Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/494 E. 2023/488 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/494
KARAR NO: 2023/488
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/12/2022
NUMARASI: 2022/324 D.İş – 2022/323 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince kabulü sonrasında borçlu vekilinin ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; keşideci borçlu olan 01.12.2020 düzenleme, 15.02.2021 vade tarihli ve 7.500.000 TL bedelli bir adet bononun süresinde ödenmediğini, müvekkilinin bono kapsamında 2.000.000 TL alacaklı olduğunu, vadesinde borçlunun borçlarını ödemediğini ileri sürerek, borçlunun, borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 21.11.2022 tarihli kararında; “…yukarıda yazılı alacak miktarının varlığı ve alacağın vadesinin geldiği anlaşılmakla; bu alacak için borçlu tarafından verilmiş bir rehinde bulunmadığından ihtiyati haciz isteyenin karşı taraf/borçlular hakkındaki talebinin İİK’nun 257. maddesindeki yasal koşulları gerçekleştiği görülmekle…” gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin %15 teminatla kabulü ile İİK’nın 257. maddesi gereğince 2.000.000 TL alacağı teminen borçlunun elindeki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, borçlu vekili tarafından, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, süresinde itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili itiraz dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine 15.02.2021 vade tarihli ve 7.500.000 TL bedelli bono nedeniyle verilen ihtiyati haciz kararının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında infaz edildiğini, müvekkilinin ihtiyati haczi kararından 24.11.2022 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkilinin Başakşehir ilçesinde ikamet etmesi nedeniyle yetkili mahkemenin Küçükçekmece mahkemeleri olduğunu, bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve sahtecilik suçundan müvekkilince suç duyurusunda bulunulduğunu, alınan %15 orannıdaki teminatın müvekkilinin zararını karşılaya yeterli olmadığını, müvekkilin zararının telafisi için %100 oranında teminata hükmedilmesi gerektiğini, ihtiyati haciz kararının yetkisiz mahkemece icra edildiğini, belirterek, ihtiyati haczin kaldırılmasına ve teminat oranının artırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 15.12.2022 tarihli ek kararında; ” İİK’nın 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK’nın 447/2. maddesi atfıyla aynı Kanun’un yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Buna göre, bonoya dayalı takip, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK. 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde (6102 Sayılı TTK’nın 777/3 maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yeri olarak tanzim yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri kabul edilir) ve ayrıca İİK’nun 50/1. maddesi uyarınca bononun tanzim edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirlenir. Seçimlik hakkı bulunan alacaklı, borçlunun ikametgah adresi olan Başakşehir İlçesi’nin bağlı bulunduğu Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nden ihtiyati haciz talebinde bulunmuş olup, bu yöndeki itirazın reddine karar verilmiştir. Borçlu, teminat oranına itiraz etmiş ise de, teminat oranının dosya kapsamı ve yerleşik yargı uygulaması nazara alınarak takdir edildiği anlaşılmakla bu yöndeki itirazın reddine karar verilmiştir. Borçlu, senetteki imzanın kendisine ait olmadığından bahisle ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiş ise de, bu itirazın menfi tespit davasına konu olabileceği, ihtiyati hacze itiraz sebebi olmadığı anlaşılmakla bu yöndeki itirazın reddine karar verilmiştir.İİK’nın 261. maddesinde alacaklının, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğu, ihtiyati haczin infazı ile ilgili şikâyetlerin de infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılacağı öngörülmüştür. İİK’nın 261/3. maddesinde yazılı; ihtiyati haczin infazı ile ilgili şikayetlerin infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılacağı, bununla birlikte mahkememizce yapılan incelemede de alacaklının kararı veren mahkememizin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istediği, dolayısıyla ihtiyati haczin kaldırılmasını gerektirir bir sebebin bulunmadığı…” gerekçesiyle ihtiyati hacze yönelik itirazın reddine, karar vermiştir. Bu ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Mahkemece bonoya dayalı olarak verilen ihtiyati hacze süresinde itiraz edildiğini, mahkemece itirazlarının yeterince değerlendirilmeden karar verildiğini, mahkemenin ihtiyati haciz konusunda yetkisiz olduğunu, müvekkilinin yerleşim yerinin Başakşehir ilçesi olması nedeniyle yetkinin Küçükçekmece mahkemelerine ait olduğunu, ihtiyati haciz kararına konu bonoda bulunan imzanın müvekkile ait olmadığını ve bononun alacaklı tarafından doldurulduğunu, sahte bonoya dayanılarak verilen ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, yapılan soruşturma sonucunda alacaklı hakkında Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2022/71 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, imzanın sahte olduğunun çıplak gözle dahi fark edilebileceğini, mahkemece alınan teminatın müvekkilinin zararını karşılamaktan uzak olduğunu, ihtiyati haciz kararının yetkisiz olan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takibe konu edildiğini ve müvekkilinin yetkisiz icra dairesinde takibe konu edilen ihtiyati haciz kararı ile teminatı aşan oranlarda zararının oluştuğunu, Bakırköy 7. İcra hukuk Mahkemesinin 2022/659 Esas sayılı dosyası ile yetkiye itiraz davası sonucundan mahkemece icra dairesinin yetkisizliğine karar verildiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati hacze itirazın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265. maddesi gereğince ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen kararın istinafına ilişkindir.İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati hacze itiraz üzerine, itirazın mahkemenin yetkisiz olduğu gerekçesiyle kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına dair ek karar verilmiş; bu ek karara karşı, ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK’nın 258. maddesinde; ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verileceği belirtilmiş, aynı Kanunun 50. maddesinde ise ihtiyati hacizde yetkili mahkemenin belirlenmesi hususunda HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine atıfta bulunulmuştur. Bu durumda, bonodan kaynaklanan borcun alacaklısı borçlunun yerleşim yerinde, birden fazla borçlu bulunması halinde borçlulardan birinin yerleşim yerinde ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. Somut olayda, borçlu vekilince ihtiyati hacze karşı itiraz edilirken yetki itirazında bulunulmuştur. Yetkili mahkemenin yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Küçükçekmece adliyesinde ticaret mahkemesi bulunmamaktadır. Bakırköy ticaret mahkemelerinin yetki alanının Küçükçekmece yargı çevresini de kapsaması nedeniyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz konusunda yetkili olduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, %15 teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Mahkemenin takdirine göre takdir edilen teminat oranı yerinde olup, aşkın haciz ve benzeri taleplerin icra yarısında ileri sürülmesi gerekmektedir.İhtiyati hacze konu bononun sahte olduğu iddiası ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında yer almamaktadır. Senedin sahte olduğuna ilişkin iddialar menfi tespit davasına konu edilebilir. Bu tür iddiaların ihtiyati hacze itirazda ileri sürülmesi mümkün değildir.İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati haczin yetkisiz icra dairesinde takibe konu edilmesi ve başvurulan icra mahkemesince yetkili icra dairesinin belirlenerek takibin buraya gönderilmesine karar verilmesi de ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında bulunmadığından, itiraz eden borçlu vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvuru nedenlerinin reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye gelir kaydına;3-İhtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 23.03.2023 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU:HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca karar verilmiştir.