Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/282 E. 2023/262 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/282
KARAR NO: 2023/262
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2022
NUMARASI: 2022/711 E. – 2022/1039 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Komisyon Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alüminyum sektöründe faaliyet gösteren ve kendi tasarımını veya müşterilerinin taleplerine göre ürün teminini ve ticaretini yaptığını, davalılardan …t’ın … AŞ bünyesinde çalıştığı 2021 Şubat ayında müvekkili ile yaptığı görüşmelerinde … adında yabancı bir müşterinin profil alüminyum siparişi olduğunu ifade ederek bu siparişi üretmesi için müvekkiline teklifte bulunduğunu, müvekkilinin üretebileceğini söylemesi üzerine taraflar ile davalının işbu işbirliği sonucu komisyon alınacağı hususunda mutabık kaldıklarını, müvekkilinin işbu görüşmenin ardından bahse konu proje için davalılardan …. San. Ve Tic. Ltd. Şti ile görüşmeler yaptığını, akabinde taraflar arasında 25/03/2021 tarihli 2021/ ve 2022 yılları için ayrı ayrı 128 ton profil alım satım sözleşmesi akdedildiğini, teslim edilecek profilin 43 adet kalıba uygun olması gerektiğini, bu kalıpların amortisman karşılığında davalı tarafça tedarik edilmekte olup tasarımının ve kullanım hakkının müvekkiline ait olduğunu, kalıbın davacının müşterisi … ile özel profil üretiminde kullanılmak üzere sipariş edildiğini, davalılardan …’ın 20/04/2022 tarihinde müvekkil ile iletişime geçerek ..AŞ’den ayrılacağını, diğer davalı … Şirketi’ne ortak olduğunu, artık bu firmaya ait mail adres üzerinden iletişim kuracaklarını ifade ettiğini, ilgili sözleşme kapsamında davalının 43 adet kalıptan 128 ton profil alüminyumun 2021 yılı sonuna kadar …’e satışını, 2022 yılında ise 128 ton satışını garanti ettiğini, bu garanti karşılığında komisyon olarak da müvekkil tarafından kendisine 27/07/2021 tarihinde 9.240,00 Euro ödediğini, muhatabın bu garantileri yerine getirmez ise 9.240,00 Euro’yu iade etmeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin müşterisi ile 2021 Eylül ayına kadar çalışmaya devam ettiğini, bu süreç içerisinde toplam 37,56 ton satış yaptığını, 09/09/2021 tarihinde ise müşterinin satın alma yöneticisine mail yolu ile ulaşarak kendisini Türkiye’ye davet ettiğini ve diğer siparişler ile ilgili görüşme talep ettiğini, müvekkilin ise bu süreçte diğer siparişler için hazırlık yapabilmek adına davalılardan … firması yetkilisi olan … ile iletişime geçerek durumu bildirdiğini, müvekkilinin müşterisi ile bahse konu siparişler hakkında olan mail yazışmalarının dosyaya sunulduğunu, müşterinin 2021 Eylül ayı sonuna kadar herhangi bir bildirim yapmaması üzerine müvekkilinin davalılardan … ile iletişime geçerek konu ile ilgili bir bilgisi olup olmadığını öğrenmek istediğini, davalının müvekkile mesaj göndererek müşterinin Eylül ayında Türkiye’ye geldiğini, detayları daha sonra ileteceğini bildirdiğini, daha sonra davalının müvekkili arayarak müşteri ile birlikte diğer davalı … Metal San. Ve Tic. .. Şti’yi ziyaret ettiklerini ve müşterinin bu tarihten sonra … firması ile doğrudan çalışmak istediğini ifade ettiğini, Müvekkilin davalı … ile aralarında sözleşme bulunduğunu ve kendisine de bu proje için komisyon ödediğini ifade etmiş ise de davalı … tarafından kendisine herhangi bir geri dönüş yapılmadığını, müvekkilin yaşadığı mağduriyet sonucu davalı şirketi yetkililerine uluşmaya çalıştığını, ancak herhangi bir sonuç elde edemediğini, akabinde davalıların davaya konu sözleşmelere aykırılıkları sonucu uğradığı zarar ve ziyanların tazmini için Beyoğlu …. Noterliğinin … ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri keşide edildiğini, davalılar tarafından ayrı ayrı keşide edilen Büyükçekmece …Noterliğinin 23.02.2020 tarihli … yevmiye numaralı ve Kayseri … Noterliğinin 28.02.2022 tarihli … yevmiye nolu ihtarnameleri ile taleplerini kabul ettiklerini, uyuşmazlığın çözümü için taraflarınca arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşmaya varılamadığını, davalıların imzaladıkları sözleşmelere aykırı davranmaları, sadakat yükümlüklerini ihlal etmeleri, haksız rekabet eylemleri nedeniyle müşterisine yapamadığı satışlar nedeniyle müvekkilinin maddi zararı bulunduğunu, karşı taraflar ticari ahlaka ve sözleşmeye uygun hareket etmiş olsa idi 31.12.2021 tarihinden sonra da …’ye satış yapabilecek olduğunu belirterek; portföy tazminatı ve müvekkilinin sonraki yıllara ilişkin muhtemel kâr kayıplarına yönelik hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin uğradığı kâr kaybı-yoksun kalınan kazanç ve ödemiş olduğu komisyon tutarı nedeniyle şimdilik 1.000,00 Euro maddi tazminatın 31/09/2021 tarihinden itibaren 3095 Kanun uyarınca işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkilinin uğradığı ticari itibar kaybı nedeniyle 100.000,00 TL manevi tazminatın 31/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 31/12/2021 tarihinden sonrasına ilişkin kâr kaybı ile yoksun kalınan kazanç ve porföy tazminatına ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar savunmalarında özetle; davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ……. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde, yetkili mahkemenin Gaziosmanpaşa Asliye Ticaret mahkemesi olduğunu beyan ederek yetki itirazında da bulunmuştur.
