Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1723
KARAR NO: 2023/1371
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 08.06.2023
NUMARASI: 2023/288 Esas – 2023/458 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
Zayi davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü’nde … numara ile kayıtlı, … Vergi Numaralı ve “… Üniversitesi … No…. / Sarıyer / İstanbul” adresinde bulunan davacı şirket …’nin “Ortaklar Pay Defteri” 14 Nisan 2023 tarihinde … plaka sayılı … marka olan ve müvekkil şirketin Yönetim Kurulu Üyesi …’ın kiralık olarak kullandığı araçtan çalındığını, 14 Nisan 2023 tarihinde sabah saatlerinde davacı Şirket Yönetim Kurulu Üyesi …; ikametinden Ataköy’e giderken davacı şirkete ait deponun bulunduğu “… Mah. … Cad. No:…” adresine gelerek yanına Ortaklar Pay Defteri, hard disk ve laptop şarjını alarak tekrar Levent’e doğru yola çıktığını, yolun ormanlık olması sebebiyle biraz yürüyüş yapmak için aracı park edip, araçtan yaklaşık 20 dakika ayrılıp yürüyüş yaptığını, tekrar aracın yanına geri döndüğünde aracın sol arka camının kırıldığını ve laptop çantasının çalındığını fark ettiğini, çantanın içinde bulunan Ortaklar Pay Defteri de çantanın içinde olduğundan bu hırsızlık olayı ile çalındığını, bu bağlamda davacının iradesi dışında meydana gelen hırsızlık olayı sonucu doğan kayıp nedeniyle, davacı şirkete ait bulunan şirket ortaklar pay defteri davacı şirketin yönetici ve ortaklarının iradesi dışında zayi olduğundan, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 82’nci maddesinin 7’nci fıkrası uyarınca mahkemeden davacı şirkete ait şirket ortaklar pay defterinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini, davanın kabulünü, davacı şirkete ait pay defterinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Somut olaya dönüldüğünde ise davacı şirket vekili dava dilekçisinde ortaklar pay Defterinin hırsızlık sonuncunda zayi olduğunun tespiti ile zayi belgesi verilmesi talep edilmiştir. Tüm dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Zayi olduğu iddia edilen ortaklar pay defterinin hırsızlandığını ileri sürmüş ise de dosyada soyut şikayet beyanı dışında, hırsızlık olayının gerçekleştiğine dair belgenin bulunmaması , ayrıca tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olması halinde TTK 82/7 maddesinin uygulama olanağı bulunduğu, somut olayda davacı vekilinin bu tür bir vaka ileri sürmediği …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin ortaklar pay defteri, şirket yönetim kurulu üyesinin aracından hırsızlık sonucu ve iradesi dışında çalınmış olup, hırsızlık yolu ile kaybolduğunu, hırsızlığın TTK 82. maddesinde yer alan kayıp sebeplerinden biri olduğunu, Hırsızlık olayına ait karakol tutanağı dosyada mevcut olmasına rağmen, mahkemece gerekçeli kararda hırsızlık olayının gerçekleştiğine dair dosyada belge bulunmaması gerekçesi ile davanın dosya üzerinden reddine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu, Müvekkili şirkete ait yeni pay defteri çıkartabilmek için, iş bu zayi belgesinin alınması zorunluluğu bulunduğunu, Pay defterine kayıt açıklayıcı niteliği haiz olduğundan, defterin zayi olduğuna dair bir kararın verilmesi halinde hiç kimsenin menfaati zedelenmeyeceğini, Zayi belgesi verilmemesi halinde şirket bir daha pay defteri çıkartamayacağını, bu durumun mahkeme eliyle şirket işleyişinin engellenmesi anlamına geleceğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin bir çekişmesiz yargı işidir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacının talebi, TTK’nın 82/7. maddesi uyarınca açılmış, zayi belgesi verilmesi talebi olup, maddede sayılan veya benzeri nedenlerle tacirin saklamakla yükümlü olduğu ticari belgelerin zayi olması halinde zayi belgesi verilebileceği düzenlenmiştir. Mahkemece, davanın süresinde açıldığı kabul edilmiş, ancak dava konusu defterin muhafazasında özensiz davranıldığı, davacının ticari defterlerini korumak için gerekli önlemleri almadığı kabul edilerek karar verilmiştir. Dava basit usule tabi olmakla, HMK’nın 320/1. maddesi uyarınca duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün ise de bunun için hukuki dinlenilme hakkının tam olarak sağlanmış olması ve müphem noktaların açıklığa kavuşmuş olması gerekir. Zayi belgesi verilmesi talebi, çekişmesiz yargı işi olup HMK’nın 385/2. maddesi uyarınca resen araştırma ilkesine tabidir. Mahkemenin resen araştırma yapması gerektiği hususu TTK’nın 82/7. maddesinde de açıkça belirtilmiştir. HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkı, açıklama ve ispat hakkını ve mahkemenin bu açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve karaların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini de kapsar. Davacıya taleplerini açıklama fırsatı verilmeden sonuca gidilmesi, hukuki dinlenilme hakkını ihlal eder niteliktedir. Davacı vekilli, müvekkilinin, iptali istenen ortaklar pay defterinin araçta yapılan hırsızlık sonucu zayi olduğunu belirtmiş, bu konuda emniyet ifade tutanağı örneğini delil olarak sunmuştur. mahkemece, zayi şekli ve bu yönde savcılık soruşturması olup olmadığı ve sonucu araştırılmadan ve davacıdan bir izahat istenmeden dosya üzerinden davanın reddine karar verilmiştir. Yine talep konusu defterin tasdik bilgileri de celp edilmemiştir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken, duruşma açılarak, defterin zayi oluş şekli ile ilgili açıklama ve delillerinin sorulması, yasa maddesinde zayi hallerinin sınırlı olarak sayılmadığı gözetilerek dosyaya sunulan tüm deliller değerlendirilmek ve re’sen araştırma ilkesi doğrultusunda gerekli eksik belge ve deliller toplandıktan sonra davacı talebinin esası hakkında bir karar vermekten ibarettir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.6.maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harçlarının, talep hâlinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Davacı tarafça yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 14.09.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.