin yasaya aykırı olduğunu, kredi sözlemesi kapsamında hem 2015 hem de 2016 yıllarında teminat olarak toplam 31 adet taşınmaza ipotek konulmak suretiyle teminat alındığını, ayrıca müvekkillerinin şahsi kefaletleri alınarak teminatında alındığını, banka tarafından mal kaçırma şüphesinden bahsedilmiş ise de 4 senedir ihtiyati haciz müessesine başvurmadığı gibi icra takibinin de başlatılmadığının ortada olduğunu, alacaklının teminattan muaf olarak kabul edilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, alacaklı bankanın 2018 tarihinde hisselerinin %87.7’sinin … Fonuna devrettiğini … Fonu tarafından kurulmadığının aşikar olduğunu, 6741 sayılı kanunun 8. maddesinde sayılan muafiyet ve istisnalardan yararlanamayacağını, teminattan muaf tutulmasının kabul edilemeyeceğini bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin, itirazın reddine dair istinafa kon ek kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ek kararın kaldırılmasına, itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265. maddesi gereğince ihtiyati hacze itirazın reddi kararını istinafına ilişkindir. İhtiyati hacze itirazları reddedilen borçlular vekili tarafından, itirazın reddine dair ek karara karşı, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya kapsamından, talep edenalacaklı banka ile borçlu şirket arasında kredi çerçeve sözleşmeleri ve bu sözleşmeler kapsamında kefalet sözleşmeleri düzenlendiği, ayrıca ipotek resmi senetlerinin düzenlendiği, banka tarafından borçlularının tamamına 31.05.2022 tarihinde Bakırköy … Noterliğinden düzenlenen ihtarnamenin gönderildiği, ihtarnamede krediler nedeniyle borçların bir gün içerisinde ödenmesinin talep edildiği, banka tarafından borçluların mal kaçırma hazırlığı içinde olduğu hususunun istihbar edildi iddia edilerek ve bankanın 06.02.2017 tarihi itibariyle … Yönetim AŞ’ye devredilmiş olup 6741 sayılı kanunun 8. maddesi çerçevesinde dava ve icra işlemlerinde teminat yatırmaktan muaf tutulduğu belirtilerek, İİK’nın 257. maddesi gereğince teminat şartı aranmaksızın ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep edildiği, mahkeme tarafından 24.10.2022 tarihli değişik iş sayılı karar ile İİK’nın 257. maddesi gereğince talebin teminatsız olarak kabulüne karar verildiği, borçluların ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ettikleri, itirazlarında borç tutarına ve kredi çerçevesinde alınan ipoteklerin olduğu belirtilerek hatalı ihtiyati haciz kararı verildiğinin iddia edildiği ayrıca …’e ait kefalet akdinin geçersiz olduğunun ifade edildiği, mahkemece yukarıda yer verilen ara karar gereğince 6741 sayılı yasanın 8/2 maddesi gereğince teminatsız olarak kabul edilen ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itirazın kısmen kabulüne, borçlu … yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, diğer itiraz edenler yönünden taleplerinin reddine karar verildiği ve itiraz üzerine verilen kararda borçluların ileri sürmüş oldukları itirazların değerlendirilmediği anlaşılmaktadır. Talep eden banka tarafından delil olarak kredi çerçeve sözleşmeleri, noter ihtarname örneği ve ipotek belgeleri dosyaya delil olarak ibraz edilmiştir. İhtilaf, İİK’nın 257. maddesinde düzenlenen ihtiyati haciz şartlarının mevcut olup olmadığı ile mahkemece itiraz hakkında verilen kararın isabetli olup olmadığına ilişkindir. İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Maddede, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya üçüncü şahıstan olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği belirtilmiş, maddenin 2. fıkrasında ise iki bent halinde, vadesi gelmemiş borçlardan dolayı, borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması, borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz istenebileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, talep eden banka vekili tarafından dilekçede borçluların mal kaçırma hazırlığı içinde olduğunun istihbar edildiği iddia edilmiştir. Dosyada buna dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmamıştır. Yukarıda belirtildiği üzere vadesi gelen para alacağı rehinle teminat altına alınmışsa bu alacakla ilgili olarak ihtiyati haciz istenemez; rehin ibaresi konusunda İİK’nın 23. maddesi gözetilmelidir. İİK’nın 45. maddesinde önce rehne müracaat kuralı benimsenmiş, 257. maddesinde ise rehinle temin edilmemiş alacaklar bakımından ihtiyati haciz talep edilebileceği hüküm altına alınmıştır. Rehinli malın değerini borcu karşılayamaya yetmediğinin anlaşılması halinde, aşan kısım için alacaklı ihtiyati haciz isteyebilir. Alacaklı lehine limit ipoteği tesis edilmiş ancak alacaklının limitten fazla alacağının bulunması halinde limit fazlası alacak yönünden ihtiyati haciz istenebilir. Borca müteselsil kefil olanlar hakkında alacaklı asıl borçlunun borcu rehinle teminat altına alınmış olsa bile müteselsil kefiller aleyhine ihtiyati haciz isteyebilir. Ancak kefil ipotek vermiş ve ipotek sözleşmesinde kefaletin teminatı olarak verildiği belirtilmiş ise kefiller aleyhine ihtiyati haciz istenemez. Somut olayda alacaklı vekili tarafından talep dilekçesine ekli olarak birden fazla ipotek belgesi ibraz edilmiştir. Mahkeme tarafından gerek ihtiyati haciz kararında gerekse borçluların itirazında yasal düzenleme kapsamında değerlendirme yapılmadan itiraz hakkında karar verilmiştir. Mahkemenin gerekçesinde yukarıdaki yer verilen yasal düzenlemeler kapsamında inceleme ve değerlendirmeler yapılarak bir karar verilmesi gerekir iken eksik inceleme neticesinde verilen karar isabetli olmamıstır.İlk derece mahkemesince yukarıdaki açıklamalar ışığında itirazın değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verildiği anlaşıldığından, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu ek kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6.maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin bir kısım borçlular yönüden itirazın reddine dair verdiği istinafa konu 22.12.2022 tarihli ek kararın kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında, ihtiyati hacze itirazın yeniden değerlendirilmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Başvuranlar vekili tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Başvuran tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, yenden yapılacak yargılamada, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 12.04.2023
KANUN YOLU:HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca karar kesindir.