İLK DERECECMAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Somut olayda, mahkememiz dosyasındaki mevcut kayıtlara göre, davacı şirket merkezinin Tekirdağ, diğer davalıların yerleşim yeri adreslerinin Kayseri olduğu, taraflar arasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin bir yetki anlaşmasının da mevcut olmadığı, genel yetki kuralının geçerli olacağı, davalı şirketin yerleşim yerinin dava tarihi itibariyle ‘… Cad. … Mah. No:.. Hadımköy/İstanbul’ olduğu, HMK 6.Maddesine göre mahkememizin yetkili mahkemelerden olmadığı, buna göre de, davaya bakma yetkisinin mahkememizde değil, Gaziosmanpaşa Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna kanaat getirilmiş ve süresi içerisinde davalı tarafça yapılan yetki itirazı yerinde görülmekle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. ” gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, dava dosyasının HMK’nın 20.maddesindeki prosedür çerçevesinde yetkili Gaziosmanpaşa Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın niteliği itibariyle TTK’nın 4 ve 5. maddeleri uyarınca ticari dava olduğunu, bu nedenle kararı veren mahkemenin görevli olduğunu, HMK’nın 7. maddesi uyarınca birden fazla davalı mevcutsa, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, davalı …Ltd. Şirketi’nin yerleşim yerinin Arnavutköy/ İstanbul olup kararı veren mahkemenin yargı çevresi içinde kaldığını, Gaziosmanpaşa ilçesinde asliye ticaret mahkemesi bulunmadığını, ilk derece mahkemesince olmayan bir mahkemeye dosyanın gönderilmesine karar verildiğini, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin HSK tarafından İstanbul Ağır Ceza mahkemesinin yargı çevresi olarak belirlendiğini, bu nedenle Gaziosmanpaşa ilçesinin de kararı veren mahkemenin yargı çevresi içinde bulunduğunu, davanın ticari dava niteliğinde olması nedeniyle Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin de görevli olduğundan söz edilemeyeceğini, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı … vekili, istinafa cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisizlik kararı doğru ise de yetkili mahkemenin Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyan etmiştir. Davalı …Ltd. Şirketi vekili, istinafa cevap dilekçesinde özetle; yetkisizlik kararının doğru olduğunu, ancak görevli mahkemenin Fikrî ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, sözleşmeye aykırılık ve haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derece mahkemesince davaya bakma yetkisinin Gaziosmanpaşa Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş ise de Gaziosmanpaşa adliyesinde kurulmuş bir asliye ticaret mahkemesi yoktur. HSK Genel Kurulu tarafından ilan edilen 07.07.2021 tarihli, 608 sayılı kararla İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresi İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinin yargı çevresi olarak belirlenmiştir. Gaziosmanpaşa ilçesinde ağır ceza mahkemesi bulunmayıp bu ilçe HSK Genel Kurulunun 20.06.2012 gün ve 348 sayılı kararı uyarınca Ağır Ceza Mahkemesi yönünden İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinin yargı çevresi içine alınmıştır. Böylece Gaziosmanpaşa ilçesi ticari davalar bakımından İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresi içinde olduğundan, Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakması da söz konusu değildir. Bu açıklamalara göre, kararı veren ilk derece mahkemesinin yetkili olmasına rağmen verdiği yetkisizlik kararı usul ve yasaya aykırı olmuştur. HMK’nın 7/1.maddesi uyarınca, davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde dava açılabilir. Kararı veren mahkeme, bu nedenle davayı görmeye yetkilidir. Davalının istinafa cevap dilekçesinde ileri sürdüğü göreve ilişkin sebepler, istinaf incelemesinin konusu olmayıp ilk derece mahkemesinde ileri sürülmesi gereken hususlardır. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, yetkisizlik kararı veren mahkemenin yetkili olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu yetkisizlik kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiğinden aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu yetkisizlik kararının kaldırılmasına, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.23.02.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.